'Sinema Kralı'nın kardeşi de öldürüldü

Yavuz Çamlıca'nın ölümünden sonra işlerin başına geçen Bülent Çamlıca, yanında koruması emekli polis Ramazan Dinarlı olduğu halde, 35 P 0910 plakalı Megane marka otomobille Alaybey semtindeki evinden ayrıldı.

Otomobil, 1648 sokaktan Yalı Caddesi'ne çıkacağı sırada yanına yaklaşan 2 kişi, direksiyondaki Bülent Çamlıca ile korumasına, peş peşe ateş etmeye başladı.

Ağır yaralanan sürücü Çamlıca ile koruma Dinarlı, otomobilde hayatını kaybetti, 2 saldırgan ise olay yerini koşarak terketti.

Çevrede cinayete tanık olan vatandaşların ihbarıyla çok sayıda polis ekibi, bölgeye sevk edildi.

Asayiş Şube Müdürlüğü ile Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı çok sayıda uzman polis, olay yerine emniyet şeridiyle kuşatarak, geniş çaplı soruşturma başlattı.

İlk aşamada, saldırganların eşkalleri belirlendi. Birinci saldırganın 1.80 m. boyunda top sakallı, avcı yelekli ve 30 yaşlarında, diğer saldırganın da aynı yaş ve boyda, mont giydiği tespit edildi.

KARDEŞİ DE ÇAPRAZ ATEŞTE ÖLDÜRÜLDÜİzmir'de, bir süre önce şoförüyle cinayete kurban giden ve “Sinema Kralı”diye tanınan Yavuz Çamlıca'nın kardeşi Bülent Çamlıca (46) ile emekli polis koruması Ramadan Dinarlı'yı (45) otomobilde “çapraz ateşe” tutarak öldüren 2 zanlının yakalanması için operasyonlar sürüyor.

Alınan bilgiye göre, Bülent Çamlıca'nın koruması ile otomobilinde öldürülmesinin ardından Asayiş Şube Müdürlüğü, Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü ile Karşıyaka İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, başlattıklardı “ortak soruşturma”yı sürdürüyor.

Polisin yaptığı araştırmada, Çamlıca'nın, sabah saatlerinde evinden çıktıktan sonra aynı sokakta bulunan bir bakkala uğrayarak çay içtiği, daha sonra koruması ile otomobille yola çıktıkları belirlendi.

Görgü tanıklarıyla yapılan görüşmede, saldırganların 1648 sokak köşesinde karşılıklı 2 kaldırıma oturarak bir süre bekledikleri, Çamlıca'nın içinde bulunduğu 35 P 0910 plakalı Megane marka otomobil gelince de ayağa kalkarak, Yavuz Çamlıca cinayetindeki yöntemle ”çapraz ateş” açtıkları tespit edildi.

SALDIRGANLAR SOĞUKKANLI

Cinayetin ardından olay yerine gelen Nöbetçi Cumhuriyet Savcısı Ergül Berber'in yaptığı inceleme sonucu, araç ve çevresinde 13 boş kovan bulundu.

Kurşunların, Çamlıca ile koruması Dinarlı'nın kafa ve göğüs bölgesine isabet ettiği belirlendi.

Görgü tanıkları, verdikleri ifadelerde, “Saldırganların çok seri ve profesyonel davrandıklarını, bu nedenle Çamlıca ile korumasının bellerinde taşıdıkları, ruhsatlı tabancalarını çekmeye bile fırsat bulamadıklarını” anlattılar.

AİLEDEN SİTEM

Olay yerine gelen Bülent Çamlıca'nın ailesi ve yakınları ise sürekli gözyaşı döktü.  Kardeşi Tuncay Çamlıca, daha önce öldürülen Yavuz Çamlıca'nın eşi Serpil ve oğlu Özgür Çamlıca, otomobildeki cesetleri görünce sinir krizleri geçirdi.

Serpil Çamlıca, “Devlete, emniyete güvendik böyle oldu. Ailemizden daha kaç kişi ölecek” diyerek ağladı.

Karşıyaka bölgesinde uygulama yapan çok sayıda polis ekibinin, eşkali belirlenen silahlı saldırganların yakalanması için çalışmalarını sürdürdüğü bildirildi.

Emniyet yetkilileri, uzun yıllar Terörle Mücadele ve Özel Harekat şubelerinde çalıştıktan sonra geçen yıl emekli olan, ardından da Bülent Çamlıca'nın özel korumalığını üstlenen Ramadan Dinarlı'ya, yakın çevresinde “Ramazan” ismiyle hitap edildiğini belirttiler.

OLAYIN GEÇMİŞİ

İzmir-Balçova'da, Bahçelerarası mevkiinde, Şubat ayında meydana gelen olayda, kentteki çok sayıda sinemanın sahibi Yavuz Çamlıca ve şoförü Engin Aktaş, pusuya düşürülerek öldürülmüştü.

Polis, cinayetle ilgileri olduğu gerekçesiyle, Çamlıca'yla mahkemelik olan, elebaşılığını da Erol Beşok'un yaptığı “Beşok Çetesi”nin çok sayıda üyesini gözaltına almış, 4'ü tutuklu 15 sanık hakkında “ömür boyu hapis cezası” istemiyle dava açılmıştı.

OLAYIN GEÇMİŞİ

İzmir-Balçova'da, Bahçelerarası mevkiinde, şubat ayında meydana gelen olayda, kentteki çok sayıda sinemanın sahibi Yavuz Çamlıca ve şoförü Engin Aktaş, pusuya düşürülerek öldürülmüştü.

Polis, cinayetle ilgileri olduğu gerekçesiyle, Çamlıca'yla mahkemelik olan, elebaşılığını da Erol Beşok'un yaptığı “Beşok Çetesi”nin çok sayıda üyesini gözaltına almış, 4'ü tutuklu 15 sanık hakkında “ömür boyu hapis cezası” istemiyle dava açılmıştı.