Silah taşıyanların üçte biri paranoyak

Güncelleme Tarihi:

Silah taşıyanların üçte biri paranoyak
Oluşturulma Tarihi: Ocak 16, 2001 00:00

Haberin Devamı

Psikiyatristlerin yaptığı bir araştırmaya göre, 7000 silah sahibinin yüzde 10'u suça eğilimli.

Türkiye'de ruhsatlı silah almak isteyenlerin fiziki, psikolojik ve nörolojik muayeneden geçmesi gerekiyor. Ancak psikiyatrik muayene çoğu zaman uygulanmıyor bile. Hekimler, 5-10 dakikalık kısa bir görüşmeden sonra, kabaca bir gözlemle ‘‘silah taşıyabilir’’ kanaatine varıp, atıyorlar imzayı. Çoğu zaman, insanlar hastaneye bile gitmeden bağış karşılığı rapor alıyor. Bunun sonuçlarını ise her gün yaşıyoruz.

Silah almadan önce bir kez daha düşünün. ‘‘Çok kararlıyım’’ diyorsanız, mutlaka psikiyatrik muayeneden geçin. Ama öyle 10-15 dakikalık bir görüşmeyle yetinmeyin. Size kişilik testleri, öfke testleri uygulamalarını rica edin. Bu testleri yaptırın ki, potansiyel katillerden biri olmayın!

Silah izni için psikiyatrik muayenelerin sağlıksız olduğu ortaya çıktı. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Psikiyatri bölümünden Prof. İbrahim Balcıoğlu başkanlığında Doç. Dr. Armağan Samancı, psikiyatrist Dr. Ayhan Akcan ve psikolog Funda Engin (Akcan), ruhsatlı silah taşıyıcısı 7000 kişiyi inceledi.

Son iki yıl içinde Bakırköy Devlet Hastanesi Psikiyatri Polikinliği'ne silah ruhsatı almak için başvuran bu kişilerin sosyal ve demografik özellikleri saptandı, kişilik ve öfke testleri uygulandı. Agresyon düzeyleri incelendi.

Psikiyatrist Dr. Ayhan Akcan, artık silah ruhsatlandırmasında şu anki uygulamanın bir an önce değiştirilmesinin ve sağlık muayenesinin yeniden düzenlenmesininin şart olduğunu söylüyor.

KANUN ÇAĞDIŞI

‘‘Ruhsat beş yıl geçerli. O kişinin beş yıl boyunca herhangi bir durum karşısında nasıl bir ruhsal reaksiyon göstereceğini, poliklinik şartlarında yaptığınız muayene sonucunda bile tahmin etmeniz mümkün değil. Kişilik yapılanmasına baktığınızda silah taşıyıcılarında üçte birinin şüpheci, kuşkucu, her şeyden nem kapan paranoid yapıda özellikler saptadık. Bu çok yüksek bir rakam.

İnsanlar silaha korunmak için değil, bir nevi sosyal statü edinmek için sahip olmak istiyorlar. Öfke testleri sonucunda bu insanların yüzde 20'sinin çok çabuk öfkelendiklerini, öfke kontrol düzeylerinin çok düşük olduğunu gördük. Bu tip insanlar herhangi bir olay karşısında silahını çekip kullanabilir.

60 yaş üstü kullanıcıların sayısı yüzde 7 çıktı. Türkiye'de 60 yaşın üstünde yaklaşık 300 bin kişinin silahı var. Bu insanların yaşlanmayla birlikte düşünme fonksiyonları da geriliyor. Yüzde 10'unda bunama belirtisi başlıyor. Önerimiz, bu kişilerin ruhsatının 2 yılla sınırlandırılması ve 70 yaş üstüne silah ruhsatı verilmemesi.’’

Araştırmayı yapan uzman psikiyatristler av tüfekleri ruhsatının 6136 nolu kanun kapsamından çıkarılması gerektiğini savunuyorlar.

‘‘Avcılar Federasyonu bünyesinde, kendi içinde sürücü kursları gibi bir uygulamayla, av tüfeği ruhsatı verilmeli. Diğer silah ruhsatları içinse psikiyatri merkezleri açmak lazım. Pilot bölge olarak İstanbul seçilebilir. Çünkü İstanbul'da yaklaşık 200 bin ruhsatlı silah taşıyıcısı var. Diğer Avrupa ülkelerindeki gibi ‘Kriminal Psikiyatri Muayene Ve Araştırma Merkezi' açılabilir ve sadece bu merkez silah ruhsatı verme yetkisine sahip olabilir. Yurt dışında bu testler iki gün sürüyor. Bizde de böyle olmalı. Bu merkez, o kişi silah dışında bir suça karışırsa, geriye dönük bilirkişilik işlevi de görebilir. Ailesel suç analizinin yapılabileceği bir ortam sağlanması lazım. Aldığınız ruhsatı iade etmek, artık silah taşımak istemiyorsanız, bu ruhsatı iade edecek bir mekanizma yok. Yasada böyle bir tanımlama yok. İptal etme gerekçesi ya bir suç işlemiş olacaksınız, ya da bir psikiyatrın kanaatiyle ruhsatınız iptal edilecek.’’

Ayhan Akcan, silah ruhsatı için sağlık muayenesinin çağ dışı kaldığını söylüyor.

‘‘Büyük şehirler dışında genelde sağlık ocaklarında pratisyen hekimler tarafından yapılıyor, av tüfeği için muayene yapılmıyor, psikiyatristler bunu kendilerine angarya gibi görüyorlar. Kişilerin çoğu silahla polikinliğe başvurdukları için psikiyatristlerin can güvenliği de yok. Üstelik kanaatlerini açık vermek durumundalar. Oysa can güvenliği için bütün Avrupa ülkelerinde olduğu gibi hekimler kanaatlerini kapalı vermeli. Böylece gerçek muayene sonuçları da tam olarak yansıyabilir.’’

Ruhsatlı silahla 10 yılda 927 cinayet

Emniyet Genel Müdürlüğü 2000 yılı ruhsatlı silah verileri

- 965 bin ruhsatlı tüfek

- 461 bin adet ruhsatlı tabanca

- Son 5 yılda 264 bin 238 taşıma ruhsatlı, 197 bin 565 bulundurma ruhsatlı tabanca verildi

- Son 5 yılda 5 bin 909 yivli tüfek ruhsatı, 72 bin 941 av tezkeresi ve 230 bin 384 av tüfeği sahiplik belgesi verildi.

- Son 8 yılda 18 bin 814 taşıma ruhsatlı silahla, 68 bin 24 ruhsatsız silahla olmak üzere topla 86 bin 838 suç işlendi.

- Son 10 yıldır 927 kişi ruhsatlı silahla, 3 bin 846 kişi ruhsatsız silahla öldürüldü.

- 3 bin 286 kişi ruhsatlı silahla, 11 bin 700 kişi ruhsatsız silahla yaralandı

60 yaş üstü tehlikeli

116 yaşlı silah taşıyıcısı üzerinde yapılan psikiyatrik incelemede dörtte birinde unutkanlık, yüzde 30’unda depresyon, kaygı, sıkıntı ortaya çıktı. Bilim adamlarının vardığı sonuç: 60 yaş üstü silah taşıyıcılarının bu ruh halleri silaha hakim olamama, kaybetme, kontrol mekanizmalarını kullanamama, intihar, kaza sonucu adam öldürme gibi birçok olaya zemin hazırlayabilir. Bu nedenle 60 yaşından sonra ruhsat süresi iki yılla sınırlı olmalı, 70 yaş üstüne silah ruhsatı verilmemeli.

Silah al, sınıf atla!

Kriminal psikiyatri konusunda uzman dört bilim adamı, ruhsatlı silah taşıyıcısı 7000 kişiyi inceledi. Ortaya çıkan sonuçlar oldukça vahim.

Silah taşıyanların üçte biri kuşkucu, şüpheci, her şeyden nem kapan, ‘‘paranoid’’yapıda insanlar.

Yarısı, silahı bir statü simgesi olarak görüyor. Gösteriş için yanında taşıyor, sınıf atlamada en önemli araç olarak görüyor.

Silah bulunduranların üçte birinde sürekli öfke hali mevcut.

Yarısından çoğu kendini diğer insanlardan üstün tutuyor.

Yüzde 62'si abartılı hak iddia etme özelliğine sahip.

Yüzde 82'si istismarcı.

Hepsinin kendine yeterlilik düzeyi ileri derecede.

Yüzde 36'sı kibirli.

Dörtte biri mazoşist. Hayatı boyunca kendini acımayı zevk edinmiş.

Sonuç: Bu insanların yaklaşık yüzde 10'u, yani 700 kişi, gerektiğinde silahı çekip hiç düşünmeden adam öldürebilir, hatta nedensiz olarak kendi silahıyla intihar edebilir.

Silah taşıyanların yalnızca yüzde 5'i kadın!

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!