Güncelleme Tarihi:
sdKültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen ve Miami'deki Colony Theatre'da 3-5 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek “Türk Filmleri Haftası”nda beş film izlenime sunulacak.
Ketche'nin kamera arkasına geçtiği, Cemal Hünal, Gürgen Öz, Sinem Kobal, Engin Altan Düzyatan, Sedef Avcı gibi ünlü oyuncuları buluşturan “Romantik Komedi”, etkinliğin ilk günü olan 3 Mayısta gösterilecek.
Cengiz Aytmatov'un eserinden sinema perdesine uyarlanan 1977 yapımı “Selvi Boylum, Al Yazmalım”, etkinlik kapsamında 4 Mayıs günü yeni yüzüyle ABD'de izleyici karşısına çıkacak. Senaryosunu Ali Özgentürk'ün kaleme aldığı, yönetmenliğini Atıf Yılmaz'ın yaptığı film, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restore edilerek günümüzün sinema teknolojisine uyarlandı. Başrolünü Türkan Şoray, Kadir İnanır ve Ahmet Mekin'in üstlendiği, kamyon şoförü İlyas ile köylü kızı Asya'nın destansı aşkını konu alan film, “sevginin aslında emek olduğu” mesajını veren bir baş yapıt olarak Türk sinema tarihine geçti.
Hafta kapsamında, 4 Mayısta Hüdaverdi Yavuz'un yönettiği “Eşrefpaşalılar” adlı film de izleyici karşısına çıkacak.
Yılmaz Erdoğan'ın senaryosunu yazdığı, yönettiği ve başrolünü üstlendiği “Neşeli Hayat” adlı yapım ile Levent Semerci'nin yönettiği gişe rekortmeni film “Nefes: Vatan Sağolsun” 5 Mayısta gösterilecek.
Filmler, New York'ta da “Türk Günü” etkinlikleri çerçevesinde izlenime sunulacak.
“40 YIL ÖNCE YAPILAN FİLMLER ÇOK HASAR GÖRMÜŞ”
Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürü Abdurrahman Çelik, AA muhabirinin sorularını
Filmin restore edilerek bugünün sinema teknolojisine uyarlandıktan sonra ilk kez 7 Nisanda İstanbul'da izleyici karşısına çıktığını anlatan Çelik, filmin yeni versiyonunun büyük beğeni kazandığını ifade etti.
Burada temel amacın yıllar önce yapılmış Türk Sinemasının baş yapıtlarını ayağa kaldırmak olduğunu dile getiren Çelik, “Bundan 25, 30, hatta 40 yıl önce yapılmış filmler çok hasar görmüş. Ayrıca, o günkü gösterim kalitesi ile de şu andaki gösterim kalitesi arasında da çok büyük farklar var” diye konuştu.
Bu filmlerin tek tek temizlendiğini ve daha sonra “dolby digital sistemde” ses kaydının yapıldığını aktaran Abdurrahman Çelik, daha sonra filmlerin yeni pozitiflerinin hazırlandığını kaydetti.
Proje kapsamında başka filmlerin de yenileneceğini anlatan Çelik, projenin bundan sonraki aşamalarını ise şöyle özetledi: “Şimdi bu işe başladık ve başka filmler de olacak. Biz bir ilki denedik, çünkü bir filmin maliyeti 120 bin doları buluyor. Bu da çok ciddi bir maliyet. İlk numuneyi de iyice bir inceleyelim, bakalım nasıl olmuş, ondan sonra karar vereceğiz. Bu çalışma, Türkiye'de ilk defa yapılan bir şey olduğu için sürdürülmesi de önemli.
Bundan sonra Metin Erksan'ın birkaç filmi var kafamızda. Bu sene yetiştirebilirsek, Metin Erksan'ın iki filmini de aynı şekilde restore edeceğiz. Bunu yavaş yavaş yapacağız. Ciddi bir finansman sorunu, yani öyle kolay bir şey değil. Ancak sonuç ortaya çok güzel bir şekilde çıkıyor. İki filmi yan yana gösteriyoruz. Önce filmin restore edilmeden önceki ilk halini, daha sonra yeni halini yan yana iki dakika gösteriyoruz. Bir ona, bir de buna bakıyoruz. İnanılmaz güzel bir şey.”
Türk sinema klasiklerinden “Susuz Yaz”ın da yönetmen Fatih Akın tarafından İtalyanlarla işbirliğiyle benzer bir çalışmadan geçirildiğini anımsatan Çelik, bu filmin de 61. Cannes Film Festivalinde gösterildiğini belirtti.
Türk filmlerinin Haziran ayında da Varşova Film Festivalinde izlenime sunulacağını ifade eden Çelik, burada 30 Türk filminin yer alacağını söyledi. Çelik, “İlk defa bu kadar güçlü gideceğiz ve 30 filmimiz Lehçeye çevrilerek orada gösterilecek. Ayrıca, sinema alanında ikili görüşmeler ve toplantılar da gerçekleştirilecek” bilgisini verdi.