‘Şeytanca’ cinayete ‘canavarca’ yorumu
Güncelleme Tarihi:
Ali DAĞLAR / İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Nisan 09, 2002 01:47
Yargıtay, satanist cinayeti davasında 3 sanığın 25 yıl 6 ay 20'şer günlük hapis cezasını bozdu. Bozma ilamında ‘Canavarca his sevkiyle ve taammüden adam öldürmek’le suçlanan 3 sanık idam istemiyle yeniden yargılanacak.
Satanizmi Türk kamuoyunun gündemine getiren Şehriban Coşkunfırat cinayetiyle ilgili dava Yargıtay'ın çok çarpıcı ansiklopedik bilgilerle dolu bozma ilamıyla yeniden yargının önüne geldi. Sanıklar Ömer Çelik, Engin Arslan ve Zinnur Gülşah Dinçer'e kasten adam öldürmekten verilen 25 yıl 6 ay 20'şer günlük hükmü esastan bozan ve bu kez ‘Canavarca his sevkiyle ve taammüden adam öldürmek’ suçundan idam cezası istenen Yargıtay ilamında satanizmin insanlığın başlangıcından bugüne katettiği yol, konuyla ilgili düşünür görüşleriyle anlatıldı. ‘‘Sanıkların, öldürme fiilini şeytandan aldıkları mesajla şeytana kurban etmek maksadıyla yaptıklarının açıkça ortaya çıktığı, bu itibarla tek saikin satanizm doğrultusundaki kendi öz inançlarının etkisiyle olduğu’’ tespiti yapılan ilam Coşkunfırat'ı satanizmin Türkiye'deki ilk kurbanı olarak resmi kayıtlara geçirdi. İstanbul 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ve mahkûmiyetle sonuçlanan satanist cinayeti davası Yargıtay'ın çok ilginç bulgu ve tespitler içeren bozma ilamıyla yeniden görülecek.
Şeytanın emirleri
13 Eylül 1999 günü Şehriban Coşkunfırat'ı Ortaköy'de şeytana kurban etmek adına boğarak öldürdükten sonra tecavüz ettikleri ve aynı yere gömdükleri iddiasıyla tutuklanan Ömer Çelik, Engin Arslan ve Zinnur Gülşah Dinçer'in yargılama sürecinde çok çarpıcı sahneler yaşandı. Sanık Arslan ‘‘Ruhumu şeytan ele geçirdi, onun emirlerini yerine getiriyorum’’ derken, satanizmin sembolü haline gelen kedi kesme sahnelerinden birinde çektirdiği fotoğraf ele geçen Çelik de satanist gruplaşmalar ve amacı üzerine bilgiler verip suçu kabul etti. Coşkunfırat'ın boğularak öldürülmesine bıçak kullanarak yardım ettiği öne sürülen sanık Dinçer olayı en detaylı itiraf eden isim oldu. Her duruşması gergin geçen davada salon sık sık karıştı.
İlamdaki satanizm
Biri başkan 10 yüksek yargıçtan oluşan daire oybirliğiyle aldığı 11 sayfalık kararda satanizmi ortaya çıkışından günümüze kadar inceledi. İlamın ‘‘Satanizm Nedir?’’ başlıklı bölümünde Meydan Larousse'den yapılan alıntıyla ‘‘Türkçe karşılığı şeytan olan Fransızca satanizm, felsefede ve edebiyatta şeytana ve kötülüğe bağlılık, onu yüceltme’’ olarak tanımlandı, diğer inançlar karşısındaki pozisyonu tartışıldı. İlamın ‘‘Sanıkların Satanizmdeki Konumları’’ başlıklı bölümünde ise ‘‘Sanıkların, çeşitli tarikatlara ayrılan bu inançlarının; ‘kötülüğe gerçekten inananların cehennemde kötülük görmeyeceği, aksine cehenneme hükmedeceği, şeytana taptıkları, şeytanın kediyi çok sevdiği ve kendisine kedi-köpek gibi hayvanlar kurban ettikleri, şeytana tapanların mutlu oldukları ve bu nedenle kötülük yapanların iyi yaşadıkları’’ görüşüne yer verildi.
Şeytanın emirleri
13 Eylül 1999 günü Şehriban Coşkunfırat'ı Ortaköy'de şeytana kurban etmek adına boğarak öldürdükten sonra tecavüz ettikleri ve aynı yere gömdükleri iddiasıyla tutuklanan Ömer Çelik, Engin Arslan ve Zinnur Gülşah Dinçer'in yargılama sürecinde çok çarpıcı sahneler yaşandı. Sanık Arslan ‘‘Ruhumu şeytan ele geçirdi, onun emirlerini yerine getiriyorum’’ derken, satanizmin sembolü haline gelen kedi kesme sahnelerinden birinde çektirdiği fotoğraf ele geçen Çelik de satanist gruplaşmalar ve amacı üzerine bilgiler verip suçu kabul etti. Coşkunfırat'ın boğularak öldürülmesine bıçak kullanarak yardım ettiği öne sürülen sanık Dinçer olayı en detaylı itiraf eden isim oldu. Her duruşması gergin geçen davada salon sık sık karıştı.
İlamdaki satanizm
Biri başkan 10 yüksek yargıçtan oluşan daire oybirliğiyle aldığı 11 sayfalık kararda satanizmi ortaya çıkışından günümüze kadar inceledi. İlamın ‘‘Satanizm Nedir?’’ başlıklı bölümünde Meydan Larousse'den yapılan alıntıyla ‘‘Türkçe karşılığı şeytan olan Fransızca satanizm, felsefede ve edebiyatta şeytana ve kötülüğe bağlılık, onu yüceltme’’ olarak tanımlandı, diğer inançlar karşısındaki pozisyonu tartışıldı. İlamın ‘‘Sanıkların Satanizmdeki Konumları’’ başlıklı bölümünde ise ‘‘Sanıkların, çeşitli tarikatlara ayrılan bu inançlarının; ‘kötülüğe gerçekten inananların cehennemde kötülük görmeyeceği, aksine cehenneme hükmedeceği, şeytana taptıkları, şeytanın kediyi çok sevdiği ve kendisine kedi-köpek gibi hayvanlar kurban ettikleri, şeytana tapanların mutlu oldukları ve bu nedenle kötülük yapanların iyi yaşadıkları’’ görüşüne yer verildi.