Güncelleme Tarihi:
İstanbul Eyüpsultan’da Dilek Acu (41), 2009 yılında tanıştığı A.Ç. (46) ile birlikte yaşamaya başladı. Çiftin 2010 yılında çocukları dünyaya geldi. Alkol bağımlısı olduğu öne sürülen A.Ç., iddiaya göre eşine hamileyken şiddet uygulamaya başladı. Defalarca şikâyetçi olan Acu, tehditlerine dayanamayıp doğum yaptıktan sonra A.Ç.’den ayrıldı.
Bu süre zarfında Acu, A.Ç.’den tekrar şikâyetçi oldu. Yaklaşık 10 yıl sonra 2020 yılında işsiz kalan Acu, A.Ç.’nin ailesinin yaşadığı evin karşısında Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne ait bir arazide, tek katlı bir ev yaparak kızıyla birlikte yaşamaya başladı. A.Ç. pişman olduğunu söyledi, çift tekrar birlikte yaşamaya başladı. İddiaya göre A.Ç., eşi ve kızına tekrar şiddet uyguladı. Kızını can güvenliği için çocuk esirgeme yurduna veren Acu, uzaklaştırma kararı talep etti. Acu’nun evine taktırdığı kamera sistemi de A.Ç. tarafından parçalandı. 9 Haziran’da uzaklaştırma kararı sona erdi. Ardından A.Ç., Dilek Acu’yu darp ederek bıçakla kolunu çizdi. Acu, kendisini korumak için demir kapı yaptırdı, evinin önüne barikat kurdu.
‘BEN BİR ÖLÜ ADAYIYIM’
Yıllardır yaşadığı kâbus dolu günleri anlatan Dilek Acu, şöyle konuştu:
“Kendisine tedavi görmesini söyledim, ortak bir çocuğumuz var. Daha sonra bana ve kızına şiddet uygulamaya başladı. Ben de kendisini istemedim. Bu kez kendisi ve ailesinden şiddet gördüm. Yaklaşık 6 senedir süren davalarım var. Yakamı kurtarmak istiyorum. Polis gelip ifadesini alıyor, sonra serbest bırakıyorlar. Ben yediğim dayakla, evimin basılması ile kalıyorum. Artık bıktım. Gece evimin etrafını yumrukluyor. Elektrikleri kapatıp sus pus oturuyoruz. Polis gelince kaçıyor, ‘Ben yapmadım’ diyor. Kapımda bıçak biliyor, ‘Seni keseceğim’ diyor. Ben nefes almak istiyorum. Evime rahat girip çıkmak istiyorum. Ben bir ölü adayıyım. Ben çocuğum için yaşamak istiyorum.”