Güncelleme Tarihi:
Antalya Talya Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen Antalya Doruk Toplantısı'na ev sahipliği yapan Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, toplantının yapılacağı kongre merkezine Antalya Valisi Alaaddin Yüksel ve Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ile geldi.
Cumhurbaşkanı Sezer, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Kurmanbek Bakiev, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev'i kongre merkezi girişinde karşıladı. Daha sonra geçilen toplantının açılışında konuşan Sezer, ilki 1992 yılında Ankara'da düzenlenen Doruklar Süreci'nin bugüne kadar ülkeler ve bölgeleri etkileyen pek çok gelişmeye tanık olduğunu kaydetti.
Antalya Doruk Toplantısı'nın, kardeş cumhuriyetlerin bağımsızlıklarını kazanmalarının 15. yıl dönümüne rastlamasının da ayrı bir anlamı olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Sezer, “İlk doruk toplantısının düzenlendiği tarihte bağımsızlıklarını yeni kazanmış ve geleceğe umutla bakan kardeş ülkelerimiz, bugün uluslararası toplumun saygın birer üyesi olarak dünya sahnesinde yerlerini almışlardır” dedi.
Sezer, kardeş ülkelerin Avrasya coğrafyasının ekonomisinde belirleyici, bölgenin barış ve istikrarının pekiştirilmesinde etkin devletler olarak uluslararası siyasada sağlam bir konumda olduklarını bildirdi. Cumhurbaşkanı Sezer, şöyle konuştu:
“Dünyamız önemli değişimlerin yaşandığı bir dönemden geçmektedir. Küresel değişim, bölgemizi ve ülkelerimizi de etkilemektedir. Bu süreçte kendi değerlerimizi yitirmeden ve çağın gerisinde kalmadan uzun erimli siyasalar izlememiz gerekmektedir. Bu dönemde devlet ve toplum yapılarımızı çağdaş değerler çerçevesinde yapılandırabildiğimiz, işbirliği ve dayanışmayı güçlendirebildiğimiz ölçüde, bölgemizin yeni yüzyılın koşullarına uyum sağlayabilecek dönüşümü gerçekleştirebileceğine inanıyoruz.”
ÜLKELER ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, ülkeler arasındaki ilişki ve işbirliğinin, gücünü ortak tarih ve kültürel değerlerden alan dostluk ve kardeşlik bağlarının verdiği ivmeyle hızla geliştiğini vurguladı. Bu temel üzerinde, karşılıklı saygı, eşitlik ve ortak yarar doğrultusunda var olan ilişki ve işbirliğini üst düzeye çıkarmak yönündeki istencin güçlü olduğunu belirten Sezer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İlişkilerimizin dayandığı temel ilke eşitliktir. İşbirliğimiz, ortak yarara yöneliktir. Bu çerçevede, bölgeye ve ilişkilerimize uzun erimli bir bakışla yaklaşmalıyız. Akılcı ve gerçekçi değerlendirmelerle, bölgesel istikrar ve işbirliğinin güçlendirilmesi anlayışıyla hareket etmeliyiz.”
Sezer, ülkeler arasında siyasal, toplumsal, ticaret ve diğer alanlardaki ilişkilerin büyük gelişme gösterdiğini, toplumların tüm kesimleri kucaklayacak biçimde kurumsallaşmakta olduğunun gözlemlendiğini dile getirdi.
Ülkeler arasındaki ekonomi ve ticaret ilişkilerinin sağlam bir köprü işlevi gördüğüne işaret eden Sezer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye'nin önde gelen kuruluşlarını kardeş Cumhuriyetlerde yatırımlarını hızlandırmaya özendiriyoruz. Aynı biçimde, kardeş Cumhuriyetlerin iş adamlarının ülkemizde yatırım yaptıklarını görmekten mutluluk duyuyoruz. Başta enerji, ulaştırma, iletişim ve turizm olmak üzere, ekonomi alanındaki işbirliğini ikili ve çok taraflı düzeneklerle desteklememiz, kurulan bu sağlam köprünün daha da güçlendirilmesine katkı sağlayacaktır. Öte yandan, Kars-Ahılkelek-Tiflis-Bakü demir yolu gibi Asya'yı Avrupa'ya bağlayacak yeni ulaşım yollarının kurulması, Türk dili konuşan ülkelerin küresel ekonomiyle bütünleşmelerine yarar sağlayacaktır.”
