Güncelleme Tarihi:
Osmaniye'de şehit acısı / Foto Galeri
Aynı sokakta 21 günde 2'inci şehit
Düziçi İlçe Jandarma Komutanlığı'nda görevli subaylar, evli ve 1 çocuk babası şehit Selçuk Can'ın (fotoğrafta eşi ve çocuğu ile) Cumhuriyet Mahallesi'ndeki baba evine giderek acı haberi bildirdi. Bu sırada evin bulunduğu sokakta ambulanslar hazır bekletildi.
Eşi ikinci çocuğuna hamile olan Selçuk Can'ın şehit olduğu haberini alan yakınları gözyaşlarına boğuldu. Acı haberin kısa sürede duyulması üzerine şehidin yakınları ve vatandaşlar eve akın edip, aileye başsağlığı dileklerinde bulundu.
Şehit Selçuk Can'ın cenazesinin yarın Düziçi Şehitliği'nde toprağa verileceği bildirildi.
ŞEHİT İLBAŞ SİİRT, ŞEHİT ARAN DİYARBAKIRLI
Siirt şehidine ağlıyor / Foto Galeri
Şehit olan 15 askerden 2'sinin Diyarbakır ve Siirtli olduğu belirlendi. Siirt nüfusuna kayıtlı Davut İlbaş'ın 2 çocuk babası ve teskeresine 4 ay kaldığı öğrenilirken, Hakkı Aran'ın ise Diyarbakır'ın Bağıvar beldesi nüfusuna kayıtlı olduğu belirlendi.
Aktütün Karakoluna düzenlenen saldırıda şehit olan 15 askerden biri olan Hakkı Aran'ın Bağıvar Beldesindeki evine, haber ulaşmasıyla ateş düştü. Jandarma ekipleri, bir ambulansla köye giderek şehidin ailesine acı haberi verdi. Haberi öğrenmesinin ardından baba Mehmet Aran Hakkari'ye gitmek üzere yola çıkarken, şehidin evinde yükselen ağıtlar yürekleri dağladı. Şehit evini ziyaret eden Sur Kaymakamı Erdoğan Aydın, şehit yakınlarını teselli etmeye çalıştı.
Şehit annesi Zekiye Aran, üzüntüsünü Kürtçe ağıtlar yakarak dile getirdi.
Öte yandan, helikopterle Diyarbakır Asker Hastanesine getirilecek olan şehidin cenazesinin düzenlenecek törenin ardından Diyarbakır merkeze bağlı Bağıvar Beldesinde toprağa verileceği belirtildi.
TERHİSİNE 4 AY VARDI
Kocaeli'de büyük acı / Foto Galeri
Saldırıda şehit olan komando çavuş İlhan Küçüksolak'ın Kocaeli'nin Çayırova ilçesindeki evinde üzüntü hakim.
Gebze İlçe Jandarma Komutanı Nedim Selvisu, sağlık ekibiyle birlikte şehidin Emek Mahallesi'ndeki evine giderek acı haberi ailesine iletti, şehidin yakınlarına
Bu sırada şehidin babası Kemal, annesi Kadriye Küçüksolak ile iki kardeşi sinir krizi geçirdi. Binbaşı Selvisu, aileyi teselli etmeye çalıştı, şehidin yakınları da anne ve babayı sakinleştirmek için gayret gösterdi.
Baba Kemal Küçüksolak, oğluyla bayramın ikinci günü telefonla görüştüğünü, “Terhisine 4 ay kaldığını, rahatının iyi olduğunu, kendisini merak etmememizi söyledi” dedi.
Aile teröre lanet okurken, kendini toparlayarak metanetini korumaya çalışan baba Küçüksolak, “Vatan sağ olsun” diye konuştu.
Üç kardeşten en küçüğü olduğu öğrenilen jandarma komando çavuş İlhan Küçüksolak'ın (21) cenazesinin yarın Kocaeli'ne getirilmesinin tahmin edildiği öğrenildi.
Çatışmada şehit olan erlerden birinin Antalya'nın Serik ilçesine bağlı Zırlankaya köyünden olduğu öğrenildi.
Antalya kent merkezindeki bir erkek berberinde kalfa olarak çalışan ve yaklaşık 9 ay önce askere uğurlanan Ramazan Yeşil, çatışmada şehit düştü.
Askeri yetkililer, Ramazan Yeşil'in şehit düştüğü haberini Zırlankaya'da yaşayan ailesine bildirdiler.
