Şehit oğlu gazi madalyasını aldı

Güncelleme Tarihi:

Şehit oğlu gazi madalyasını aldı
Oluşturulma Tarihi: Kasım 21, 2019 08:00

Kıbrıs Barış Harekâtı’na katılan gazilerin madalya ve beratları 45 yıl sonra törenle dağıtıldı. İstanbul Valiliği’ndeki törende madalyasını alanlardan biri de babası Kore Savaşı’nda şehit olan, Kıbrıs’ta elinin iki parmağını kaybetmiş emekli Astsubay İsmet Sandıkçı’ydı. Sandıkçı babasından yadigâr kalan ve göğsünde taşıdığı madalyaların yanına kendi madalyasını da gururla taktı.

Haberin Devamı

İstanbul’da yaşayan Kıbrıs gazilerinin madalyaları 39 ilçe kaymakamlığı ile İstanbul Valiliği’nde düzenlenen törenle takdim edildi. Törene Birinci Ordu Komutanı Orgeneral Musa Avsever de katıldı. İstanbul Valisi Ali Yerlikaya “İstanbul’da yaşayan 3 bin 987 gazimize madalyasını takdim etmiş oluyoruz. Kıvanç duyuyoruz” dedi.

ÖNCE SİVİL OLARAK SAVAŞTI

Madalya alan isimlerden biri de Kıbrıs çıkarmasından önce adada kod isimle bulunan ve mücahitlere askeri eğitim veren emekli Albay İbrahim Nejat Gülümser’di. 86 yaşındaki Gülümser şunları söyledi: “Kıbrıs’ta önce mücahit olarak bulundum. Mücahitlerin hocasıydım. Ben sivil olarak da savaştım. Sonra tayinim çıktı ama harekât başlayınca beni yeniden çağırdılar.”

KIBRIS’I RUM RADYOSUNDAN BULDUM

86 yaşındaki emekli pilot Atilla Bora da madalyasını aldı. Helikopter pilotu olarak harekâta katılan Bora, Bell UH-1 tipi helikopterle Lefkoşa’ya gidişini şöyle anlattı: “Helikopterin bir yere gitmesi için bir verici lazım. Rumlar radyoyu kapatmadı. Onların frekansları açıktı. Rahatlıkla ulaştım. İbreler Lefkoşa’yı gösteriyordu. Ben çıkarma gemilerinden önce vardım. İlk defa komandoları biz indirdik...”

Haberin Devamı

Şehit oğlu gazi madalyasını aldı

BİLSELER GÖNDERMEZLERDİ

Madalyasını alan gazilerden biri de babası Kore şehidi olan İsmet Sandıkçı’ydı. Sol elinde patlayan fünyeyle baş ve orta parmağını kaybeden Sandıkçı o günleri şöyle anlattı: “Şehit çocuğu olduğumu bilselerdi göndermezlerdi. Taşucu’nda görevliydim. Helikopter pistinde dolaşıyordum. Bir manga askerle karşılaştım. Kıbrıs’a uçacaklardı. ‘Ben de sizi arıyorum şu helikoptere binin’ dedim. Ben de onlarla bindim. Birliğimin bundan haberi yoktu. Birlik komutanına savaşa gittiğimi yazdığım notu da görevli arkadaşa bıraktım. Helikopter havalandı, bir süre sonra Kıbrıs’taydım. Tank taburuna katılıp onlarla birlikte savaştım.”

BAKMADAN GEÇME!