Güncelleme Tarihi:
Tunaboylu Alişoğulları, Osmanlı ordusunda çakmakçılık (silah mühendisliği) yapmışlardı. 1880'den beri silah üreten ailenin dördüncü kuşak torunları işbaşında. Türk silah devi Sarsılmaz'ın yeni patronları Aral Aliş ve Alá Satıcı. Yurtdışında ekonomi eğitimi alan iki kardeş silahın içinde doğup büyüdüğü için konuya hakim. Babalarının ölümü çok sarsıcı olsa da şirket emin ellerde. İki kardeş babaları Sarsılmaz Aliş gibi uluslararası arenada savaşıyorlar. ABD, Kanada, Yunanistan, Mısır, İsrail, Rusya'dan Papua Yeni Gine'ye silah satmaya devam ediyorlar.
Silahla denize girdim
İtalya'da ve ABD'de okudum. Eğitimim işletme olsa da silahın yapılışından satışına bütün konuları iyi biliyorum. Zannetmiyorum ki Türkiye'de bu konuyu bizim kadar iyi bilen olsun. Silahla uyanıp silahla uyuyoruz.
Film seyrederken, artistin elinde kaç kalibrelik, hangi silah var; onu görüyorum ilk. Sahte tabancaları hemen farkediyorum. Bu teknik bilginin öğretimini de gördüm İtalya'da. Doğuştan silah bilgisiyle yoğrulmuştuk.
Geçen akşam, 2,5 yaşındaki kızım mutfaktaydı. 6 yaşındaki ağabeyine özenip beline plastik tabanca takmıştı.
Silah demir parçası ama ona komut verecek sizsiniz. Bu mentaliteye ve vicdana sahip olduktan sonra sorun yok. Türkiye'de cinayetlerin yüzde 90'ı balta, bıçak ya da boğarak oluyor.
Hiçbir yasadışı örgüt menşei belli silahı kullanmaz. Bundan dolayı hiçbir yasadışı örgütten bizim silahımız çıkmadı, çıkamaz da. Silah kısıtlaması kaçakçılığa yolaçar. Kayıtlı silahlar arttıkça faili meçhuller azalır. Türkiye'de muhteşem balistik laboratuvarlar var. Cinayet kayıtlı tabancayla işlenmişse hemen bulunuyor.
Silah hobi değil. Motosiklet kullanırken silah taşıyorum. Otomobil sürücüleri çok sataşıyor, sıkıştırıyorlar. Mayomda bile silahım oldu. Kaybolur diye motosiklette bırakamadım, silahla denize girdim.
90'lı yıllarda tabanca ithalatı açıldığında, yabancı silah satışı yılda 30 binlere ulaştı. Bizim üretime geçmemizle bu rakam yılda 4 bine düştü. Hedefimiz bu rakamı sıfırlamak.
ABD ve Almanya'da her yıl uluslararası silah fuarı açılıyor. Türkiye'yi sadece biz temsil ediyoruz. Dünya piyasasındaki rakiplerle savaşıyoruz.
Atıkları değerlendirerek çevredeki ekolojik yapıya zarar vermeyen Avrupa'da ilk üçe giren entegre bir tesisiz. Sarsılmaz'ın toplam çalışanı 1600 kişi. Diğer şirketlerimiz daha çok kazansa bile, aşkımız bu fabrika.
Emniyet Genel Müdürlüğü, 50 milyon dolarlık silah ihalesine çağırmadı bile. ABD ordusu, çizmesini alırken kauçuğun hammaddesi ABD mi diye soruyor. Torpil istemedik. Dünya standartı neyse, bizde var. İkinci ihale açıp yine yabancı firmaları davet ettiler. Birinci testi geçemediler. MKE mermilerinin kendi tabancalarının kalitesinde olmadığını gerekçe gösterdiler. Bunun üzerine yabancı firmaların özel mermileri getirildi. MKE'nın dünya standartındaki mermilerini kabul etmediler. Polisin mermisi de yurtdışından mı getirilecek?
Türkiye'de 100 tabanca satılıyorsa, 70'ini biz satıyoruz. Bunun büyük bir kısmını asker ve Emniyet peroneli, maaşlarından biriktirdikleri parayla alıyor. Dünya markalarına fason silah imal ettiğimizi biliyorlar.
Bernardelli, 1720'de kurulmuş, füze başlığı, silah imalatı yapmış, en büyük markalardan biri. Müzadeyelerin en pahalı ve kaliteli silahları bu marka. Bu fabrikayı alarak teknoloji transferini vatanımıza yaptık.
ALÁ SATICI (Yönetim Kurulu Başkan Vekili)
Pastalar tabancadan
İki kızım, Barby bebek yerine tabancayla oynuyor. Tabancayı üç yaşında elime almıştım. Bizim için yabancı bir madde değil. Mendil, fincan gibi.
Londra'da elbise mağazalarını değil de silah dükkanlarını dolaşırdım. Kıskandığım bir tabanca olmadı. Çünkü en güzellerini zaten üretiyoruz.
İlkokuldaydım, ilk atışım karavana oldu. Zaman içinde deneye deneye, lise çağlarında ustalaştım. Araba kullanma hevesi gibiydi, heyecan vericiydi. Silahlarımın bakımını kendim yaparım. Birini elime aldığımda babamın hangi yılda ürettiğini, ne kadar uğraştığını, emeğini düşünüyorum ve elimdeki silahın değeri bin kat artıyor.
Silah içimize öyle işlemiş ki çocuklarımızın doğumgünü pastaları silah ve mermi şeklinde olur. Dice Kayek ve Atıl Kurtoğlu silah işlemeli kıyafetler, kemerler yaparlar bana.
Babamın ideali Türk polisine, askerine kendi sanayisinin silahını kulandırtmaktı. Çok şükür Türk Silahlı Kuvvetleri'nin aldığını gördü.
Emniyet teşkilatını Sarsılmaz silahlarıyla donatacağız, Sarsılmaz'ı en ileriye götüreceğiz.
Babam, küçük kızıma 'Benim işimi bu götürecek, inanıyorum' derdi. Büyük kızım sanata düşkün. Dedesine şiir yazdı. ‘‘Koskoca silahlı dedem’’ diye. Babamın edebiyata büyük ilgisi, filozof yaklaşımı vardı. Sorularımıza hazır bilgiden değil yaşanmışlıklardan cevap verirdi.