Ramazan Yeşil'in, Havana ve Ali Yeşil'in, 4 çocuğundan ikincisi olduğu, şehit erin ablasının yanı sıra iki erkek kardeşinin daha bulunduğu öğrenildi.
Ramazan Yeşil'in şehit düştüğünün haberinin köye ulaşmasından sonra, şehidin arkadaşları, akrabaları ve yakınları köye geldiler.
SİLİFKE'YE ATEŞ DÜŞTÜ
Silifke'de şehit acısı / Foto Galeri
Saldırıda şehit olan Jandarma Uzman Onbaşı Rasim Eser'in (25), Mersin'in Silifke ilçesindeki ailesine acı haberi ilçe kaymakamı Ahmet Beyoğlu verdi.
Silifke'nin Atayurt belgesinin Olukbaşı Mahallesi'nde yaşayan Eser ailesinin evine, Garnizon Komutanı Binbaşı İbrahim Alan, Emniyet Müdürü Mehmet Yüceli, Sağlık Grup Başkanı Dr. Deniz Kayam ve jandarma komutanlığında görevli rütbeli personelle gelen Silifke Kaymakamı Ahmet Beyoğlu, önce acı haberi verdi, ardından aileyi teselli etmeye çalıştı.
Eşini yaklaşık 4 yıl önce kaybeden biri kız diğeri erkek iki çocuk annesi Ümmühan Eser (55), sinir krizleri geçirirken, “Evladımla en son arife günü telefonla görüşmüştüm. Onun sesini son kez duyduğumu nereden bilirdim. Tek erkek evladımın daha mürüvvetini bile görmedim. Allahım sen sabrımızı ver” diye gözyaşı döktü.
ESKİŞEHİR'DE AYNI ACI
Eskişehir'deki şehit evinde büyük acı / Foto Galeri
Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde Aktütün Jandarma Sınır Bölüğüne terör örgütü unsurlarınca düzenlenen saldırıda şehit olan Jandarma Özal Harekatta görevli Astsubay Çavuş Hasan Önal'ın (21) Eskişehir'deki baba evinde yas var.
Eskişehir Merkez Komutanlığı ve İl Jandarma Komutanlığı yetkilileri, sağlık ekipleriyle, şehidin 71 Evler Mahallesi Suluova Sokak'taki baba evine gelerek acı haberi yakınlarına ilettiler ve başsağlığı dilediler.
Eskişehir'in Alpu ilçesinde bir yakınını düğününe giden şehidin babası Durmuş Ali Önal, haberi alır almaz yakınlarınca Eskişehir'e getirildi.
Eve geldiğinde fenalaşan baba Önal, ambulansla Eskişehir Asker Hastanesine kaldırıldı. Durmuş Ali Önal'ın sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi.
Şehidin çok sayıda yakınının da geldiği baba evinden yükselen ağıtlar yürekleri dağladı. Şehit Hasan Önal'ın sinir krizi geçiren yakınları, askeri yetkililer ve komşuları tarafından sakinleştirildi. Şehidin fenalaşan yakınları, ambulanslarda tedavi altına alındılar.
Şehit Hasan Önal'ın amcası Ahmet Önal, yeğeniyle gurur duyduğunu belirterek, “Bayramda ailesini aramış (Beni merak etmeyin iyiyim) demiş. Takdiri ilahi buymuş. Vatan sağ olsun” dedi.
Şehidin 11 yaşındaki yeğeni Kubilay Önal ile 5 yaşındaki Sudenaz Önal da gözyaşlarını tutamadılar. 2 çocuk yakınlarınca evden uzaklaştırılırken Kubilay Önal, “Dayı ben seni davul zurnayla askere göndermiştim. Teröre lanet olsun” dedi.
KIRIKKALE'DE ŞEHİT ACISI
Kırıkkale'deki şehit evinde yas
Şehit düşen 15 askerden Piyade Uzman Çavuş, 28 yaşındaki Hasan Aygör'ün Kırıkkale'deki ağabeyi Dr. Duran Aygör, “Bayramda aradım, ‘Ağabey merak etme kesinlikle şehit düşmem” dedi.
Annesi Gülten Aygör’ü geçen 15 Ağustos'ta, babasını ise 1992 yılında kaybeden Hasan Aygör, geçen yıl uzman çavuş olarak göreve başladı. Ailesinin 5 çocuğundan biri olan Aygör'ün iki ağabeyinden birinin İsmail Aygör'ün Siirt'te polis memuru, diğerinin Kırıkkale'deki bir diyaliz merkezinde görevli Dr. Duran Aygör olduğu belirtildi.
