Güncelleme Tarihi:
TESADÜFEN BAŞLADIM
“Hocalarım ‘Dilan üniversiteyi ağzıyla kazandı’ diyorlar. Benimle benzer durumdaki insanlara umut ışığı olmak, onlara katkı sağlayacak çalışmalar yapmak istiyorum. Yüzmeye tesadüfen başladım. Protezlerimi yaptırmak için gittiğim hastanede bir yüzme hocasıyla tanıştım. Davet ettiler. Suyun üstünde nasıl durabilirim diye düşünüyordum. Verdikleri güven sayesinde mayoyu giyip havuza daldım. Sıkıntılarımı havuzda unutuyorum. Bir ay beni çalıştırdılar. Bir ay sonunda ilçeler arası şampiyonada birincilik kazandım. 2017-2018 ve 2018-2019 sezonlarında ise farklı branşlarda ‘Türkiye Bedensel Engelliler Yüzme Şampiyonu’ oldum. Hedefim 2019 Dünya ve 2020 Paralimpik Olimpiyatları’nda zirveye çıkmak. Hazırlıklarıma hızla devam ediyorum. Milli yüzücü olmak için tüm dereceleri elde ettim, artık davet bekliyorum.
EVDE OTURUP HAYIFLANMA!
Engelli durumda olanlar sakın yapamam diye düşünmesin. Bakın ben yaptım ve Türkiye şampiyonuyum. Ben yapabiliyorsam, siz de yapabilirsiniz. Evde oturarak, hayıflanarak ömrünüzü tüketmeyin. Hep gülün. Her şey kalpte ve beyinde bitiyor. İnsanlara ‘Dilan yaptıysa biz de yaparız’ dedirtmeyi hedefliyorum. Kolum ve bacağım yok. Buna rağmen yapıyorum, siz neden yapamayasınız? Yola çıktığınızda size destek olanlar bulunacaktır. Bana destek olan hocalarıma minnettarım. Yüzme hocam Dr. Duran Arslan’ın kalbimde yeri apayrı. Ne kadar teşekkür etsem az.”
ANNE: PROTEZE İHTİYACI VAR
Kızının başarısıyla gurur duyan Ayfer Onğulu, Dilan için iyi bir protez yapılmasını istediğini belirterek, şunları söylüyor: “Dilan neşesiyle, azmiyle bütün zorlukları aştı. İki kolu, iki bacağı yokken bunları başardı. Daha ötesi var mı? Aileler pes etmesin. Tabii ki engelli bireyler için hayat şartlarının kolaylaşması gerekir. Dilan için iyi bir protez yapılmasını isterim. 23 yaşında ve bu yaşına kadar hiç protez kullanmadı. Bu yüzden iyi bir proteze sahip olması çok önemli. Bu konuda destek bekliyoruz.”
AİLELERE ÇOK İŞ DÜŞÜYOR
BÜŞRA Ün, Rio 2016’ya katılarak paralimpik oyunlarında Türkiye’yi temsil eden ilk kadın tenisçi. Girdiği her müsabakadan zaferle çıkan Büşra Ün, 2017’de yapılan Vilnius Open tekerlekli sandalye tenis turnuvasında Ebru Bulgurcu’yla birlikte şampiyon oldu. Ün, kupasını Twitter’da “Salonda çok yer kaplayacağı için üzgünüm ama bu kadar büyük olacağını bilmiyordum anne” notuyla paylaşmıştı. Hikâyesini o dönemde ‘Ses Ver’ sayfamıza taşıdığımız Büşra Ün, “Ülkemizde evden çıkamayan birçok engelli var. Yurtdışına gittiğimde engelli olduğumu hissetmedim. Her şey o kadar engelliler için yapılmış ki hiç zorluk çekmiyorsunuz. Bizim için en önemli şey destek. Ailelere çok iş düşüyor” demişti.
TARİHE İSMİMİZİ YAZDIRMAK İSTİYORUM
SÜMEYYE Boyacı 16 yaşında. Doğuştan iki kolu yok. Beş yaşında başladığı yüzmede, paralimpik yüzme sırt üstü kategorisinde Avrupa ve dünya şampiyonluğu kazandı. Boyacı son olarak 19 ülkeden 160 sporcunun katıldığı ve ABD’nin Indianapolis kentinde düzenlenen Dünya Paralimpik Yüzme Serisi’nde 50 metre sırtüstü kategorisinde 45.28’lik dereceyle altın madalya kazandı. Milli sporcu ABD’den dönüşte yeni hedeflerini sıralıyordu: “Bundan sonraki hedeflerimde Singapur, sonra İtalya ve diğer ülkeler var. En sonda ise bu yılın sonunda yapılacak dünya şampiyonası var. Bu şampiyonada birinci olmak istiyorum. Cumhuriyet tarihimizin ilk kadın Avrupa Şampiyonu olarak tarihe ismimizi yazdırmak istiyorum. Daha sonra 2020 Tokyo Olimpiyatları var. Şu ana kadar hiç yüzmede olimpiyat şampiyonluğum olmadı. Ben ilk olmak istiyorum.”
TÜRKİYE’NİN GURURU
AMPUTE Futbol Milli Takımı, sporla, azimle hayata tutunmanın en güzel hikâyelerinden birini tüm Türkiye’ye yaşatmıştı. 2017 yılında Türkiye’nin ev sahipliğinde düzenlenen Avrupa Ampute Futbol Federasyonu (EAFF) Avrupa Şampiyonası’nın final karşılaşmasında Türkiye, İngiltere’yi 2-1 yenerek şampiyon olmuştu.
