A.A
Oluşturulma Tarihi: Şubat 02, 2012 11:19
Küresel Hareket Parlamenterleri”, ülkeler arasındaki sorumsuz ve korsan silah ticaretinin önlenmesi amacıyla BM çatısı altında görüşmeleri süren Silah Ticareti Antlaşması için destek arıyor. Bu çerçevede hazırlanan “Silah Ticareti Antlaşmasına Ait Küresel Milletvekili Beyanı”, milletvekillerinin imzasına açıldı.
“Dışişleri Bakanlığı, TBMM'ye bu beyanı ileterek, milletvekillerinin, bu beyanı desteklemesinde bir sakınca olmadığını bildirdi.
Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Güvenlik İşleri Genel Müdürü Bülent Meriç imzasıyla TBMM'de ilgili komisyonlara gönderilen yazıda, “Ülkemiz, müstakbel Silah Ticareti Anlaşması'nın, önemli odak noktalarından birini teşkil eden küçük ve hafif silahların, denetimsiz transfer veya yasa dışı ticareti sonucunda hükümet dışı grupların ve terör örgütlerinin eline geçmesinden en fazla zarar gören ülkeler arasında yer almaktadır” birgisine yer verildi. Yazıda, bu konuda düzenlemeler getirilmesi amacıyla bölgesel ve uluslararası planda yürütülen tüm çabaların, Türkiye tarafından desteklendiği belirtildi. Türkiye'nin, Silah Ticareti Antlaşması'na yönelik çalışmalara, en başından beri aktif şekilde katıldığı vurgulanan yazıda, şunlar kaydedildi:
“Tüm kategorideki silahların transfer ve ticaretinin, ülkeleri bağlayıcı bir mekanizma marifetiyle denetim altına alınması ve bu kabil transferler için belirli esaslar oluşturulması, ülkemizce arzu edilen bir gelişmeyi teşkil edecek olup, müzakerelerin başarıyla sonuçlanması halinde, bu amaca hizmet edecek, BM'nin yaptırım gücü desteği bulunan bir mekanizmaya sahip olunacaktır.
Bu bağlamda, Küresel Hareket Parlamenterlerince hazırlanan beyan, bu konuda ülkemizce sürdürülen politika ile de uyumlu nitelikte olup, metnin sayın milletvekillerimizce desteklenmesinde bir mahsur bulunmadığı değerlendirilmektedir.”
Milletvekili beyanı
Milletvekillerinin desteğine açık olan “Silah Ticareti Antlaşmasına Ait Küresel Milletvekili Beyanı”nda, uluslararası toplumun, Silah Ticareti Antlaşmasının uzlaşma aşamasında dönüm noktasına geldiği ifade edildi.
Beyanda, dünya çapında demokratik seçimle gelen parlamento üyeleri olarak, silahlı şiddet ve çatışmaların çarpıcı sonuçlarını etkin biçimde çözmeye çalışacak sağlam ve hukuki açıdan bağlayıcı belge niteliğine sahip olması gereken bu uzlaşma sürecinin desteklendiği belirtildi.
Sorumsuzca üstlenildiğinde veya kaçak pazarlara yönlendirildiğinde, uluslararası silah ticaretinin, silahlı çatışma ve silahlı şiddete katkıda bulunulduğu ifade edilen beyanda, bunun, çoğu kez uluslararası insan hakları ve savaş hukukunda ciddi ihlaller, ulusal ve sınır ötesi yer değiştirme, terörizm, organize ve genel suç, kaçak narkotik ticaretinin kolaylaştırılması gibi sonuçlar doğurduğu kaydedildi. Tüm bu faktörlerin, barış ve barış kurma süreçlerini, insan güvenliğini, yoksullukla mücadele girişimlerini ve sürdürülebilir sosyo-ekonomik kalkınmaya ait beklentilere zarar verdiği anlatıldı.
Silah Ticareti Antlaşmasının, hiçbir uluslararası silah ve cephanede aktırımının onaylanmayacağını belirlemesi gerektiği ifade edilen beyanda, şu görüşlere yer verildi:
“Bir Silah Ticareti Antlaşmasının gerçek bir etkisinin olabilmesi için kapsamının geniş olması gerekir. Tüm uluslararası konvansiyonel silah nakliyesini, özellikle ufak kalibreli silahlar ve hafif silahların nakliyesini kapsaması, aynı zamanda ordu ve ulusal güvenlik operasyonlarında muhtemel ölümcül gücün mevzilendirilmesinde kullanılan ilgili tüm cephane ve teçhizatın da dahil edilmesi gerektiğini tanıyoruz.
Tüm dünyadaki meclis üyeleri olarak, bizler yalnızca etkin birer silah ticareti antlaşması destekçisi değil, aynı zamanda bu antlaşmanın anlamlı bir şekilde gerçeğe dönüştürülmesinde büyük rol ve sorumluluk sahibiyiz.
Bu belgeyle dünya çapındaki tüm saygıdeğer paydaşlarımızdan, ülkeler arasındaki sorumsuz ve korsan silah ticaretinin önlenmesine yönelik güçlü bir uluslararası antlaşmanın oluşturulabilmesi adına önümüzdeki aylarda çabalarımızı iki katına çıkaracağımız bu Silah Ticareti Antlaşmasının uzlaşma aşamasında bize katılmalarını rica ediyoruz. Sağlam bir Silah Ticareti Antlaşması, gereksiz ve ağır insan yaşamı ve geçimi kayıplarını büyük ölçüde azaltacaktır.”