Keskin İlçesi'ne bağlı Armutlu Köyü’nde dünyaya gelen şehit uzman çavuş Hasan Aygör'ün, aynı zamanda İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın köylüsü olduğu kaydedildi.
Bekar olan şehit Uzman Çavuş Duran Aygör'ün Kırıkkale’nin Güzeltepe Mahallesi 547'nci Sokak'ta oturan ağabeyi Dr. Duran Aygör'ün evi taziye ziyaretinde bulunanların akınına uğradı. Eve Türk Bayrağı asılırken Dr. Aygör, kardeşiyle sık telefonla görüştüğünü belirterek, “Bayram öncesi halini hatırını sordum ve bayramımı kutladım. “Ağabey beni merak etme kesinlikle şehit düşmem' diyordu. Ama içimde bir sıkıntı vardı. Sabah televizyonu açtığımda içim cız etmişti. Vatan sağolsun artık bu şehitlere son verilsin. Ne zamana kadar aileler acılarla yatıp acılarla kalkacak” dedi.
Kırıkkale Valisi Mustafa Bahrettin Demirer, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Tuncer Aka, Jandarma Yarbay Metin Birlikbaş, Jandarma Binbaşı Türker Bayar, şehitin uzman çavuş Aygör’ün abisinin evine uğrayarak taziye ziyaretinde bulundu.
BİR BÜYÜK ACI DA DENİZLİ'DE
Şehit ailesinin evinde büyük acı
Hakkari'nin Şemdinli ilçesindeki Aktütün Jandarma Sınır Bölüğü'ne terör örgütü üyelerince düzenlenen saldırıda şehit olan jandarma komando er Halil İbrahim Arlık'ın ailesine acı haber sağlık ocağında verildi.
Alınan bilgiye göre, Denizli'nin Beyağaç ilçesine bağlı Kapuz Köyünde yaşayan şehit erin babası Turhan ve annesi Elif Ayşe Arlık, çocuklarının durumunu öğrenmek için sabah saatlerinde Beyağaç ilçesindeki Jandarma Bölük Komutanlığına gitti. Ancak burada yetkililerden bilgi alamayan aile, fenalık geçirerek ilçedeki sağlık ocağına kaldırıldı.
Bu arada, haberi bildirmek için köye giden Denizli 11. Piyade Tugay Komutanlığı'na bağlı askeri yetkililer, ailenin sabah saatlerinde ilçeye gittiği öğrendi. Bunun üzerine ilçeye hareket eden askeri yetkililer, sağlık ocağında bulunan aileye durumu bildirdi.
Bu arada, şehidin 83 yaşındaki dedesi Muhammet Arlık da haberi öğrenince fenalaşarak ilçe sağlık ocağına kaldırıldı.
Şehidin erkek kardeşi Muhammet Arlık, kardeşinin her gün kendilerini telefonla aradığını belirterek, “Telefonda bize, sabah saatlerinde operasyona çıktıklarını ve gece geç saatlerde döndüklerini söylüyordu ve helalleşiyordu. Son iki gündür aramadı” dedi.
Askere gitmeden önce İzmir'de çiçekçilik yaptığı öğrenilen şehit er Halil İbrahim Arlık'ın, 2'si kız 3 kardeşi olduğu, kızlardan birinin Denizli ve diğerinin de İzmir'in Torbalı ilçesinde yaşadıkları öğrenildi.
10 aylık asker olan Halil İbrahim Arlık'ın kendi köyünden bir kızla sözlü olduğu öğrenildi.
Öte yandan, şehit erin ailesinin evinde sessizlik hakim sürerken, taziyeye, 1991 yılında şehit olan Halil Varol'un babası Abdülkadir Varol da geldi.
Denizli'ye getirilecek şehit er Arlık'ın cenazesinin, yarın öğle saatlerinde Denizli 11. Piyade Tugay Komutanlığı'ndan alınarak Beyağaç ilçesi Kapuz Köyü'nde toprağa verileceği öğrenildi.
ARTVİN'E ATEŞ DÜŞTÜ
40 günlük bebeğini göremeden şehit oldu
Şehit olan piyade onbaşı Muhammet Aydemir'in terhisine 3,5 ay kaldığı, şehit arkadaşının ismini verdiği 40 günlük bebeğini hiç görmediği öğrenildi.
Şehit piyade onbaşı Muhammet Aydemir'in Artvin'in Borçka ilçesine bağlı Kaynarca köyündeki Tepe Mahallesi'ndeki evinde hüzün yaşanıyor.
