Şehit babasının dileği

Güncelleme Tarihi:

Şehit babasının dileği
Oluşturulma Tarihi: Ekim 22, 2002 00:00

ÖNÜMDE Çanakkale'den iki gün önce gelen bir mektup var. Yazısı bozuk. Belli ki kendisi fazla okumamış, ama evladını okutmuş bir babanın elinden çıkmış. Dün sordum, plastik doğrama işi yapıyormuş. ‘‘Sayın Emin Çölaşan, ben Çanakkale'den yazan bir Hürriyet gazetesi okuyucusuyum. Sizden bir ricam var. Benim oğlum 22.10.1998 tarihinde Van'ın Çatak ilçesinde asteğmen olarak askerliğini yapar iken PKK ile girilen çatışmada şehit olmuştur. Sizden ricam, 22 Ekim günü gazetenizde bir anma yazısı yazılmasıdır. Beni telefonla ararsanız sevinirim. Babası Baki Gençoğlu.’’ Böyle mektuplar alınca içim titriyor. Dün Baki Bey'i aradım. Şehit Özgür Gençoğlu makine mühendisi imiş. Baba Gençoğlu oğlunun şehitlik belgesini de göndermiş. ‘‘Birliği: Van Çatak İlçe Jandarma Komutanlığı. Sınıf ve rütbesi: Jandarma Asteğmen. Adı Soyadı: Özgür Gençoğlu. Baba adı: Baki. Memleketi: Çanakkale. Doğum tarihi: 8 Haziran 1971. Askerlik şubesi: Biga. Şehitlik olayının özeti: 22 Ekim 1998 günü saat 9.30 sıralarında VAN ili ÇATAK ilçesi Andiçen köyü mezrasında icra edilen operasyon sırasında BTÖ (bölücü terör örgütü) mensupları ile girilen silahlı çatışmada şehit olmuştur. Şehidin vasiyeti: (Bu bölüm boş bırakılmış). Değerli silah arkadaşımız, vatanımızın ve milletimizin bölünmez bütünlüğü uğruna ŞEHİT olmuştur. Orhan Günaydın. Jandarma Kur. Kd. Albay. İl J. Komutanı y. İmza.’’ Türkiye bu iğrenç terörden çok çekti. 35 bin insanımız can verdi. Binlerce subay, astsubay, uzman çavuş, er ve polisimiz şehit düştü. 27 yaşında toprağa düşen makine mühendisi Özgür Gençoğlu onlardan biri ve bugün ölüm yıldönümü. Onun kişiliğinde bütün şehitlerimizi bir kez daha saygıyla, rahmetle anmayı görev biliyorum. Allah geride kalanlarına sabır versin. ***PKK terörü Avrupa'dan destek gördü. ‘‘İnsan hakları’’ adına yola çıkan Türkiye düşmanları bunlara gaz verdi. PKK Avrupa'da üslendi, yeşerdi, gelişti. Bugün de öyle. Avrupa ülkelerinden Türkiye'ye gelen ‘‘heyetler’’ sürekli olarak Doğu ve Güneydoğu ile Kuzey Irak'ta tur attı, bunları kışkırttı. Bugün de öyle. Bu kez seçim bahanesiyle üşüştüler. 3 Kasım'a kadar epeyce gelecekler! Ama diğer bölgelere değil, hep Doğu ve Güneydoğu'ya! Bu heyetler ikiye ayrılıyor. Bir bölümü Ankara, İstanbul gibi kentlerimizdeki büyükelçilik ve konsolosluk görevlileri. Amerika, İngiltere, Kanada, İsviçre ve diğer pek çok Batı ülkesinin Türkiye'de görev yapan diplomatları. Bunlar bölge halkına DEHAP, PKK, AKP, halkın Öcalan'a bakışı, halkla güvenlik güçleri arasındaki ilişkiler, Türkiye'de fikir ve ifade özgürlüğü olup olmadığı, ABD'nin Irak operasyonunun Türkiye'yi nasıl etkileyeceği, Türk-Kürt çatışmasına neden olup olmayacağı gibi sorular soruyorlar. Türkiye'yi 3. sınıf devlet olarak görüyorlar, yetkilerini aşıyorlar, saygısızlık sergiliyorlar. 3 Kasım öncesinde Doğu ve Güneydoğu'ya dışarıdan gönderilen 38 yabancı heyet bekliyoruz! Turist kimliği ile gelip bu bölgelerde seçim izleyecekler! Yanlarında Avrupa'nın PKK yandaşı resmi ve özel kuruluşları, parlamenterleri... Tamamı özenle ve özellikle seçilmiş Türkiye Cumhuriyeti düşmanı tipler. 3 Kasım seçiminde ‘‘gözlemci’’ olup Doğu ve Güneydoğu'da ‘‘halka baskı yapıldığını’’ belirleyecekler! Bölgedeki Kürtçülere, PKK takımına gaz ve moral verecekler.Seçim sonrası yazacakları raporlarda DEHAP aleyhine şike ve hile yapıldığını vurgulayacaklar. ***Ağustos 1999'da Marmara depremi olmuş ve on binlerce insanımız can vermişti. Bölge harabeye dönmüştü. O zaman da ‘‘deprem nedeniyle’’ bir ‘‘yabancı heyet furyası’’ yaşamıştık. Fakat adamlar deprem bölgesine değil, yine Doğu ve Güneydoğu'ya gidiyordu. PKK teröründe 35 bin insanımızı yitirdik. Nice ocaklar söndü, nice ana baba kuzuları toprağa düştü. Yedeksubay asteğmen Özgür Gençoğlu onlardan biri. Babasının yüreği yanıyor, bana ‘‘Oğlumu anın’’ diye mektup yazıyor. Bu terörün arkasında Avrupa vardı, AB vardı. ‘‘İnsan hakları savunucusu AB.’’ Toprağa düşenlerin ‘‘insan hakkı’’ yoktu ama terörü kışkırtanların var! Avrupa ve içimizdeki işbirlikçileri utanmalı. Eğer utanma duygusu kaldıysa!
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!