Siirt için yapmadığı kalmadı

Güncelleme Tarihi:

Siirt için yapmadığı kalmadı
Oluşturulma Tarihi: Haziran 10, 2001 00:00



Gülden AYDIN
Haberin Devamı

Botan Çayı ve Botan Vadisi, Siirt ve ilçeleri için zenginlik ve bereketin özel coğrafyasıydı. Taa 15 yıl öncesine kadar. Bu tarihten itibaren Botan, ölümün ve boşaltılan köylerin coğrafyası oldu. Tarlalar, evler göçe ve ölüme terkedildi. Botan Çayı'nın geçtiği derin vadilerde çok kan aktı, çok ağıt yankılandı. Abdullah Öcalan'ın yakalanmasıyla birlikte terör de durdu. İki yıldır umutlarla birlikte tarlalar da yeşermeye başladı. 11 ay önce Siirt'e, Türkiye'nin en genç valilerinden Nuri Okutan geldi. Okutan, sıradan mülki amirlerden değil. Kaymakamlık ve İçişleri Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü Daire Başkanlığı yıllarında, çok sayıda ödül aldı. Yıllardır çıkmazlardan bunalan Siirt, Vali Nuri Okutan'la ödüllendirildi. Şimdi Botan Çayı'nda raftingcilerin sesleri, Botan vadilerinde rengarenk yamaç paraşütleri uçuşuyor.

Vali Nuri Okutan'ın kullandığı cip, Pervari yolunda ilerliyor. Yanımızda Siirt Emniyet Müdürü Murat Karcıoğlu da var. Bahçesaray'ın eriyen karlarıyla coşan Botan Çayı, sık ağaçlarla kaplı vadiler ve sarp yamaçların arasından akıyor. Vali, koyu gölgelerle daha da darlaşan bir dönemeçte cipi yavaşlatıyor. ‘‘Şurada beş güvenlik görevlisi pusuya düşürülerek şehit edilmişti’’ diyor. Issızlık, o günleri bütün ağırlığıyla hissettiriyor. Vali, çayın sol yakasındaki yemyeşil köyü işaret ederek suskunluğu bozuyor: ‘‘Zivzik Köyü'nün narı meşhur. Fidelerini üretiyoruz.’’

RAFTİNG PROTOKOLÜ

Bölgeyi rafting turizmine açmaya kararlı. ‘‘Şimdilik 11'er kişilik üç bot aldık. Siirt, Pervari ve Şirvan'dan çok sayıda genç başvurdu ama 33'ünü kabul edebildik.’’ 10 günlük rafting eğitimini, Erzincan eski Valisi Recep Yazıcıoğlu'nu da eğiten Türkiye Kürek Kano ve Rafting Federasyonu'ndan bir ekip yapıyor. Stardın verileceği yere ulaşıyoruz. Ambülans, çok sayıda araçla gelen Siirtliler, çevre ilçelerin kaymakamları, yerel kıyafetlerine bürünmüş bir grup genç valiyi bekliyor.

Kaymakamlar, Siirt Emniyet Müdürü ve Vali, en öndeki bota binmeden önce rafting öğretmeninden son talimatları bir kez daha dinliyoruz. Emniyet Müdürü Murat Karcıoğlu, botun dümencisi. Botan'ın debisi yüksek suyuyla güçlükle başediyoruz, kayaları son anda savuşturuyoruz. Geçtiğimiz her köyden alkış ve ıslıklar duyuyoruz. İleride oldukça tehlikeli dar kavşağı geçmeyi bugünlük erteleyip karaya çıkıyoruz.

Vali Okutan'ın amacı, Akıncılar'dan başlayan parkuru, 35 kilometre ötedeki Billoris Köyü'ne kadar uzatmak. ‘‘Bizden sonra devam ettirecekler yetişiyor. Ulusal ve uluslararası yarışmalarda Siirt'i temsil edecekler.’’ Yorucu ama heyecanlı rafting günü biterken, birkaç hafta sonra yapacağı bir eylemi haber veriyor: Kaymakamlık yaptığı Van'ın Bahçesaray ilçesine olan gönül borcunu ödemek için 110 kilometre yürüyüp raftingle dönecek.

MEZRADA PARAŞÜTLER

Valinin Doğa Turizmi Projesi'nde, yamaç paraşütü de var. Doğa Sporları Kulübü'nü kurar kurmaz yamaç paraşütü kontenjanına 50 Siirtli genç başvurdu. Vali ve gençler, Türk Hava Kurumu'ndan ve profesyonel yamaç paraşütçülerinden iki hafta ders aldı. Son olarak 11 Siirtli kadın da yamaç paraşütü kursuna katıldı. Böylece yamaç paraşütü takımı 36 kişiye ulaştı. Uçuş için Siirt çevresindeki tüm tepelerin rüzgarı ve eğim uygunluğu tespit edildi.

