Sevinç ve endişe iç içe

AYDINLAR ENDİŞELİ Güney Lübnan'da halk ‘‘zafer’’i kutlarken Lübnan'ın aydınları, sessiz bir bekleyişte. Aydınlar, her an Beyrut'u terk edebileceklerini söylüyorlar. Çünkü İsrail'in bıraktığı toprakları sahiplenme yarışına giren Hizbullah ve Emel milislerinin çatışma olasılığından endişe ediyorlar. Hizbullah'ın Lübnan'daki yönetimin her kademesine sızabileceğini ve bunun çok tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini endişeyle dile getiriyorlar.

HOŞGELDİN KURABİYESİ

Güney Lübnan'a geçişte Suriye askerlerine ‘‘check-point’’te bir selam verip Lübnan askerlerinin denetimindeki bölgeye girdiğinizde, birbirinden güzel Lübnanlı kızlar insanları karşılıyor. Genç kızlar, bizim acıbadem kurabiyelerine benzeyen fındıklı bir kurabiye hediye ediyor herkese...

İSRAİL TANKLARI Lübnan'a girişten saatler sonra İsrail'in terk ettiği Bint Jbeil bölgesine bağlı Beytahum kentine geldiğimizde, etrafta kullanılamayacak halde hurdalaşmış tank ve ağır silahlar göze çarpıyordu. Hepsi İsrail'in geride bıraktığı silahlardı. Bu manzaranın en ilginç yanı ise Hizbullah ve Emel yanlısı Lübnanlıların hurda tankların üzerine çoluk çocuk çıkarak hatıra fotoğrafı çektirmeleriydi.

SAVAŞIN TURİZMİ İsrail'in 17'nci karargáhı Saffel Hawa, tamamen harap olmuş durumda. Lübnanlılar, işgalin sona ermesinden sonra bölgeye düzenledikleri ‘‘turistik’’ gezilerde en çok Saffel Hawa'ya geliyorlar. Aslında bu karargáh, İkinci Dünya Savaşı'ndan kalma bir kamp alanı. Çoluk çocuk, yaşlı genç, kadın erkek binlerce Lübnanlı, karargáhın hapishane bölümünü ve İsrail askerlerinin büro olarak kullandıkları binaları geziyorlar. Binaların tüm duvarlarına sloganlar yazılıyor, Lübnan bayrağının renkleri boyanıyor. Birçok yere de Hizbullah ve Emel armaları işleniyor.

Bu arada İsrail için en stratejik nokta olarak bilinen Bint Jbeil, Hizbullah'ın Suriye yanlısı ‘‘Hizbul Kavmi’’ örgütü lideri Ali Kanso tarafından denetim altına alınmış.

BEYRUT MANZARALARI Tüm endişelere, gerginliklere rağmen Beyrut, yeniden ‘‘Ortadoğu'nun Paris'i’’ olma yolunda. İçsavaş yıllarından neredeyse hiçbir iz kalmamış. O tüm dünyanın çok yakından tanıdığı kevgire dönmüş binalar, barikatlarla kapalı yollar, yerlerini son derece modern yapılara. düzenli yollara bırakmış. Beyrut, artık gerçek bir başkent gibi. Eskiden caddelerinde tepeden tırnağa silahlanmış milislerin ‘‘ölüm turları’’ attığı Beyrut'taki modern yaşam, insanların ruhuna usul usul da olsa barışın huzurunu serpiyor.

Güney Lübnan, özgürlüğün kaosu ve sarhoşluğunda... İsrail'in 22 yıllık işgaline geçen hafta son vermesinin ardından Güney Lübnan sokaklarında bir bayram coşkusu gözleniyor. Sevinç ve zafer çığlıkları atan Güney Lübnanlılar, yılardır giremedikleri bölgede ellerinde flamalarla sabahlara kadar dolaşıp duruyorlar. Kutlamalada PKK sempatizanı Suriyeli kürtler de yer alıyor.

Taşlama ve tahrik sürüyor

İsrail-Lübnan sınırında kadın ve çocuklardan oluşan bir grup Hizbullah sempatizanı, dün de Fatima kapısında toplanarak İsrail askerlerine taş atmaya devam etti. Güney Lübnan'daki BM Barış Gücü (UNIFIL) sözcüsü Timur Göksel, dün başlayan olayları yatıştırmak için bölgeye iki adet zırhlı araç göndererek sivillerin sınır bölgesine yaklaşmasını engellemeye çalıştıklarını, ancak 30 kadar Hizbullah sempatizanının taş atmaya bugün de devam ettiğini belirtti. Lübnanlıların İsrail tarafında yaralandıklarına dikkat çeken Göksel, ‘‘Telleri kestiler, kapıyı açtılar ve sınıra girip İsraillilere taş attılar. İsrail tarafından herhangi bir ihlal söz konusu değil’’ diye konuştu. Sınırın İsrail tarafına önceki gün geçen 3 Lübnanlı ve bir Filistinli yaralanmıştı. İsrail ordusu, olayların ardından, Lübnan sınırının bir ay süreyle ‘‘askeri bölge’’ ilan edilmesine karar vererek, buraya sivillerin ve gazetecilerin girişini yasaklamıştı.

Harrazi, Esad ile görüştü

İran Dışişleri Bakanı Kemal Harrazi, Şam'da Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad ile görüştü. Suriye Devlet Başkanlığı sözcüsü, görüşmede Lübnan'daki son gelişmelerin ele alındığını, Harrazi ve Esad'ın ‘‘Lübnan'ın haklı taleplerine olan desteklerini ifade ettiklerini’’ söyledi. Sözcü, görüşmede İran ile Suriye'nin bölge halkının refahı için işbirliği yapmaları gereği üzerinde durulduğunu belirtti. Harrazi, iki gün önce de Beyrut'a giderek, Lübnan yetkililerinin yanı sıra, Hizbullah liderleriyle görüşmüştü. ŞAM (a.a)

İki Lübnanlı Şii lider 12 Temmuza kadar tutuklu

Tel Aviv Mahkemesi, ilk kez yargılanan iki Lübnanlı Şii liderin 12 Temmuza kadar tutuklu kalmasını kararlaştırdı. Mustafa Dirani ve Abdülkerim Obeyd adlı liderler, dün ilk kez mahkemeye çıkarıldı. Duruşma, dinleyicilere açık yapıldı. İsrail ordusunun Lübnan'da kaçırılan İsrail askerlerinin serbest bırakılması için koz olarak kaçırdığı iki Şii liderin, 12 Temmuza kadar tutuklu kalmasına karar verildi. 12 Temmuzda liderler hakkında kesin karar açıklanacak. Abdülkerim Obeyd 1989'da, Mustafa Dirani ise 1994'te İsrail tarafından yakalanmıştı.