Güncelleme Tarihi:
İSTANBUL Güngören’deki Batmanlılar Derneği’nde taziyeleri kabul eden baba Zeki Ünli, “Söyledikleri her şey yalan. Diyorlar ki, ‘Bir aydır kayıp.’ Yalan. Bizim Muş’ta, Bursa’da, burada (İstanbul) evimiz var. Aylığımız çok şükür en az 10 bin lira. Bu yalanı kim söylemiş? Böyle şeyler ayıptır, yapılmaması gerekir. Bu acı günümüze böyle şeyler yakışmaz” dedi.
Baba Ünli, “Parasızlıktan mı böyle bir şey yaptı?” sorusuna, “Yalan, Allah’a çok şükür bizim her şeyimiz var. Hiçbir sıkıntımız yok, devlet de yardım ediyor çok şükür, burs da var. Böyle bir şey yakışmıyor. Devleti kötülemek için böyle yapıyorlar” iddiasında bulundu.
BİZİ ÇOK ÜZDÜ
Ağabey Aydın Ünli de, “Bu günümüzde bizimle olan herkese çok teşekkür ediyoruz. Çok acı bir kaybımız var. Kardeşim Sibel Ünli maalesef çok acı bir şekilde hayatına son verdi. Ama sosyal medyada ve başka yerlerde bizim ailemizin onurunu rencide eden, kendisinin hatırasına hakaret eden bir sürü şey paylaşıldı. Bu bizi gerçekten çok çok üzmüştür. Bundan dolayı bir basın açıklaması ihtiyacı hissettik. Bunun için bir basın metni hazırladık” dedi. Ağabey Ünli, soru almayacağını da belirti.
AİLE AÇIKLAMA YAPTI
Yazılı bir açıklama yapan Ünli ailesi, şunları dile getirdi:
“Ailemizin yaşadığı bu elim hadisenin ulusal gündemde ve sosyal medyada fütursuzca kullanılması bizi derinden üzmüştür. Bu açıklamayı geç yapabildik çünkü acımızı yaşıyorduk. Bugün bizi bu acı günümüzde bu açıklamayı yapmak zorunda bıraktılar. Bildiğimiz gerçekleri anlatmak için, yanlış ve art niyetli paylaşımlara mani olmak için, intihar gibi bir elim hadisenin yüceltilmesine ve özendirilmesine engel olmak için bu basın açıklamasını, taziyemizin hâlâ devam ettiği bu acı günde de olsa, halka açıklama zorunluluğu meydana getirmiştir.”
KRİZLER GEÇİRİYORDU
“Kardeşim merhume Sibel Ünli yaklaşık bir yaşında geçirdiği ağır bir ateşli hastalık sonrası günlerce hastaneye yatırılmıştır. Bu hastalık sonrası tekrarlanan sara (epilepsi) krizlerini farklı zamanlarda yaşamış ve kendisi bu hastalığı sonrası antiepileptik tedaviler almıştır. Ergenliğe girmeye başladığı süreçten itibaren çeşitli duygu durum bozuklukları yaşamıştır. Kardeşimiz bu durumdan dolayı psikiyatri doktorlarına götürülmüştür.”
KENDİNİ ÖLDÜRMEYE KALKIŞTI
“Kardeşimizin çeşitli tedaviler alması sağlanmıştır. Buna rağmen son üç yıldır birden fazla olan başarısız intihar girişimlerinde bulunmuştur. İntihar girişimlerinden sonra ‘major (ağır) depresyon’ tanısıyla iki defa Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları servisine yatırılmıştır. Önerilen tedavileri hastane dışında da sürdürmesi için ailesi ve yakın arkadaşları tarafından destek kendisine olunmuştur. Düzenli olarak psikolog ile görüşmesine olanak sağlanmıştır.”
HASSAS KİŞİLİĞİ VARDI
“Tüm bunlara rağmen ailecek yaşadığımız sosyoekonomik durum ve kardeşimizin sosyal ağlarda maruz kaldığı siber zorbalık, kardeşimizin duyarlı ve hassas kişilik yapısı kendisinin yaşama azmini bitirmiştir. Yüzme bilmeyen kardeşim 3 Ocak’ta Samatya sahilinde denize atlayarak yaşamına son vermiştir.”
Bu arada Sibel Ünli’nin Güngören’deki evlerinde anne ve ablasıyla yaşadığı öğrenildi.