DHA
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 04, 2009 16:46
KAYSERİ'de şehit babası Mehmet Çelik, kamuoyunda tartışılan ‘Kürt açılımı'na tepki göstererek, “Acımızı, biz damdan düştük bize soracaksınız. Şahsi çıkarlarımız için şehit vermedik. Vatanın bölünmez bütünlüğü için şehit verdik” dedi.
Aynı zamanda Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Kayseri Şubesi Basın Sözcüsü de olan Mehmet Çelik, şehit aileleri ve gaziler olarak gündemlerinin ‘Kürt açılımı' değil ‘terör' olduğunu söyledi. 1996 yılında Tunceli'nin Pülümür İlçesi'nde PKK'lı teröristler tarafından şehit edilen Asteğmen Saim Çelik'in babası olan Mehmet Çelik, şöyle dedi:
“1980'li yıllardan günümüze kadar anne ve babaların gözyaşları dinmedi, ciğerleri yandı, yanmaya devam ediyor. Bizler hayatın baharında bu vatan, bu bayrak için evlatlarımızı toprağa verdik. Hayatta kalan gazilerimiz kol, bacak ve gözlerini verdi. Evlatlarını vatan için veren anne ve babanın, şehidin üzerinden kaç yıl geçerse geçsin her yeni şehit haberinde acısı dinmeyerek artmakta ve acıları tazelenmektedir. Bu vatana can, kol, bacak, göz verenlerin hepsi Anadolu'nun bağrından çıkmış garip anaların ve babaların evlatlarıdır. Yetti artık, hainlere ‘dur' denilsin, gözyaşları dinsin artık. Bizlerin artık devlet büyüklerimizden istediği, ellerini vicdanlarına koyarak bu hainlere dur denilmesidir.”
Terörden yaşadıkları acıyı ancak kendilerinin tarif edebileceğini söyleyen Mehket Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Acımızı, bize soracaksınız. Devlet büyükleri de olsa, birileri de olsa, geldikleri zaman, sağ olsun, bunlara saygımız sonsuz, herkes acımızı paylaşıyor, ama bir yere kadar acılar paylaşılıyor. Ben inanıyorum ki; bu acılar insanlar biraz kendilerine geldikten sonra 2 kişi de kalıyor. Bunu çok iyi bilmemiz lazım; biri anne, biri baba. Şahsi meselemiz için evlatlarımızı şehit vermedik, şahsi çıkarlarımıza şehit vermedik. Sadece vatanın bölünmez bütünlüğü için şehit verdik, ama ne yazık ki yıllardır bu süreç devam ediyor. Onun için bizim gündemimiz terör, yani biz terörün bitmesini istiyoruz.”