Şehit ailelerine yemek

Güncelleme Tarihi:

Şehit ailelerine yemek
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 13, 2011 10:20

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, şehit yakınları ve gaziler onuruna iftarları özellikle verdiğini ve herkese “Şehitlerimizin acısı sadece düştüğü yeri yakmıyor, şehitlerimizi sadece belirli günlerde hatırlamıyoruz. Cumhurbaşkanlığı katı başta olmak üzere devletimizin bütün katlarında şehitlerimize ve gazilerimize daima ayrı bir yer vardır ve ayrı bir özen gösterilmektedir” düşüncesini göstermek istediğini belirtti.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Gül, Ramazan ayının ilk iftar yemeğini, daha önceki  yıllarda olduğu gibi Dolmabahçe Sarayı'nda şehit yakınları ve gaziler onuruna  verdi.

Gül ve eşi Hayrünnisa Gül, Dolmabahçe Sarayı Has Bahçe'de kurulan çadırda  gerçekleşen yemek öncesinde konuklarını karşıladı ve tek tek tokalaştı.

GÜL ŞEHİT VE GAZİ AİLELERİYLE İFTARDA BİR ARAYA GELDİ 

İftar yemeğinden önce konuşan Cumhurbaşkanı Gül, eşi Hayrünnisa Gül ile  birlikte mübarek ramazan günü, konuklarıyla beraber bir iftarda beraber olmaktan  gerçekten büyük bir şeref duyduğunu söyledi.      

İFTAR YEMEĞİNDEN GÖRÜNTÜLER / WEB TV

Türkiye'nin 39 vilayetinden gelen konuklarına “Hepiniz zahmet ettiniz,  hepinize çok şükran borçluyuz, hoş geldiniz, sefa getirdiniz” diyen Gül,  cumhurbaşkanı olduğu günden itibaren şehit ve gazilere çok özel, ayrı bir değer  verdiğini ve bunu büyük bir sorumluluk olarak da hissettiğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı olduğu günden bu yana bunun 5. iftar sofrası olduğunu ve 5.  kez şehit ve gazi aileleriyle beraber olduklarını anlatan Cumhurbaşkanı Gül,  konuşmasını şöyle sürdürdü:   

“Bir kez daha bütün şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum, hepsinin  mekanı cennet olsun. Biraz önce hepinizi tek tek karşılarken, tokalaşırken,  kucaklaşırken, hepinizin acısını bir kez daha tazeledik, ama biz de bir kez daha  hepinizin acısını çok derinden duyduk ve hissettik. Bugün uzun bir konuşma yapmak  istemiyorum, çünkü hepimiz büyük bir hissiyatla doluyuz. Aslında ne sizin ne de  bizim dayanacak halimiz var. Ama bu toplantıları, bu iftarları özellikle  yapıyorum ve herkese şunu göstermek istiyorum ki; şehitlerimizin acısı sadece  düştüğü yeri yakmıyor, şehitlerimizi sadece belirli günlerde hatırlamıyoruz.  Cumhurbaşkanlığı katı başta olmak üzere devletimizin bütün katlarında  şehitlerimize ve gazilerimize daima ayrı bir yer vardır ve ayrı bir özen  gösterilmektedir.”

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, devletin  görevlilerinin, hükümet, komutanlar, emniyet müdürleri, herkesin, bir daha acı  olmasın diye uğraştığını, bir daha acılar olmasın diye elden gelen her türlü  yolların da denendiğini belirterek, “Ama terörle mücadele de kolay  olmamaktadır” dedi.

Gül, şehit yakınları ve gaziler onuruna Dolmabahçe Sarayı'nda verdiği  iftar yemeği öncesinde yaptığı konuşmada, Türk milletinin, şehitliğin ne olduğunu  çok iyi bildiğini, Türk milletinin tarih boyunca vatan, millet, inançlar için  daima şehit verdiğini kaydetti.