DÜNYA ENERJİ PAZARINDAKİ GELİŞMELER
Cumhurbaşkanı Sezer, dünya enerji pazarındaki son gelişmelerin, enerji kaynaklarının tüketici ülkelere ulaştırılmasında kaynak ve ulaşım yolu çeşitlendirilmesinin önemini ortaya koyduğunu kaydetti. Sezer, bölgedeki doğal kaynakların dünya pazarlarına seçenekli ve güvenli yollardan, kesintisiz, sürdürülebilir ve ekonomik biçimde ulaştırılmasının, küresel enerji sunum güvenliğinin geliştirilmesine olanak sağlayacağını dile getirdi. Cumhurbaşkanı Sezer, şöyle devam etti:
“Üretici ülkelerin siyasal ve ekonomik yönden güçlenmesine de yardımcı olacak böyle bir gelişme, ülkelerimiz arasında işbirliğinin ve dayanışmanın güçlendirilmesini gerekli kılmaktadır. Aktau-Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattı ülkelerimiz arasındaki güven ve işbirliğinin, ortak kararlılığımızın bir sonucu olarak Temmuz ayında işletmeye açılmıştır. Bakü-Tiflis-Erzurum doğal gaz boru hattını da bu yıl sonunda devreye sokmayı öngörüyoruz. Bu bağlamda, Türk dili konuşan ülkeler arasında enerji alanında işbirliğinin artırılmasını, bölgenin siyasal ve ekonomik istikrarına doğrudan katkı sağlayacak bir olgu olarak gördüğümüzü yinelemek isterim.”
YUKARI KARABAĞ SORUNU
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Türkiye'nin öncelikli dış siyaset hedeflerinden birinin Avrasya coğrafyasının istikrar ve işbirliği alanına dönüştürülmesi olduğunu kaydetti. Bölgede varlığını sürdüren sorunların, bölgesel istikrar ve işbirliğinin önünde engel oluşturduğuna dikkati çeken Sezer, “Güney Kafkasya'da gerçek bir barış, gönenç ve işbirliği ortamı oluşturulması, ancak Yukarı Karabağ sorununun Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü çerçevesinde barışçıl bir çözüme kavuşturulmasıyla sağlanabilecektir. Kardeş Azerbaycan'a Yukarı Karabağ konusunda vermekte olduğumuz desteği kararlılıkla sürdüreceğimizi bir kez daha vurgulamak istiyorum” dedi. Sezer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Uluslararası terörizm, kökten dinci, ayrılıkçı ve aşırı akımlar, yasa dışı göç, uyuşturucu madde ve silah kaçakçılığı gibi diğer örgütlü suçlar Avrasya bölgesinin gelişimine ve istikrarına tehdit oluşturmaktadır. Türkiye, uzun yıllar terörden zarar görmüştür. Terörü haklı gösterecek hiçbir gerekçenin varlığını kabul edemeyiz. Terörizmle savaşımda ve bölgemizin gelişimine tehdit oluşturan konularda her düzeyde işbirliğine büyük önem vermekteyiz.”
Cumhurbaşkanı Sezer, tarihi, kültürü ve dili aynı kökten gelen bağımsız, egemen ve eşit devletlerin bir araya geldiği Antalya Doruk Toplantısı'nın ülkeler arasındaki işbirliğinin pekiştirilmesine, aynı zamanda bölgenin barış ve istikrarının güçlendirilmesine katkıda bulunacağına inandığını vurguladı.