ANKA
Oluşturulma Tarihi: Kasım 08, 2006 12:41
Devlet Bakanı Abdüllatif Şener, cari işlemler açığına yönelik 2006 sonu gerçekleşme tahmininin 30 milyar dolar civarında olduğunu belirterek, “Şu anda geldiğimiz nokta itibariyle yıl sonu gerçekleşme beklentilerinde herhangi bir değişiklik yoktur” dedi.
Devlet Bakanı Abdüllatif Şener bugün TOBB’da düzenlenen bir edebiyat ansiklopedisinin tanıtım toplantısına katıldı. Şener, toplantı öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.
SEÇİMLERLE İLGİLİ YORUM YAPMAYA GEREK YOK
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz’ın gelecek yıl yapılacak olan seçimlerin risk oluşturabileceği ve buna da kısa vadeli faiz oranlarıyla tepki verilebileceği yönündeki açıklamasını değerlendiren Şener, Anayasa gereği hem Cumhurbaşkanlığı hem de milletvekili genel seçimlerinin gelecek yıl yapılacağını hatırlattı. Kim ne söylerse söylesin bu seçimleri yapmanın sorumluların Anayasal bir sorumluluğu olduğunu söyleyen Şener, “Dolayısıyla bu seçimlerle bağlantılı olarak bir takım yorumlamalar yapmaya, değerlendirmeler yapmaya da gerek yoktur” diye konuştu.
Şener,
seçim ekonomisi uygulanmasının “ne demek” olduğunu bilmediğini kaydetti. Şener, seçim ekonomisinin Türkiye’nin geleneğinde 50'li 60'lı, 70'li 80'li ve 90’lı yıllarda olabileceğine işaret etti. Şener, “Yani seçim ekonomisi dediğimizden; 'harcamaları mümkün olduğunca artırmak, mali yükümlülükleri mümkün olduğunca azaltmak ve buna bağlı olarak da açıkları artırmak' anlaşılıyorsa artık, seçmen rasyonelleşmiştir. Yani seçmen profili değişmiştir. Türkiye’de seçmenin beklentileri değişmiştir. Seçmenini siyaseti, siyaset kurumunu değerlendirme biçiminde büyük farklılıklar ortaya çıkmıştır” dedi.
Popülist politikalar uygulayan, Türkiye’nin geleceğiyle ilgili olumsuz sonuçlar doğuracak icraatlar yapan hükümetlerin artık seçmenler tarafından olumsuz algılandığını belirtti. Şener, bu tür popülist tutum ve davranışlara, seçim politikasına veya seçime dayalı harcamaları artıran, bütçe açıklarını artıran davranışlara seçmenin olumsuz baktığını kaydetti. Şener, seçmenin beklentilerinde ve değerlendirmelerinde böylesine önemli değişimin yaşandığı bir Türkiye’de "seçim var" diye hükümetlerin artık popülist politikalar uygulamayacağını ve bütçe dengesini bozmayacağını söyledi. Şener, ”Biz de zaten 4 yıldır uyguladığımız ekonomik politikaların özü olarak, esası olarak bütçe disiplinini görüyoruz. Kamu finansman dengelerini görüyoruz ki bunu önümüzdeki yılda yanı 2007 yılında da sürdüreceğiz. Geleneksel anlamı ile anlatılan seçim ekonomisi yoktur” dedi.
MEMUR MAAŞLARINDA HÜKÜMET YAPACAĞINI YAPMIŞTIR
Memur maaş artışlarını fazla bulan Merkez Bankası’yla ilgili olarak Şener, “Memur maaş artışları ile ilgili gerekli açıklamalar zaten yapılmıştır. Belirlemeler de yapıldı. Dolayısıyla kimi bunu az bulabilir, kimi fazla bulabilir. Ama hükümet yapacağını yapmıştır” dedi.
YIL SONU CARİ AÇIK BEKLENTİSİ 30 MİLYAR DOLAR
Cari açığın eylülde de beklenin üstünde çıkmasıyla ilgili olarak Şener, 2005 yılında cari açığın 23 milyar dolar civarında gerçekleştiğini hatırlatarak, 2006 sonu gerçekleşme tahmininin 30 milyar dolar civarında olduğuna işaret etti. Şener, “Şu anda geldiğimiz nokta itibariyle yıl sonu gerçekleşme beklentilerinde herhangi bir değişiklik yoktur” dedi.
YENİ VERGİ YOK
Cari açığa karşılık yeni vergilerin gündemde olup olmadığı sorusuna Şener, “Hayır. Çünkü bir kere cari açığın finansmanı dediğimiz olay sermaye girişidir, yabancı sermaye girişidir. Cari açıktan çok daha fazla Türkiye’ye yabancı sermaye girişi var” diye konuştu. Şener, 8 aylık sermaye girişi miktarının 36 milyar dolar olduğunu belirterek, üstelik bunun yüzde 88’inin de ya doğrudan yatırım şeklinde ya da uzun vadeli sermaye girişi şeklinde olduğunu kaydetti.
Şener, “Yani bir taraftan finansman kalemine, tablosuna baktığımız zaman cari açığın üzerinde bir sermaye girişi olduğunu görüyoruz. Diğer taraftan da bu girişin kalitesinde de artış olduğunu görüyoruz. Bir taraftan doğrudan yabancı yatırımlar artıyor, diğer taraftan uzun vadeli sermaye girişi oluyor. Nitekim, 2006 yılı sonu itibariyle doğrudan yabancı yatırım beklentisi 17 ile 20 milyar dolar arasındadır” dedi.