Şehitliği en güzel ve veciz şekilde milli şair Mehmet Akif Ersoy'un,  Çanakkale şehitlerine yazdığı destanda “Ey şehit oğlu şehit isteme benden  makber/Sana avucunu açmış duruyor peygamber” diyerek ifade ettiğini anlatan  Cumhurbaşkanı Gül, şöyle devam etti:

“Buradan bütün Türk milletine, bütün milletime seslenmek istiyorum ve  onlara bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Herhangi bir mahallede, köyde, ilçede,  şehirde nerede bir şehit ve gazi varsa, onların aileleri varsa, onlar hepimize  emanettir. O şehrin, beldenin, mahallenin en şerefli ve onurlu insanları da  sizlersiniz. Her sene verdiğim iftarda şunu söylerim; 'Benim en değerli  misafirlerim sizsiniz' derim. Sizler vatan ve millet için en sevdiğiniz  evlatlarınızı, eşlerinizi feda ettiniz. Vatan ve millet için herkes bir şey  yapıyor, ama bunların içinde 'en onurlu olanlar sizlersiniz' derken, şunun için  söylüyorum, herkes elinden geldiği kadar bir şeyler yaparken, vatan ve millet  için siz en çok sevdiklerinizi, evlatlarınızı, onları feda ediyorsunuz, feda  ettiniz. Onun için bu söylediğim sözlerin hepsi gönülden gelen ve inanarak  söylediğimiz sözlerdir. Şunu hatırlatmak isterim. Bütün kamu görevlilerimiz  bilmektedir, bütün valilerimiz ellerinden geleni yapmaktadırlar, kaymakamlarımız,  komutanlarımız, emniyet görevlilerimiz, müdürlerimiz hepsi... Sizler hiçbir zaman  yalnız değilsiniz. Bunu Cumhurbaşkanınız olarak ben söylüyorum ve herkes de bunu  en iyi şekilde biliyor.”

"ARZUNUZ VARSA, MASADAKİ TEMSİLCİM, SÖYLEYİN”
         
Cumhurbaşkanı Gül, her masada kendisini ve Cumhurbaşkanlığı temsilen  arkadaşları olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

“Hepiniz iftar yaparken herhangi bir arzunuz, talebiniz varsa, herhangi  bir şekilde dile getirmek istediğiniz husus varsa hiç çekinmeden bunları  masanızdaki temsilcilerime lütfen söyleyiniz. Bana karşılarken verdiğiniz  notları, hepsini çok dikkatli bir şekilde okuyup, hepsini takip edecek ve sizlere  döneceğiz. Masa etrafında söyleyeceğiniz herhangi bir talep ve istek olursa  onların hepsine döneceğiz. Daha önceki bu buluşmalarda ne yaptıysak aynısını  yapacağız.

Bir kez daha sizlerle gurur duyuyoruz. Bir kez daha sizler acı haberleri  aldığınızda acıları içinize akıttınız ve hepiniz 'Vatan sağ olsun' dediniz. Bu  kolay bir laf değildir. Ama bunları her şehit merasiminde hep duyduk. Bize bir  gece sabahın erkeninde telefon geldiğinde içimiz sızlayarak telefonu açarız.  'Bugün acaba nerede bir şehidimiz var, nereden bir kara haber geliyor?' diye...  Ama şu da bir gerçektir ki, tarih boyunca vatanın birliği, bütünlüğü için,  milletin selameti, inançlarımızın korunması için bu ülke şehit vermiştir. Ümit ve  arzu ederiz ki, bu acılar tekrar yaşanmasın. Devletin görevlileri hepimiz,  hükümet, komutanlarımız, emniyet müdürlerimiz, herkes, bir daha acı olmasın diye  uğraşmaktadır. Bir daha acılar olmasın diye elden gelen her türlü yollar da  denenmektedir. Ama terörle mücadele de kolay olmamaktadır. Verdiğiniz evlatlar  vatan için verilmiştir. Onların değeri hepimizce malumdur. Hepinizin yeri  başımızın üstündedir. Bir kez daha hepinize ayrı ayrı 'hoş geldiniz' diyorum,  küçüklerin gözlerinden öpüyorum. Sadece burada değil, döndükten sonra da bize  ulaştırmak istediğiniz notunuz, talebiniz olursa, kendinizi yalnız hissederseniz,  bulunduğunuz yerin vali ve kaymakamına veya direkt bana yazın ve bunları yakından  en büyük sorumluluk duygusu içinde takip ettiğimizden emin olun.”