Siirt'e 23 kilometre uzaklıktaki Akıncılar mezrasına gidiyoruz. Çok aşağıda Kezer Çayı akıyor. Pamuk çapalayan köylüler işi bırakmış, gökte süzülen rengarenk paraşütleri izliyorlar. İki yıl öncesine kadar askeri helikopterlerin uçtuğu Botan göğünde mavi-pembe paraşütler şaşkınlık yaratıyor. Tepeye tırmanış bitince kasklar takılıyor, öğretmen son kontrolleri yapıyor ve bir, iki, üç başlıyor! Arkadaşım Senih en güzel enstantaneyi yakalamak için sürekli deklanşöre basıyor. Valinin üçüncü uçuşu. Yine kendini yokuş aşağı bırakıyor ve ne oluyorsa oluyor. Daha tam yükselemeden hızla, onu izleyen çapacı kadınların ve Senih'in üstüne iniyor! Korumalar, köylüler telaşla bayır aşağı koşuyor. En önde de bu özel gösteri için ısrar eden ben! Ya Vali'ye kötü bir şey olursa? Neyse ki korkulan olmuyor. Olan Senih'in makinasına ve objektiflerine oluyor. Vali bu kazadan yılmıyor ve dördüncü kez kendini rüzgara bırakıyor.

OKUMA BİLMEYENLERİN SAYISINDAN UTANIYORUM

Valinin kurduğu altı Toplum Merkezi'nde 250 kadın öğrenci, Türkçe okuma yazma, elsanatları, bilgisayar kursları alıyor. Bu kurslar için Siirt merkezinde bir araştırma yaptırmış ve okuma yazma bilmeyenlerin sayısı ortaya çıkmış. Ama vali bu rakamı vermemekte ısrar ediyor. ‘‘Çok utanıyorum. İlçe büyüklüğünde bir rakam. Çocuklar okula gitmiyor.’’ Muhtarlıklar aracılığıyla okul çağındakilerin okula gitmesini sağlayacak planlar yapıyor.Gençler için de bir bilgisayar şirketiyle anlaşmış. Üniversiteyi kazanamayanlar için, ilçe ve merkez taraması yapılmış. Seçilen 110 öğrenci, Siirt'teki dersanelere gidiyor. Ücretini valilik ödüyor. Öğrenciler, valiliğin sağladığı yurtlarda ücretsiz kalıyor. Vali, hesap işlerinde çok açık. Projenin maliyetini açıklıyor: ‘‘İçişleri Bakanlığı ayda 70 milyar lira gönderiyor. Rutin giderimiz 40 milyar. Her ay kalan 30 milyarla yapıyoruz.’’

KÖYE DÖNÜŞ İÇİN BÜYÜK PROJE

Siirt, büyüme hızında en aşağılarda olan kentlerimizden: 67. sırada. Ama yatırım bakımından Sinop'tan daha şanslı. Boşaltılan köylerden kent merkezine gelenler işsiz ve yoksul. Perşembe günleri Vali'nin Halk Günü'ne gelenlerin neredeyse hepsi iş ve para yardımı talebinde bulunuyor. Vali Okutan, çözüm için çok sayıda projeyi hızla uygulamaya koymuş. Sosyal Ağaçlandırma Projesi'nin içinde, köye dönüşü sağlamak da var. Bunun için Tarım İl Müdürlüğü'yle ortak çalışarak binlerce dönüm arazi çevrildi. 1 milyon fıstık fidanı, maliyetin yüzde 50'si köylüden alınarak dikildi. Vali, ‘‘Böylece sahiplenecek, kollektif çalışmayı ve yaşamayı öğrenecekler’’ diyor. Bu proje kapsamında üretilen fidan sayısıyla Siirt, bölgede en çok fıstık fidanına sahip kent oldu. Vali, bağcılığın da Siirt'in kurtuluşu için çok önemli olduğunu düşünüyor. ‘‘Ermeniler'den kalan ancak izi silinen bağcılığı yeniden canlandıracağız.’’ Hedeflediği 600 bin asmanın 160 binini üretti bile: Azazi, Perlet, Yalova İncisi, Öküzgözü, Boğazkere... Tarımsal Projeler Fidan İstasyonlarını dolaşıyoruz. Vali, onbinlerce fidanı tek tek inceliyor. Fidanın birinde kurumuş yaprak görse hemen ziraat mühendislerine soruyor. Onlar da ‘‘Arada birkaç tanesi strese giriyor, bu yüzden efendim’’ diyorlar. Ama valinin fıstığın stresine tahammülü yok. Köye dönüş için organize hayvancılık, arıcılık ve seracılık teşvik ediliyor. 52 bin küçük, 7 bin büyükbaş hayvan dağıtımını hedefliyor. Bugüne kadar 3 bin küçükbaş hayvan dağıtımı yapılmış ve 300 aileye 12’şer koyun, 1’er koç vermiş.

Yeni valinin uygulamaları, Siirtliler'in yakın takibinde. ‘‘Bekleyelim, görelim’’ deseler de memnuniyetlerini gizlemiyorlar. ‘‘Daha önce yangın vardı. Şimdi devlet vali eliyle yangını soğutuyor. ’’

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!