Şehit eşinden ABD'ye, ‘stinger füzesi’ davası
Güncelleme Tarihi:
TÜRK Silahlı Kuvvetleri tarafından 10 yıl önce Kuzey Irak'ta düzenlenen ‘Çekiç’ operasyonu sırasında, PKK'lı teröristlerin stinger füzesiyle vurduğu helikopterin düşmesiyle şehit olan Kara Pilot Kıdemli Üsteğmen Bülent Öztürk'ün eşi Deniz Öztürk, Amerika Birleşik Devletleri aleyhine 100 bin dolarlık manevi tazminat davası açtı. Ürettiği füzenin terör örgütü üyelerinin eline geçmesinde ABD'nin sorumlu olduğunu savunan Deniz Öztürk, tazminatı kazanması halinde Mehmetçik Vakfı'na bağışlayacağını belirtti.
Öğretmen Deniz Öztürk'le evli olan Kara Pilot Kıdemli Üsteğmen Bülent Öztürk, 1997 yılında, Kuzey Irak'taki geniş kapsamlı ‘Çekiç’ adlı operasyonda, kullandığı Süper Kobra helikopteri teröristlerin stinger füzesiyle vurması sonucu şehit düştü. Bağlı bulunduğu Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı bünyesinde katıldığı operasyonda şehit düşen Üsteğmen Öztürk, eşi Deniz ve o zaman 2 yaşında olan kızı Çağlayan'ı acılarıyla başbaşa bıraktı. Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Öztürk'ün eşine ve kızına şehitlik maaşı bağlanırken, son günlerde artan terör olayları, haklarını aramak için adliyede soluğu almalarına neden oldu.
İzmir Barosu avukatlarından Tarcan Ülük aracılığıyla Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvuran Deniz Öztürk, eşinin, ABD'nin, imal ettiği bir füzenin terör örgütünün eline geçmesiyle direk olayda ihmali bulunduğunu ileri sürüp 100 bin dolar manevi tazminat talep etti. Başvuruyu gerçekleştiren Avukat Ülük, Genelkurmay Başkanlığı tarafından hazırlanan kaza kırım raporunda, Öztürk'ün, kullandığı helikopterin düşmesine stinger füzesinin neden olduğunu belirtti. Görev yaptığı süreçte, başarılı çalışmalarından dolayı Öztürk'ün dört defa para, 12 kez de takdirnameyle ödüllendirildiğini dile getiren Ülük, “Uluslararası çerçevede bazı ülkeler, Türkiye aleyhine davalarını kendi iç hukuk yollarında bitirebiliyor ve cezaya mahkum ediyorlar. Şehidimizin eşi bana gelip konuyu anlattığında, kendi hukuk sistemimizde dava açabilmemiz için Yargıtay'a göre bir nedensellik bağı bulunması gerekiyordu. ABD tarafından üretilen bir füze, terör örgütü üyelerinin eline geçip kullanılıyorsa bunda bir ihmal söz konusudur ve nedensellik bağı bulunmaktadır. Bu gerçeği görünce, büyükelçilikleri Ankara'da bulunduğu için ABD'ye karşı manevi tazminat davası açtık. ABD'nin kontrol mekanizmasının çalışmaması ve bir terör örgütünün eline kendi ürettiği bir silahın geçmesi ihmali bulunduğunu gösterdi. Davanın lehimizde sonuçlanmasıyla, Türkiye'nin Kuzey Irak'taki meşru müdafası tanınacaktır. Ayrıca, Türk mahkemeleri, terör mağdurlarıyla ilgili ilk defa bir yabancı ülke hakkında karar verecektir. Pilot bir dava olarak sayılabilecek ve diğer şehit ailelerine de örnek teşkil edecektir” dedi.
VAKFA BAĞIŞLAYACAK
Eşinin şehit düşmesinin ardından tarif edilmez acılar yaşadıklarını, her gün gelen şehit haberiyle yıkıldıklarını belirten Deniz Öztürk ise “Acılarımı hafifletmek, olayın gerçek suçlusunu ortaya çıkarmak için hukuk mücadelesi başlattım. Hiçbir şey eşimi geri getirmeyecek ama manevi doygunluğa da ulaşacağım. Eğer bu davada tazminat kazanırsam, Mehmetçik Vakfı'na bağışlayacağım. Kazanmak bile bizi mutlu edecek, şehit ailelerinin mağduriyetlerini bir nebze de olsa ortadan kaldıracaktır” diyerek tepkisini dile getirdi.