Semiha Berksoy son yolculuğunda
Güncelleme Tarihi:
İlk Türk kadın opera sanatçısı ve ressam Semiha Berksoy (94), İstanbul'da toprağa veriliyor.Berksoy için ilk tören, Atatürk Kültür Merkezi'nde (AKM) düzenlendi. Semiha Berksoy'un Türk Bayrağı'na sarılı naaşı, sahnede hazırlanan platforma konuldu. Burada, Berksoy'un sanatçı dostlarının saygı duruşunda bulunmalarının ardından törene geçildi.
Törende konuşan Berksoy'un sanatçı kızı Zeliha Berksoy, annesi ile aynı sahnede bu şekilde birlikte olmaktan büyük üzüntü duyduğunu vurgulayarak, Semiha Berksoy'un, Atatürk'ün sanat devrimlerine sonuna kadar bağlı olduğunu söyledi.
Semiha Berksoy'un ölene kadar sanatla yaşadığını dile getiren Zeliha Berksoy, annesinin Atatürk Ödülü sahibi olmasına da büyük önem verdiğini kaydetti.
Zeliha Berksoy, “Hayatında tek inandığı şey Türk halkıydı. Memleketini çok seviyordu” dedi.
Dünya çapında bir sanatçı olan annesinin en son geçtiğimiz eylül ayında Viyana'da konser verdiğini ve herkesi kendine hayran bıraktığını ifade eden Berksoy, annesinin her zaman “Türk operasını dünya çapına çıkaracağım” dediğini bildirdi.
Berksoy, annesinin bir Atatürk kızı olduğuna ve O'na hayranlığını son nefesine kadar sürdürdüğüne işaret ederek, “Türk sanatına vasiyeti vardı. O da, Atatürk'ün opera, tiyatro ve sanat devrimlerinin kesintisiz devam etmesiydi. Genç opera sanatçılarına destek olunması ve Türkiye'nin de dünyaya modern tanıtılmasıydı” diye konuştu.
Zeliha Berksoy, annesinin son dönemde Nazım Hikmet'in “Paydos” adlı şiirini söylediğini de anımsatarak, konuşmasını şöyle tamamladı: “Annem, Nazım Hikmet'in 'Elveda güzelim dünya ve merhaba kainat' diye diye gitti. Mutlu ve tatmin olmuş bir şekilde hayata veda etti. Bir kuyruklu yıldız kaydı. Onun kuyruğundaki pırıltılar dünyayı her zaman aydınlatacak.”
ÖTEKİ KONUŞMALAR
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmet Vildan Alptekin de zaman zaman Türkiye'de yıldızların kaydığını, bugün de en büyük yıldızlarından birini kaybettiğini belirterek, Semiha Berksoy'un çağdaşlığı ve Atatürkçülüğü ile kalplerde taht kurduğunu söyledi.
Prof. Dr. Alptekin, Semiha Berksoy adına üniversitelerinde bir müze açtıklarını anlatarak, O'nu çağdaşlığın sembolü olarak daima yaşatacaklarını bildirdi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Opera ve Bale Genel Müdürü Remzi Buharalı da Türk operasının duayenini kaybettiğini belirterek, “Türk operasının temeli Semiha Berksoy'dur” dedi.
Sanatçı Bedri Baykam ise “O'nu hiç tanımayan ve O'nunla hiç çalışmayanların da 'Semiha dostu' olduğunu” dile getirerek, Berksoy'un Atatürk döneminin en uzun ömürlü simgesi olduğunu söyledi.
Baykam, “Bundan sonra iş bize, devlete düşüyor. Ona ait her şeyin biriktirilmesi, müze yapılması şart. Buradan Kültür ve Turizm Bakanlığı'na çağrı yapıyorum” dedi.
Semiha Berksoy'un deyimiyle “O'nun son sevgilisi” olduğunu ifade eden Baykam, “sanatçının ömrünün son dönemlerinde ölüme meydan okuduğunu ve ölümü yenerek artık ölümsüzlüğe kavuştuğunu” kaydetti.
Törende ayrıca, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in Zeliha Berksoy'a gönderdiği taziye telgrafı da okundu.
Konuşmaların ardından, din görevlisi dua ederek, Berksoy için törene katılanlardan helallık aldı.
Törenden sonra Berksoy'un naaşı, alkışlarla omuzlara alınarak cenaze arabasına konuldu ve ardından Teşvikiye Camii'ne götürüldü.
Törene, İstanbul Vali Yardımcısı Cumhur Güven Taşbaşı, Semiha Berksoy'un torunu Oğul Aktuna, eski damadı Yıldırım Aktuna, ÇYDD Genel Başkanı Türkan Saylan, son kalp ameliyatını gerçekleştiren Prof. Dr. Bingür Sönmez ile çok sayıda sanatçı katıldı.