Güncelleme Tarihi:
İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada tutuksuz sanıklar iş adamı Mehmet Fadıl Akgündüz ve Mehmet Salih Obut ile taraf avukatları hazır bulundu. 25 müşteki de duruşmada ifade verdi.
"ŞİKAYETÇİYİM"
Müşteki Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ali Bayram, Fadıl Akgündüz ile yüz yüze görüştüğünü belirterek, "Caprice Gold'dan kendime ait arsa ve yazlığa karşılık 825 bin TL karşılığında 4 adet devre mülk aldım, tapumu aldım. 16 ay kadar aylık 5 bin 500 TL kira gelirimi aldım. Bunun dışında başka bir ödeme yapılmadı. Hatta bu aldığım 4 devre mülk karşılığında maliyeden bana vergi cezası geldi. Aldığım devre mülklerin değerini de çok düşük göstermişler" dedi. "40 yıllık hekimim" diyen Bayram, "Ben sanık Mehmet Fadıl Akgündüz'ün 'Peygamber torunuyum' demesi üzerine inanarak hata yaptım. Şikayetçiyim. Davaya katılmak istiyorum" dedi. Söz alan diğer müştekiler de şikayetçi olduklarını söyledi.
DURUŞMA ERTELENDİ
Şikayetçi avukatları, Mehmet Fadıl Akgündüz’ün de aralarında bulunduğu sanıkların tutuklanmasını talep etti. Sanıkların tutuklanması yönündeki talebi reddeden mahkeme heyeti, müştekilerin ve eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı Mayıs ayına erteledi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 33 sayfalık iddianamede aralarında Fadıl Akgündüz'ün de bulunduğu 4 "şüpheli" ile 349 "müşteki" yer alıyor. İddianamede devre mülk bedellerinin alınmasına rağmen şirket yönetimi tarafından taahhütlerinin yerine getirilmediği, bu şekilde dolandırıcılık yapıldığına dair iddialar üzerine şirket ortakları Avniye Obut ve İbrahim Obut, şirket müdürü Mehmet Salih Obut ve söz konusu şirketi idare ettiği anlaşılan Mehmet Fadıl Akgündüz hakkında soruşturma başlatıldığı anlatılıyor. İddanamede, Capricegold Bayrampaşa Projesi'ne ilişkin ön ödemeli devre mülk ve Capricegold Maldivler Projesi'ne ilişkin ön ödemeli devre tatil sözleşmelerinde mağdurlardan devre mülk ve devre tatil bedellerinin alınmasına rağmen bu şahıslara sözleşmede yazılı yükümlülüklerin yerine getirilmediği, soruşturma kapsamında elde edilen delillerden söz konusu şirket yetkililerin bu yükümlülüklerini yerine getirmemesinde dolandırma kastıyla hareket ettikleri öne sürülüyor. Her iki projeyle de yüzlerce kişinin mağdur edildiği iddia ediliyor. Sanıkların, müştekilere yönelik eyleminin "Nitelikli dolandırıcılık" suçu kapsamında kaldığı belirtilen iddianamede, sanıkların 349 müştekiye yönelik eylemlerinden dolayı ayrı ayrı 698 yıldan 2 bin 443'er yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.