Oya ARMUTÇU / ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Ekim 17, 2006 00:00
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok, Şemdinli’de Umut Kitabevi’nin bombalanması davasında 39.5 yıl hapse mahkûm edilen iki astsubayın mahkûmiyet kararlarının bozulmasını isterken, ilginç sorular yöneltti.
Ok, yıldırım gibi sonuçlanan Şemdinli davası için jet hızıyla hazırladığı tebliğnamede,
"Bomba var diye bağıran kitabevi sahibi Seferi Yılmaz arka taraftan nasıl 1.5 saniyede dışarı çıktı ve yaralanmadı" diye sordu.
MAHKEMENİN ZAAFI
Kitabevinde keşif yapan Şemdinli Asliye Ceza Mahkemesi’ni,
"Yetersizlik ve zaafa düşmek, çelişkili davranmakla" suçlayan
Ok, "Berrak delil ortamı yaratılmadı" dedi.
SARIKAYA’NIN YANLIŞI
Suçun
’kesin’ olarak,
"Devlete karşı suç olmadığını" ve Savcı’nın
(Ferhat Sarıkaya) ceza maddesi sevkini yanlış yaptığını savunan
Ok, dosyanın
’Görevsizlik’ kararı ile Hakkári Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesi gerektiğini bildirdi
. Ok, genel ve özel yetkili Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin bazı hukuk kitaplarını kaynak göstererek,
’Hatalı anlama ve yorum sonucu’ davaya baktığını belirtti.
ÖRGÜTÜN VARLIĞI AFAKİ
Tebliğnamede,
"Afaki düşüncelerle, suç örgütünün varlığının kabul edildiği, sanıkların bu örgütün mensubu oldukları ve bu örgüt adına eylem yaptıklarından bahisle suç örgütüne üye olmaktan mahkumiyetlerine karar verildiği" savunuldu.
USUL, ESAS, EKSİK SORUŞTURMA
Genelkurmay Başkanı Orgeneral
Yaşar Büyükanıt’ın adının geçmesiyle büyük tartışma yaratan ve savcısı Ferhat
Sarıkaya’nın ihracına neden olan Şemdinli davasının temyizinde ilk aşama tamamlandı.
Başsavcılık, sanık astsubaylar
Ali Kaya ve
Özcan İldeniz’e, Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nce, ’
Adam öldürmek, çete kurmak ve adam öldürmeye teşebbüs etmek’ suçlarından verilen 39 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasının
"usul, esas ve eksik soruşturmadan" bozulmasını talep etti. Tebliğname dün temyiz incelemesini yapacak Yargıtay 1. Ceza Dairesi’ne gönderildi. 12 sayfalık tebliğnamenin daire için bağlayıcılığı yok. Ancak, Daire kararları yüzde 90 tebliğnamedeki görüş doğrultusunda çıkıyor.
Soru, çelişki ve tespitlerİŞTE O SORULAR
Otomobildeki bombaların değiştirilme olasılığının olup olmadığı?
El bombaları Umut Kitabevi’nin açık bulunan kapısı yerine neden vitrin camı kırılarak içeri atıldı?
Seferi Yılmaz "Bomba var" dedikten sonra dükkanın arkasından 1.5 saniyede dışarı nasıl çıktı ve nasıl yaralanmadı?
Bombaları attığı söylenen Veysel Ateş neden hemen pasaj çıkışı değil 114 metre koşup, diğer sanıkların yanına gittikten sonra yakalandı?
Veysel Ateş’in pasajdan çıkıp karşı tarafa geçtikten sonra
yol durumu itibarıyla aracı ve diğer sanıkları görebilecek durumda olup olmadığı ve cep telefonu bu durumda kullanıp kullanamayacağı?
Sanık Ali Kaya’nın, Veysel Ateş’e, "Bombanın patlayıp patlamadığını" sormasının icaplı olup olmadığı?
Patlamadan sonra pasajdan gri montlu bir şahsın çıktığını bu şahsın Ali Kaya olduğunda ısrar eden tanıklarla, olay yerinden uzaklaşan şahsın kahverengi montlu Veysel Ateş olduğunu söyleyen tanıklar arasındaki açık çelişkinin neden giderilmediği?
SİYAH EVRAK ÇANTASI
Olay yerinde toplanan kişilerin kontrolüne geçmiş olan araç tahrip edilirken, araçtaki eşyalar ve siyah evrak çantası ile çantadan çıkartılan dosyalar orada bulunan kişilerce alınarak götürüldü.
BAGAJDA BEYAZ TORBA Olay anında astsubayların aracının bagajı açılarak çekilen görüntülerde bagajda açıkta 3 adet tüfek ve şarjörler bulunduğu görülmüştür. Olayın büyümesi sonucu, yaklaşık 4.5 saat devletin emniyet ve askeri kuvvetlerinin denetiminden çıkan aracın bagajı kimliği belirsiz kişilerce yeniden açılmış ve daha önce bagajda açıkta duran 3 adet silah ve bu silahlara ait şarjörler olaylar sırasında çekilen görüntülerden farklı olarak beyaz bir torba içerisinden çıkartılıp yol üzerine dizilerek görüntü kayıtları yapılmıştır.