Güncelleme Tarihi:
Sinema sektöründe faaliyet gösteren, 15 Ocak 2010'da sinema sektöründe yaşanan takip ve lisanslama sorunlarının aşılması için bir araya gelerek “Güç Birliği” oluşturan, Film Yapımcıları Meslek Birliği (FİYAB), Televizyon ve Sinema Yapımcıları Meslek Birliği (TESİYAP), Sinema Eseri Yapımcıları Meslek Birliği (SE-YAP), Türkiye Sinema Eseri Sahipleri Meslek Birliği (SESAM), Sinema ve Televizyon Eseri Sahipleri Meslek Birliği (SETEM), Sinema Eseri Sahipleri Meslek Birliği (SİNEBİR), Sinema Eseri Sahipleri Meslek Birliği (BSB) ve Sinema Oyuncuları Meslek Birliği (BİROY) başkanlarını makamında kabul etti.
Kabulde, Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Nihat Gül, Telif Hakları ve Sinema Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Ülger de hazır bulundu.
Bakan Günay, her alanda dayanışmaya ihtiyaç olduğunu belirterek, sinemacıların da bir araya gelmesinin önem taşıdığını vurguladı.
Günay, “Benim gençlik yıllarımdan kalan güzel bir slogan vardır, 'Örgütlü bir halkı hiçbir kuvvet yıkamaz' diye. Bir anlamda onun bugüne yansıması. Fikri mülkiyet alanında hak elde edebilmenin yolu, birlikte ve örgütlü olmaktan geçiyor. Bu alanda bireysel olarak hak talep etmek ve kazanmak, hukuken de fiilen de biraz zor' diye konuştu.
Müzik dünyasında birlik konusunda önemli adımlar atıldığını ifade eden Günay, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sinema alanında da bunun atılmış olması son derece sevindirici. Biz bu alandaki örgütlenmeyi bütün gücümüzle destekliyoruz. Meslek birlikleri için İstanbul'da yeni bir mekan oluşturduk. Orada bütün meslek birlikleri bir arada, aynı yerde olacak. Bütün birimler 4 katlı bir binada faaliyet gösterecek. Bizim de İstanbul'da yeni bir adresimiz olacak. Böylece bundan sonra ben de sinema dünyasının içinde daha fazla yer almış olacağım. Çok keyif verici, telaffuzu bile hoş.”
Sinema sektöründe yaşanan takip ve lisanslama sorunlarının aşılması için bir araya gelme kararı alan meslek birliklerinin oluşturduğu “Güç Birliği” sözcüsü Erdal Tuşunel de yasaların verdiği hukuksal dayanaklarla birliktelik kurduklarını, sinema alanındaki dağınıklığı ortadan kaldırdıklarını söyledi.
“Tek ses, tek ortak karar, sektörel açılımlarda da ileriye dönük atılımlar gerçekleştirecek bir platform oluşturduk” diyen Tuşunel, bugüne kadar tek bir telif hakkı bile alınmadığını, bu durumu sona erdirmek istediklerini kaydetti. Tuşunel, verdiği destekten ötürü Bakan Günay'a teşekkürlerini iletti.
“SİNEMA BİR ÜLKENİN TANITIMI İÇİN ÇOK ÖNEMLİ”
Sinemanın çok kitlesel bir sanat dalı olduğunu dile getiren Bakan Günay, “Geçtiğimiz günlerde ifade etmiştim, eski bir düşünür diyor ki 'Hayat çok acımasız, hayatı yaşanabilir hale getiren sanattır.' Çok güzel bir söz... Sinema bu sanat dalları arasında en kitlesel ve kalıcı olanı. Bir ülkenin kendisini tanıtması açısından da sinema, üzerinde özenle durulması gereken bir alan” dedi.
Günay, küçük katkılara rağmen, sektörün yaşadığı sorunlara rağmen, son yıllarda başarılı çalışmalara imza atıldığını ifade ederek, şunları söyledi:
“Bunu milletim adına selamlıyorum. Uluslararası yarışmalardan ödüllerle dönüyoruz. Bu, çok gurur verici bir şey. İnşallah 21. yüzyılda milletler böyle komutanlarla kahramanlarla değil, sanatçılarla tanıtacaklar kendilerini. Bu, insanlığın geliştiği bir çağa doğru yürümenin işareti olacaktır. Ben 21. yüzyılda böyle bir gelişme bekliyorum. Sinema sektöründeki arkadaşlarımızın bir çatı altında toplanmaları çok güzel bir gelişme. Umarım birlikte güzel şeyler yaparız.”
SORULAR
Bakan Günay, bir gazetecinin, “Cannes Film Festivali'nde Türkiye 'Esma' isimli kısa metrajlı filmle temsil edilecek. Festivalde Türk jüri üyesi yer almıyor. Sinemada bir düşüş mü var bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine, “Her yıl aynı ülke jüri olmuyor. Biz Cannes'da yakın zamanda büyük ödüller aldık. Hiçbir platformda da geride kalmıyoruz” şeklinde konuştu.
Sinema Eseri Yapımcıları Meslek Birliği (SE-YAP) Başkanı Nida Karabol Akdeniz de jüride Türkiye'nin yer almamasının formatla alakalı olduğunu ifade ederek, “Bu durum Cannes'da yokuz anlamına gelmez” dedi. Bunun üzerine Bakan Günay da Türk sinemasının dünyada yükseldiğini, hiçbir zaman geride olmadığını belirtti.
Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürü Hüseyin Ülger ise uluslararası yapım şirketleriyle bağlantı halinde olunduğunu bildirdi.
Bakan Günay, “Resim Heykel Müzesi'nde bazı heykeltıraşların çalışmaları sergiye bir ay kala sonlandırılmış ve bir gerekçe gösterilmemiş. Bu konudan haberiniz var mı?” sorusuna, “Bunlar doğru bilgiler değil. Müzenin altında bazı amatör sanatçıların gelip ders aldığı kurslar vardı. Müzenin çevresini, iç mekanlarını düzenliyoruz. Teşhir mekanlarını iki katına çıkarıyoruz. Bu nedenle içerideki bazı çalışmaları başka yerlere aktarıyoruz, hiç kimsenin çalışmasına son verilmemiştir” yanıtını verdi.
SESAM Başkanı Yılmaz Atadeniz, “Emek Sineması ile ilgili Bakan Günay'a iletmek istediğiniz bir şey var mı?” sorusuna, “Emek Sinemasının aynen muhafaza edilmesi için anlaşmalar yapılmış ve inşaata müsaade edilmiştir. Orada Türk sineması müzesi de kurulacak. Bu gelişmeleri bildirmekten mutluluk duyuyorum” cevabını verdi.
Bakan Günay da Emek Sinemasının bütün alanlarının yine sinemacılıkla ilgili değerlendirileceğini belirterek, “Orası katiyen bir alışveriş merkezi olmayacak. Emek Sineması ile ilgili konuşmak ve yazmak isteyen arkadaşlarımızın önce bilimsel ve teknik raporları okumalarını çok faydalı buluyorum. Emek Sinemasının aynen korunması benim özel hassasiyetimdir” diye konuştu.
Bakan Günay, “Deniz Baykal'ın CHP Genel Başkanlığı'ndan istifa etmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusunu ise “O konuyla hiç ilgilenmiyorum. Kendi iç meseleleridir, kendileri çözsünler” şeklinde yanıtladı.