Güncelleme Tarihi:
İTÜ, geçtiğimiz günlerde uluslararası yükseköğretim sıralama kuruluşu Quacquarelli Symonds (QS) 2024 Alan Bazlı Üniversite Sıralaması’nda ‘Mühendislik ve Teknoloji’ alanında dünyada 95’inci sıraya yerleşti. Böylece listeye bu alanda Türkiye’den ilk 100’e giren ilk üniversite oldu. İlk üç sırasında Massachusetts Institute of Technology (MIT), Stanford ve Oxford Üniversitelerinin bulunduğu sıralamada ilk 100’e girerek Türkiye’de bir ilke imza atan İTÜ, ‘Akıllı Şehirler İnovasyon Merkezi’ ile şehirlerin dijital ikizlerini çıkarmaya hazırlanıyor. Gerçek dünya nesnelerinin, süreçlerinin veya sistemlerinin sanal bir simülasyonunu temsil eden dijital ikizlerle ilgili çalışmaları ve QS başarısının gelmesine katkı sağlayan diğer projeleri İTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Koyuncu ile konuştuk.
TÜM İL VE İLÇELERE UYGULANABİLECEK
Prof. Dr. Koyuncu, üniversitedeki teknoloji odaklı projeleri şöyle anlattı:
“Şehirlerimizin dijital ikizini çıkarmak üzere kurmaya başladığımız ‘Akıllı Şehirler İnovasyon Merkezi’ için Sampaş Holding ile bir iş birliği yaptık. Burada önce İTÜ Ayazağa Kampüsü’nün dijital ikizini çıkardık. Peki bu çalışma ne işimize yarayacak? Örneğin şehirlerde farklı şiddetlerde yağan yağmurun nerede biriktiğine dijital ikizler üzerinden bakacağız. Bu sayede sel ve taşkınlara yönelik olarak alınması gereken önlemler önceden belirlenebilecek. Şu an kampüsün dijital ikizinde birçok farklı doğa olayına ait senaryoları çalışıyoruz. İlerleyen süreçte tüm il ve ilçelere yönelik dijital ikizler çıkarılacak. Yangın, deprem, sel ve hatta ulaşım özelinde birçok senaryonun üzerinde çalışılabilecek.
ÖĞRENCİ BAŞARISINI DA ARTIRACAK
Bu çalışmayı eğitim öğretim kalitesini artırma noktasında da kullanmayı planlıyoruz. Mesela kampüsün dijital ikizi, sınıflardaki sıcaklık değerlerine bağlı olarak yaz ve kış mevsimlerinde öğrencilerin okula devamlılıkları noktasında bize önden bilgiler verebilecek. Burada sınırsız simülasyonlar yapılabilir. Ayrıca öğrencilerin ders notlarının düşük gelmesi halinde bunu etkileyen faktörleri de yine kampüsün dijital ikizi üzerinden görebilme şansımız olacak. Diğer yandan sadece fiziksel süreçler değil sosyolojik ve psikolojik süreçlerin de öğrencilerin başarısı ve devamı üzerinde ne kadar etkili olduğuna dair sonuçları bu sayede online olarak görüntüleyebileceğiz. Böylece öğrenci başarısını daha da artırmayı planlıyoruz. Bu teknoloji çok hızlı gelişiyor. Birkaç yıl içinde tüm şehirlerin bu teknolojiyi kullanmasını ön görüyoruz. Burada önem verdiğimiz asıl konu dijital ikizlerin yerli yazılımlarının geliştirilmesi.”
5G TEKNOLOJİSİNE SAHİP TEK KAMPÜS
Türkiye’de şu an sadece İstanbul Havalimanı’nda kapalı alanda 5G teknolojisinin kapsama alanında olduğuna dikkat çeken Koyuncu, şöyle devam etti:
“Türkiye’de ilk ve tek açık alanda 5G’nin en geniş kapsadığı yer İTÜ Ayazağa Kampüsü oldu. Bu çok şeyi değiştiriyor. Kampüsümüzde insansız yani otonom hareket eden bir otobüsümüz ve teslimat robotlarımız var. Otonom sistemler kullanıldığında haberleşmenin önemi artıyor. Örneğin otobüse komut verdiğimizde bu komutun gideceği yere anında ulaşması, frene ya da gaza basması gerekiyor. 5G bu açıdan çok değerli.
6G İÇİN ÇALIŞMALARA BAŞLADIK
2025 yılında ülke olarak 5G teknolojisine geçmeyi planlıyoruz. İTÜ’de yaptığımız çalışmalar, ülke genelinde tam ölçekli kullanıma geçildiğinde çok önemli olacak. Bir yandan da üniversitemizde 6G ve ötesi için Ar-Ge çalışmaları başladı. 5G’de elde edilen deneyim 6G’de de kullanılacak.”
İŞ DÜNYASI İÇİN YAPAY ZEKA
Üniversitede yapay zeka konusunda çok tecrübeli bir akademik kadronun oluştuğuna da dikkat çeken Koyuncu, “Yakın zamanda iş dünyasına yönelik ‘AI for Business (İş dünyası için yapay zeka)’ gibi bir yapılanmaya gideceğiz. İş dünyası için yapay zekayı sektör temsilcileriyle daha kullanılabilir hale getirmek üzere çalışmalar yürütüyoruz. Önümüzdeki 1 ay içinde bunun duyurusunu yapacağız. İş dünyasında veri çok önemli hale geldi. Bu veriyi yapacağımız çalışmalarla daha kullanılabilir hale getirmeye çalışacağız” dedi.
CHATGPT GİBİ PLATFORMLAR GELİŞECEK
ChatGPT gibi yapay zeka yazılımları üzerinde çalışan öğrenci gruplarının olduğunu söyleyen Koyuncu, “Yakın zamanda bu çalışmaların birer girişime dönüşeceğini düşünüyorum. Bu alanda çalışan öğrencilerimizin geliştireceği platformun hangi alana hitap edeceği de oldukça önemli. Farklı disiplinlerden öğrencilerimiz bu alanda çalışıyor” dedi.
HEDEFİMİZ ÇOK DAHA YÜKSEK
Prof. Dr. İsmail Koyuncu, üniversitenin elde ettiği QS başarısı hakkında ise şunları söyledi:
“QS, saygın uluslararası derecelendirme kurumlarından biri. Her yıl hem dünya genelinde hem de alan bazında üniversiteleri sıralıyor. Alan bazında dünya sıralamaları geçtiğimiz hafta açıklandı. Burada beş ana alan var. Mühendislik ve teknoloji, sosyal bilimler, sağlık bilimleri, temel bilimler ve sanat. İTÜ olarak 2024 yılında mühendislik ve teknoloji alanında ilk 100’e girdik ve 95’inci sırada yer aldık. Bu beş ana alandan ilk 100’e giren ilk ve tek üniversite olduk. Böyle bir başarı elde etmek bizim için gurur verici oldu. Hedefimiz tabii ki çok daha yüksek. Bunu da yaptığımız projeksiyonlarla görebiliyoruz. Önümüzdeki birkaç yıl içinde ilk 50’ye, sonrasında da ilk 20’ye ve ilk 10’a girmeyi hedefliyoruz.”