Kucağında 40 günlük bebeği olan şehidin eşi Fatma Aydemir, eşiyle dün telefonda konuştuğunu belirterek, “Bana 'çocuklarıma iyi bak, yakında kavuşacağız, sabret' dedi. Eşim bana hiç görmediği oğlunu emanet bıraktı. Muhammet, doğumdan önce telefon ederek, çok sevdiği arkadaşının şehit olduğunu söyledi ve oğlumuza şehit düşen arkadaşı Mert'in adını koymamızı istedi. Biz de Muhammet'in istediği gibi oğlumuza Mert adını koyduk” diye konuştu.
Eşinin bayramda telefon ederek kendisinden bütün akrabaların telefonlarını istediğini ifade eden Aydemir, telefon numaralarını verdiği eşinin akrabaların hepsini tek tek arayarak bayramlaştığını öğrendiğini söyledi.
Fatma Aydemir, en büyük üzüntüsünün şehit eşinin oğlunu bir kez bile görememesi olduğunu kaydetti.
Tek çocuğu şehit olan Nazmiye Aydemir ise televizyonda 15 askerin şehit olduğu haberini duyduğunda içine ateş düştüğünü belirterek, “Oğlumun emanetlerine çok iyi bakacağım. Oğlum yavrusunu bir kez bile göremedi. Dün telefon ettim, arkadaşları göreve gittiğini söylediler, bir daha da görüşemedim” dedi.
Şehidin babası Davut Aydemir de canının yandığını ifade ederek, “Bugün 15 şehit verdik, onlar da benim evladımdı. Bir oğlum vardı, onu da vatana şehit verdim. Vatan sağ olsun, millet sağ olsun. En büyük acım çocuğunu görememesi oldu” diye konuştu.
Artvin Jandarma Komutanlığında görevli Binbaşı Mikail Tek, İlçe Jandarma Komutanı Üsteğmen Aydoğan Şahin, Borçka Merkez Karakol Komutanı Başçavuş Saim Temurtaş ve eşleri, şehidin ailesine taziye ziyaretinde bulundu.
İZMİRLİ ŞEHİDİN EVİNDE YAS
3.5 yıl önce jandarma uzman çavuş olarak göreve başlayan, Egemen Yıldız 3.5 ay önce Denizli’den Hakkari’ye tayin edildi. Bekar olan Egemen Yıldız’ın oturduğu Gaziemir İlçesi Sarnıç Beldesi 150 Sokak 4 numaradaki eve ambulans eşliğinde gelen askeri yetkililer iki çocuk annesi Fikriye Yıldız ve baba Mahmut Yıldız’a oğullarının kayıp olduğunu bildirdi. Yıldız, ailesinin evine askeri yetkililerin gelmesiyle, önü bir anda kalabalıklaştı. Oğullarının, kayıp haberini alan anne Fikriye Yıldız, baba Mahmut Yıldız, baygınlık geçirdi.
Doktor ve hemşire anne ve babaya sakinleştirici iğne vurdu. Alt katta oturan dede Şakir Yıldız da fenalaşınca doktorlar ona da müdahale etti. Dede Yıldız, “Sırtına çantayı aldı gitti. Fidan boylu yavrum öldü. Ölmese bu adamlar eve gelmez. Artık onu göremeyeceğim. Torunumu koklayamayacağım. Kimseyi kırmazdı. Herkesin gönlünü yapmaya çalışırdı” diye gözyaşı döktü. Egemen Yıldız’ın kız kardeşi Ödül Yıldız da balkona çıkıp amcası Davut Yıldız’a sarıldı. Amca Davut Yıldız, yeğenine ağabeyinin kayıp olduğunu, şehit düşmediğini söyledi.
Jandarma uzman çavuş Yıldız’ın bazı yakınları da fenalık geçirdi. Onlara da ilk müdahaleyi evin önünde bekleyen askeri ambulanstaki görevli doktorlar yaptı. Evde endişeli bekleyiş sürerken yaklaşık iki saat sonra Egemen Yıldız’ın şehit olduğu haberi geldi. Askeri yetkililer yeni gelişmeyi aileye bildirdi. Şehit Uzman Çavuş’un yarın toprağa verileceği öğrenildi.
ŞEHİT AİLESİNE ACI HABERİ TUGAY KOMUTANI VERDİ
Şehit olan Piyade Uzman Çavuş Cahit Yıldırım'ın evine ateş düştü. Şehit Uzman Çavuş Yıldırım'ın eşi Nur'a acı haberi Kırıkkale 55. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Ahmet Baki Erdoğan verdi.
