Güncelleme Tarihi:
Geçen yıl, beş kez en iyi yönetmen dalında Oscar'a aday olduğu halde ona ödül vermeyen Akademi'den Onur Ödülü alırken, kendine altı- yedi yıl daha ömür biçmişti. Kalp transplantasyonu geçirdiğini söylemişti. Ona 30 küsur yaşında bir kadının kalbini takmışlar. Böyle ciddi bir ameliyatın, projeleri için para bulma şansını baltalayacağını düşünüyordu ama, genç kalbinin ona birkaç yıl daha sağlayacağından umutluydu. Olmadı. Hollywood yönetimine de, alışılmış türden filmlere de ömür boyu itibar etmemiş olan Robert Altman, pazartesi gecesi 81 yaşında hayata veda etti.
17 yaşında askeri okula, oradan da bombardıman uçağı pilotu olarak savaşa gönderildi. Daha önceleri, ucuz teyplerle ses kaydına meraklıydı. Sesle daha sonraları pek ilgilenmedi ama 'Nashville'le folk müziğinin, 'Kansas City' ile de cazın fonunu oluşturduğu hikâyeler anlattı. Aile evinden ayrıldıktan sonra kiliseyle bağlantısını kesmişti. Savaştan sonra, baskı altında bırakıldığı halde, orduda kalmayı reddetti. "Sadece özgürlüğümü istiyordum" diyordu. "Köşe başında durup kızlara ıslık çalmak istiyordum." Boyun eğseydi eğer, Kore Savaşı'na gönderilecekti.
Onun yerine tiyatroda çalıştı, sanayi filmleri yaptı. Televizyonda 'Bonanza'nın sekiz bölümünü çekti. Önemsiz birkaç ticari film de yaptı.
1969'da 14 yönetmenin geri çevirdiği 'M*A*S*H' senaryosu ona geldi. Kabul etti. Kore Savaşı'nda cephedeki doktorların maceralarını anlatan 'M*A*S*H', yılın en çok iş yapan filmlerinden biri oldu. Onun her şeyi mahvettiğini düşünen stüdyo yöneticileri şaşkına döndü. Aslında Vietnam Savaşı'na duyulan tepkinin yükseldiği bir dönemdi, o da filmde bir kere bile savaşın adından söz etmeyerek, doğrudan doğruya Vietnam'a gönderme yapmıştı.
Stüdyo yöneticileri ile arası hiç düzelmedi. Onlar, kural tanımayan, nev'i şahsına münhasır Altman'ın paralarını batıracağından korktu ki, çoğu kez korktuklarına uğradılar. Allahtan, Altman'ın filmleri çoğunlukla küçük bütçeli filmlerdi. O da takım elbiseli adamlara iltifat etmedi. Sinemayı artık muhasebecilerin yönettiğini söyledi, aldıkları büyük paraları 'rezalet' diye nitelendirdi. Hatta 11 Eylül faciasının faturasını aksiyon filmlerine çıkardı.
O oyunculara, oyuncular ona hayrandı