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün konuşmasının ardından Kur'an-ı Kerim okundu  ve yemeğe geçildi.
       
YEMEKTEN NOTLAR
         
Yemeğe, 39 ilden, geçen yıl Ocak ayı ile bu yıl Haziran ayı arasında  şehit olan asker ve polislerin yakınları ile gazi ve maluller katıldı. Yemekte,  54'ü asker, 25'i emniyet mensubu olmak üzere 79'u şehit, 9'u gazi ve malul ailesi  olan 228 kişi bulundu.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eşi Hayrünnisa Gül yemekte,  Kastamonu-Çankırı karayolunun 25. kilometresinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın  mitinginin ardından geri dönen polis otomobiline yapılan silahlı saldırıda şehit  olan 34 yaşındaki 10 yıllık polis memuru Recep Şahin'in annesi ve eşi, 22 Haziran  2010'da İstanbul Halkalı'da askeri servis aracına teröristlerce düzenlenen  bombalı saldırıda şehit olan 28 yaşındaki Jandarma Uzman Çavuş Çağlar Bölük'ün  anne ve babası, 20 Temmuz 2010'da Hakkari'nin Çukurca ilçesi Hantepe mevkisinde  terör örgütü PKK üyeleriyle güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada şehit olan  23 yaşındaki Piyade Uzman Çavuş Ayhan Say'ın babası, 19 Temmuz 2010'da Üzümlü  mevkisinde meydana gelen mayın patlaması sonucu gazi olan Jandarma Er Eser Özer  ve babası, 26 Haziran 2011'de Van Keçiyakası bölgesinde teröristlerce düzenlenen  pusu sonucunda şehit olan 42 yaşındaki Piyade Başçavuş Erkan Durukan'ın oğlu, eşi  ve annesi, 27 Nisan 2010'da Giresun'da askeri aracın geçişi sırasında meydana  gelen mayın patlaması sonucu şehit olan 39 yaşındaki Jandarma Başçavuş Ahmet  Eryılmaz'ın eşi ve kızıyla birlikte oturdu.

İftar yemeği sırasında, daha önceki yıllarda olduğu gibi her masada yer  alan Cumhurbaşkanlığı temsilcileri, davetlilerce iletilen talep, dilek ve  sorunları not aldı.

Yemeğe, konukların dile getirecekleri sorunlara yönelik, ihtiyaç  olduğunda danışılmak üzere Genelkurmay Başkanlığı, İçişleri Bakanlığı, Aile ve  Sosyal Politikalar Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sosyal Güvenlik Kurumu  temsilcileri de davet edildi.

Yemeğe, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve Emniyet Müdürü Hüseyin  Çapkın da katıldı.

İftar yemeğinde “kaymak, petek bal, pastırma, hurma, beyaz peynir, eski  kaşar peyniri, ceviz, siyah zeytin, yeşil zeytin, domates, salatalık ve sigara  böreğinden” oluşan iftariyelik tabağı, ezo gelin çorba, biber dolma ve imam  bayıldıdan oluşan zeytinyağlı tabağı, közde patlıcan beğendi, firik pilavı,  ızgara domates, biber sosuyla kuzu pirzola, yaz salatası, incirli hurma tatlısı,  çay ve kahve ikram edildi.

Şehit yakını ve gazilerin bulundukları şehirlerden ulaşımları valilikler  tarafından sağlandı. Gelişlerinde Cumhurbaşkanlığı görevlilerince karşılanan  davetlilere, İstanbul'da bulundukları süre boyunca görevliler refakat edecek.  Konukların ulaşım, konaklama gibi ihtiyaçları da Cumhurbaşkanlığınca  karşılanacak.
      

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!