Sezer 2 kanunu iade etti

Güncelleme Tarihi:

Sezer 2 kanunu iade etti
Oluşturulma Tarihi: Aralık 16, 2005 18:28

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, 5433 sayılı “Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”u iki maddesinin bir kez daha görüşülmesi için TBMM'ye geri gönderdi.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Sezer'in 5433 sayılı “Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”u 8. ve geçici 1. maddelerinin bir kez daha görüşülmesi için TBMM'ye geri gönderdiği bildirildi.

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, 5433 sayılı yasayı kısmen iadesinin gerekçesinde, yerel yönetimlere muhasebe yetkilisi olarak atanacaklarla ilgili düzenlemenin Anayasa'ya aykırı olduğunu, Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü ile Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nün şube müdürlerinin uzman olarak atanmasına ilişkin düzenlemenin ise “kariyer ve liyakat” ve “hukuk devleti” ilkeleriyle bağdaşmadığını bildirdi.

Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre Sezer, iade gerekçesinde, 5433 sayılı “Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”un 8. maddesinin son fıkrasında, yerel yönetimlerde muhasebe yetkilisi olarak atanacakların niteliklerinin, birinci fıkrada sayılanlardan farklı olarak, Maliye Bakanlığı'nca hazırlanacak ve Bakanlar Kurulu'nca çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceğinin kurala bağlandığını anımsattı.

Haberin Devamı

Sezer, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Yasası'nın 2 ve 3. maddelerinde yerel yönetimlere, “genel yönetim” kapsamındaki kamusal etkinlik gösteren kurumlar olarak yer verildiğini, 61. maddesinin de yerel yönetim muhasebe hizmetlerinin kamu tüzel kişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmeti, yerel yönetimde çalışan muhasebe yetkilisinin de kamu görevlisi olduğunu gösterdiğini belirtti.

“YÖNETMELİK DEĞİL, YASAYLA BELİRLENMELİ”

Sezer, yasanın “yerel yönetimler muhasebe yetkililerinin niteliklerinin, merkezi yönetim kapsamındaki diğer kamu kurum ve kuruluşları muhasebe yetkililerinden farklı olarak, Bakanlar Kurulu'nca çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği” yönündeki düzenlemesinin, Anayasa'nın 128. maddesinde hüküm altına alınan ”yerel yönetimlerdeki muhasebe yetkililerinin niteliklerinin yasayla belirlenmesi” kuralıyla bağdaşmadığını ifade etti.

Haberin Devamı

Sezer, Anayasa Mahkemesi'nin, Kültür Yatırımları ve Girişimlerini Teşvik Yasası'nın 11. maddesindeki, bakanlık denetim elemanlarının görev, yetki ve sorumlulukları ile çalışma usul ve esaslarının Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenmesini öngören kuralı iptal ettiğine de dikkati çekti.

Anayasa'da yasayla düzenlenmesi öngörülen bir konunun yönetmeliğe bırakılmasının olanaksız olduğunu vurgulayan Sezer, “Bu durumun yasada belirtilmiş olması da sonuca etkili değildir” dedi.

Sezer, yasama organınca yürütmeye düzenleme yetkisi verilirken, bunun bir “yetki devri” niteliğinde olmaması için, konunun temel ilkelerinin yasada düzenlenmesi, çerçevenin belirlenmesi ve yürütmeye, teknik ayrıntıların düzenlenebilmesi için sınırları belli bir yetki alanı tanınması gerektiğini belirtti.

Haberin Devamı

Hiçbir temel ilke konulmadan, çerçeve çizilmeden, yerel yönetimlerde muhasebe yetkililerinde aranacak niteliklerin saptanması yetkisinin doğrudan Bakanlar Kurulu'na verildiğini anlatan Sezer, bu düzenlemenin Anayasa'ya uygun olmadığını ifade etti.

GEÇİCİ 1. MADDE

Yasanın geçici 1. maddesinin dokuzuncu fıkrasıyla Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü ile Milli Emlak Genel Müdürlüğünün şube müdürü kadrolarında görev yapanların, yalnızca en az dört yıllık yüksek öğrenim görmüş olma koşulu aranarak Devlet Bütçe Uzmanı ve Devlet Malları Uzmanı olarak atanmalarına olanak sağlandığını anlatan Sezer, 657 sayılı Devlet Memurları Yasası ile ilgili yönetmelikteyse Devlet Bütçe Uzman Yardımcılığı'na atanabilmek için ekonomi, maliye, hukuk, idare ve işletme dallarında en az dört yıllık yüksek öğrenim görmüş olmak ve giriş sınavını başarmış olmak koşullarının getirildiğine dikkati çekti.

Haberin Devamı

Sezer, Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü Devlet Malları Uzmanlığı Görev Çalışma ve Atama Yönetmeliği'nin 9. maddesinde de Devlet Malları Uzman Yardımcılığı'na atanabilmek için üniversitelerin en az dört yıl süre ile eğitim veren siyasal bilgiler, hukuk, iktisat, işletme ve idari bilimler fakülte ve yüksekokulları ile bunlara denkliği yetkili makamlarca kabul edilen yurtiçi ve yurtdışındaki dört yıl süreli fakülte ya da yüksekokullardan birini bitirmiş olmak ve giriş sınavını başarmış olmak koşullarına yer verildiğini anımsattı.

“MESLEK ALANINDA ÖĞRENİM ŞART”

Bu kurallarda, Devlet Bütçe Uzmanlığı ile Devlet Malları Uzmanlığı'nın “kariyer meslek” olarak öngörüldüğünün altını çizen Sezer, “Kariyer mesleklere, o meslekle ilgili yüksek öğrenim görenlerin sınavla atanması personel hukukunun yerleşik ilkesidir” dedi.

Haberin Devamı

Maliye Bakanlığı Personeli Atama ve Görevde Yükselme Yönetmeliği'nin 31. maddesinde, meslekle ilgili en az dört yıllık yüksek öğrenimi bitirenler yanında, meslekle ilgili olmayan dört yıllık yüksek öğrenimi bitirenlerin de şube müdürü olabilmelerine olanak sağlandığına değinen Sezer, şöyle devam etti:

“Yasa'nın sözkonusu kuralı ile Devlet Bütçe Uzmanı ve Devlet Malları Uzmanı kadrolarına atanabilmek için gerekli öğrenim koşulunu taşımayanların sınava girerek başarılı olmadan bu kariyer mesleklere atanmaları olanaklı kılınmaktadır. Üstelik Yasada, 'herhangi bir işleme gerek kalmaksızın atanmış sayılırlar' denilerek, dört yıllık yüksek öğrenimi bitirmiş tüm şube müdürlerinin Devlet Bütçe Uzmanı ya da Devlet Malları Uzmanı olarak atanması zorunlu duruma getirilmektedir. Bu nedenlerle, yapılan düzenleme, kariyer ve liyakat ilkeleri ile hizmetin gereklerine uygun düşmemektedir.”

Yasanın geçici 1. maddesinin onikinci fıkrasında, bu maddenin yürürlüğe girdiği gün, Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü örgütünde şube müdürü, muhasebe müdürü, malmüdürü, saymanlık müdürü ve muhasebe denetmeni kadrolarında bulunanlardan, gerekli koşulları taşıyanların Devlet Muhasebe Uzmanı kadrolarına atanacaklarının belirtildiğini anımsatan Sezer, bu düzenlemenin “kariyer ve liyakat” ilkeleri, hizmetin gerekleri ve “hukuk devleti” ilkesiyle bağdaşmadığını ifade etti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!