Sinan Ateş davasında çelişkili ifadeler

Sinan Ateş cinayetine ilişkin tutuklu bulunan aralarında eski Ülkü Ocakları yöneticilerinin de yer aldığı 22 sanığın yargılanmasına dün Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Duruşmaya eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce de izleyici olarak katıldı.

‘BEN AZMETTİRDİM’

Cinayetin azmettiricilerinden biri olduğu iddia edilen sanık Doğukan Çep daha önce ifadelerinde yer vermediği anlatımlarda bulundu. Firari olduğu dönemde İstanbul’da bir camide kalmaya başladığını, bir sabah namazında Sinan Ateş’le tanıştığını, kendisine yardım edeceğini söylediğini, bu nedenle para aldığını ileri süren Çep, Ateş’in verdiği sözü tutmaması üzerine parasını istediğini anlatarak, “Arıyorum arıyorum açmıyor. ‘Ben bunu dedim ayaklarından vuracağım’ dedim. Eray da ‘Abi, ben gider vururum’ dedi. Evet ben azmettirdim. Ölmesini istemezdim, nasıl öldüğünü de bilmiyorum. Büyük şaibe var” dedi.

BAŞKA İSİM SÖYLEDİ

Tetikçi olduğu iddia edilen Eray Özyağcı ise daha önce bahsetmediği Mustafa Kemal ismini verdi. Özyağcı, “Gölbaşı’ndaki konuma gittim. Araçta daha önceden tanıdığım Mustafa Kemal vardı. Çep’i aradım, ‘Abi ben ayaklarına doğru sıktım ama ‘reisi vurduk’ diye bağırdılar. Bunda başka bir iş olmasın’ dedim. Cinayetin ardından Gölbaşı’nda bir evde 4 gün kaldıktan sonra, aracın bagajında İzmir’e götürüldüm. Bir villada 1 ay saklandım. Mustafa Kemal, ‘Botu ayarladım, seni Edirne’den yurtdışına çıkaracağız’ dedi. Yunanistan’a çıktım. Yunan askerleri beni yakaladı. Beni botla sınır hattımıza attılar. Orada teslim oldum” dedi.

Özyağcı ifadeleri arasındaki çelişkilere ilişkin olarak, emniyette baskı gördüğünü, ‘abim’ diye hitap ettiği Doğukan Çep’i satmamak için yalan yanlış ifadeler verdiğini iddia etti. Tetikçiyi kaçırdığı iddia edilen motorkurye Vedat Balkaya ise suçlamaları kabul etmedi. Cinayetten önce keşif ve gözlem yaptığı belirlenen Suat Kurt ise “Siyasi bir kimliği olduğunu bilmiyordum” ifadelerini kullandı.

‘ARAÇ KAMUYA AİT’

Cinayetinin azmettiricilerinden iddiasıyla yargılanan eski Ülkü Ocakları yöneticisi Tolgahan Demirbaş da maktulle hiçbir husumetinin bulunmadığını iddia ederek “Kamuoyu baskısı ve algı operasyonuyla tutuklandım” dedi. Demirbaş, Sinan Ateş’in ev adresi ve uçuş bilgilerine yönelik bilgi topladığı iddiasına “O bilgilerin maktulün ev adresi olduğunu bilmiyorum” savunması yaptı. Cinayetten önce Emre Yüksel’e konum gönderdiği, konumun tetikçi Eray Özyağcı’ya gelen konum ile aynı olduğunun hatırlatılması üzerine Demirbaş, “Bunun nasıl olduğu hakkında bir fikrim yok” dedi. Tetikçi Özyağcı’nın İstanbul’a Audi marka bir araçla götürüldüğü iddiasına da “Audi marka araç kamuya ait. Arabayı Emre’ye sorun” dedi.

AYŞE ATEŞ ÇELİK YELEKLE GELDİ

Dava için adliyeye çevrilen Sincan Ceza İnfaz Kurumu Kampusu’ndaki duruşma nedeniyle polis hem içeride hem dışarıda geniş güvenlik önlemleri aldı. Birçok noktada arama noktaları kuruldu. Ateş’in eşi Ayşe Ateş, duruşmaya çelik yelek giyerek ve 5 koruma polisi eşliğinde geldi. Salona girerken çelik yeleği çıkaran Ayşe Ateş, duruşmaya verilen arada yaptığı açıklamada, “Anlaşılan o ki bu siyasi cinayetin kökleri düşündüğümüzden daha derinde” dedi.

KILIÇDAROĞLU VE ÖZEL’LE OTURDU

Kılıçdaroğlu ve Özel, Ayşe Ateş’in yanında oturarak duruşmayı izledi. Sanıklar kendilerine ayrılan bölüme getirildiği sırada cinayetin azmettiricisi olduğu iddia edilen Doğukan Çep “Bay Kemal” şeklinde bağırdığı için salondan çıkarıldı. Kimlik kontrolünün ardından MHP adına iki avukat davaya katılma talebinde bulunmak istediklerini söyledi. Mahkeme bu talebi, ‘MHP’nin suçtan zarar görmediği’ gerekçesiyle reddetti.

ÖZEL: PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ

Duruşmayı izlemeye gelen CHP Lideri Özgür Özel, “Bu işin peşini bırakmayacağız. Bu cinayetin alelade bir cinayetmiş gibi üstünün örtülmesine seyirci kalmayacağız” dedi.