BAHANE ÜRETSEYDİM HİÇBİR ŞEY YAPAMAZDIM
1995 Kahramanmaraş doğumlu Beytullah Eroğlu’nun doğuştan iki kolu yok. İlkokulda okul müdürünün yönlendirmesiyle başladığı spor hayatı başarılarla dolu. 2001 yılında yüzmeye başladı. 2005 yılında Türkiye şampiyonu oldu ve 2007’de 1. Karadeniz Oyunları’na katıldı. 2010 yılında milli takıma girdi. 2010’da Dünya Şampiyonası’nda altıncı oldu. 2011 Avrupa Şampiyonası’nda final yüzdü ve Avrupa şampiyonu oldu. Aynı şampiyonada bir de ikincilik aldı. 2012 Londra Paralimpik Oyunlarında yedinci oldu. Toplamda 71 kez milli mayo giydi. 2015 yılında İstanbul Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi’ne giren Eroğlu, geçen yıl Hitit Üniversitesi’nde katıldığı bir konferansta kendisini dinleyenlere şunları söylüyordu: “Bahane üretseydim hiçbir şey yapamazdım. Benim gönülden istemeye ihtiyacım vardı. Çok çalıştım ve başardım. En büyük artım, kendimle barışık olmamdı.”
SPORDA HAYATI VE SAĞLIĞI BULDUM
DOĞUŞTAN engelli olan Nazmiye Muratlı, halterde hayatını ve sağlığını bulduğunu söylüyor. Muratlı’nın rol modelleri ise Naim Süleymanoğlu ve Halil Mutlu. İlk olarak 2008’de Pekin Paralimpik Oyunları’nda 4. olan Muratlı, 2010 Malezya Dünya Şampiyonası, 2012 Londra Paralimpik Oyunları, 2012 Türkiye Halter Şampiyonası, 2013 Avrupa Şampiyonası, 2014 Dünya Şampiyonası, 2015 Avrupa Şampiyonası ve son olarak da 2016 Rio Paralimpik Oyunları’nda birincilik kazandı.
HEDEFİNİ 12’DEN VURDU
2001’de geçirdiği motosiklet kazası sonucunda omurilik felci olan Erdoğan Aygan, 2008’de rehabilitasyon amacıyla başladığı okçulukta ödül üstüne ödül aldı. Aygan’ın bazı ödülleri şöyle: 2010 Avrupa Mix Takım üçüncülüğü, 2011 Paralimpik Oyunları Kotası, 2013 Bangkok Mix Takım Dünya Şampiyonluğu ve dünya rekoru, 2014 Takım Avrupa ikinciliği 2015 Dünya ikinciliği ve paralimpik oyunları kotası, 2016 Takım Avrupa şampiyonluğu.
PEŞ PEŞE ÖDÜL
AYŞEGÜL Pehlivanlar, 1995’te trafik kazası sonucunda omurilik felci oldu. 2013’te İzmir’de tesadüfen girdiği atış poligonundaki hocaların yönlendirmesiyle İstanbul Avcılık ve Atıcılık Spor Kulübü’ne gitti. Sonrası başarılarla dolu bir yolculuk oldu. 2015’te 10 metre havalı tabanca dalında Türkiye Şampiyonu olurken, 2016 Rio Paralimpik Oyunları’nda üçüncü olarak buradan da zaferle döndü.
SAVAŞ YARALARINI SARMAKLA BAŞLADI...
TÜRKİYE Milli Paralimpik Komitesi’nin internet sitesinde yer alan bilgiye göre engelli sporcular için spor aktiviteleri 100 yıldan fazla bir geçmişe sahip. Engelli sporlarının geniş çapta kabul görmesi II. Dünya Savaşı’nın sonrasını buldu. O zamanlar amaç, yaralanan asker ve sivillere yardım etmekti. 1944 yılında İngiliz hükümetinin talebiyle Dr. Ludwig Guttmann, belkemiği zedelenmesi olanlar için İngiltere’deki Stoke Mandeville Hastanesi’nde bir merkez açtı. Zamanla rehabilitasyon için yapılan spor, eğlence için yapılan spora, oradan da rekabetçi spora dönüştü. 29 Temmuz 1948’de ‘Londra Olimpiyat Oyunları’ açılış gününde Dr. Guttmann, tekerlekli sandalyedeki atletler için ilk yarışmayı düzenledi ve paralimpik tarihinde bir kilometre taşı olan Stoke Mandeville Oyunları ismini verdi. 1952 yılında da Hollandalı gazilerin oyunlara katılmalarıyla Uluslararası Stoke Mandeville Oyunları başlatılmış oldu. 1960 yılına gelindiğinde İtalya’nın başkenti Roma’da 23 ülkeden 400 atletin katıldığı oyunlara ‘Paralimpik Oyunlar’ adı verildi ve o zamandan beri dört yılda bir yapılmaya başlandı. 1976 yılında ise paralimpik tarihindeki ilk Kış Oyunları İsveç’te düzenlendi dört yılda bir de yapılmaya devam ediyor. (www.tmpk.org.tr)
NEDİR?
‘Paralimpik’ sözcüğü Yunancada ‘para’ (yanında) ve ‘olimpik’ kelimelerinden türetilmiş. Paralimpik oyunların, olimpiyatların paralel oyunları olduğu anlamına geliyor.
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR