Şemdinli, Büyükanıt’a uzamayacak

İlk iddanamede adı geçmişti

Eski Van Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın ilk iddianamesinde örgüt yöneticisi olarak Yaşar Büyükanıt gösterilmişti. Mahkeme sanıkları örgüt üyeliğinden de cezalandırmıştı. Sanık Ali Kaya’nın avukatı Vedat Gülşen Hürriyet’e, “Bu gerekçeli kararın ardından Şemdinli Davası’nın Sayın Büyükanıt’a uzanmasının mümkün olmaz” dedi.

AYM’yi değerlendireceğiz

Kararın gerekçesiz ve formül bir karar olduğunu da savunan Gülşen şöyle devam etti:
“Bu kararla, adam öldürme cezası kesinleşti. Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruyu değerlendireceğiz. Bu gerekçeli kararın ardından Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi artık TCK 220. madde kapsamında soruşturmayı genişletemez. Bozma kararına uyarsa, sanıkların örgüt üyeliğinden beraatlerine karar verir. 1.5 yıl ceza iner. Bozma kararı ışığında burada bir çetenin varlığından sözetmek artık mümkün olmadığı için müdahil vekillerinin Büyükanıt’a kadar varan bir çeteleşmeden dolayı vaki şikayetleri reddedilir.”

Mahkeme direnebilir

1 Ekim’de verilen, 10 Ekim’de açıklanan karar 17 günde diğer işlemleri tamamlanan Şemdinli dosyası dün yeniden Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Mahkeme, “örgüt kararında” direnirse, Şemdinli Davası bu yönden Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na gelecek.

Kasten adam öldürme kararı kesinleşti

İki sayfalık kararda, Hakkari Şemdinli’de eski PKK hükümlüsü Seferi Yılmaz’a ait Umut Kitabevi’nin bombalanması olayı ile ilgili 39 yıl 10’ar ay 27’şer gün hapse mahkum edilen sanık astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile PKK itirafçısı Veysel Ateş’in “kasten adam öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs ve kasten yaralama” cezaları “isabetli” diye onandı ve kesinleşti. Sanıklar, cezalarının infazı için 23,5 yıl daha cezaevinde kalacakları ve Kaya, İldeniz ve Ateş, yaklaşık bir hesapla 2035’te salıverilecekleri bildirildi.

Örgüte delili yok beraat verilsin

Daire, 2 yıllık on aylık örgüt üyeliği mahkumiyetleri ise bozdu. Kararda, üç sanığın örgüt üyesi olma suçunu işlediklerine dair, mahkumiyetlerine yeterli, her türlü kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği ve şüphenin de sanık lehine değerlendirilmesi gerektiği vurgulanarak, beraatleri istendi. Böylece, Şemdinli Davası bireysel suç olarak nitelendirilmişte oldu.

İşte karar

“Sanıklar hakkında kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs ve kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlere ilişkin temyiz incelemesinde, bozmaya uyularak, yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip sanıkların suçlarının sübutu kabul, olay nitelğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasıfları tayin edilmiş, cezaları azaltıcı sebebin netilği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanıklar müdafiilerinin ve katılanlar vekillerinin temyiz dilekçeleri ile sanıklar müdafilerinin duruşmalı inceleme sırasında ileri sürdükleri yerinde bulunmayan temyiz itirazılarının reddiyle, kasten öldürme suçu bakımından resen de temyize tabi olan hükümlerin onanmasına.

Örgütten beraat verilsin

Sanıklar hakıknda suç işlemek için kurulmuş örgüt üyesi olma suçundan kurulan hükme yönelik sanıklar müdafilerinin temyizlerine gelince sanıkların suç işlemek için kuruluş örgütün üyesi olma suçunu işlediklerine dair savunmalarının aksine mahkumiyetlerine yeterli her türlü kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği mevcut şüphenin de sanıklar lehine değerlendirilmesi gerekitği gözetilmeden beraatleri yerine yazılı gerekçe ile mahkumiyetlerine karar verilmesi kanuna aykırı sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı bozulmasına 1 Ekim 2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.”