Bölücü terör örgütünün hain saldırısı sonucu şehit olan 39 yaşındaki Piyade Uzman Çavuş Cahit Yıldırım'ın acı haberini Kırklareli Cumhuriyet Mahallesi Çağdaş 2. Etap Konutları'nda oturan 37 yaşındaki Nur Yıldırım'a haber vermek için 55. Mekanize Tugay Komutanı Tuğgeneral Ahmet Baki Erdoğan saat 14.00 sıralarında eve geldi. Beraberinde ambulansla şehit eşinin evine gelen Tuğgeneral Erdoğan askeri bir doktorla daireye çıktı. Burada acı haberi veren Tuğgeneral Erdoğan' şehit eşi Nur Yıldırım'a, "Eşinizi vatan savunmasında kaybettik. Hepimizin başı sağolsun."dedi. Haber üzerine fenelaşan Nur Yaıldırım'a doktorlar tarafından ilk müdahale yapıldı ve sakinleştirici iğne yapıldı.
Şehit annesinin 2 saatlik umudu
25 yaşındaki Jandarma Uzman Çavuş Onur Ozan İlgen'ın Adana'daki ailesi acı haberle yıkıldı. İlgen'in, eşinden boşanıp, 2'nci evliliğini yapan annesi Deniz Wilson, çalıştığı şirketteki personelin, “Biz telefonla aradık, operasyondaymış, ama, iyiymiş” sözü üzerine umutla bekledi, 2 saat sonra gelen askeri yetkililerin oğlunun şehit olduğu haberini vermesiyle de sinir krizi geçirdi.
Giresun'da görev yaparken, 1 ay önce Hakkari'ye atanan, yeni görev yerine gitmeden önce de Adana'da yıllık iznini kullanan Onur Ozan Ilgen'in, Yurt Mahallesi 338'inci Sokak'ta bulunan İsabey Apartmanı'nda oturan bir Amerikalı ile evli olan annesi Deniz Wilson'a, işyerinde olduğu için ulaşılamadı. Eve gelen polis, uzman çavuşun kız kardeşi üniversite öğrencisi Sevcan İlgen'in bulunduğunu, annesinin Reşatbey Mahallesi Vali Yolu'ndaki Mertur İnşaat Şirketi’nde çalıştığı öğrendi. Polis, ‘Mertur İnşaat'ta Personel Müdürü olan anne Deniz Wilson'ı ararken, aynı yere önceden ulaşan gazeteciler, şirketin güvenlik görevlisine, ‘İlgen’ soyadlı çalışan olmadığını sordu. Olmadığını söyleyen görevli, emin olmak için şirket sahibi İsa Üçkardeş'e sordu. Aileyi iyi tanıyan Üçkardeş'in haberi vermesiyle, şirkette anne Deniz Wilson'un feryadı yükseldi. 112'den çağrılan sağlık ekiplerinin sakinleştirici iğne yaptığı anne, daha sonra evine gönderildi. Şirket çalışanları, 2 askerin kayıp olduğunu hatırlatıp, “Biz de oğlunu telefonla aramıştık. Cep telefonuna cevap vermedi. Ulaştığımız askeri yetkililer, operasyonda ve durumunun iyi olduğunu söyledi” diyerek teselli etmeye çalıştı.
Saat 14.00 sıralarında patronundan acı haberi alan ancak, “Belki de kayıptır” umuduyla evine giden anne Wilson'u, saat 16.00 sıralarında Garnizon Komutanlığı'ndan 1 binbaşı ve başçavuş, Adana Askeri Hastanesi'nden doktor ve hemşire ile birlikte ziyaret etti. Askeri heyetin, oğlunun şehit olduğunu bildirdiği anne, sinir krizi geçirdi. Evdeki kızına sarılıp, ağlayan Deniz Wilson’un yakınları da eve akın etti.
SU TOPU TAKIMINDAYDI
Onur Ozan İlgen'in, askere gidene kadar, Adana'da Çukobirlikspor Kulübü'nün su topu takımında yer aldığı belirtildi. Başarılı bir sporcu olan İlgen, birçok müsabakalarda kulaç attı. Askerlik görevini yaptıktan sonra üniversite sınavını kazanmasına karşılık, bazı yakınlarının, “Hayata kısa yoldan atıl. Üniversiteyle uğraşma, git uzman çavuş ol” önerisiyle uzman çavuş olduğu bildirildi.