Sefarad Yahudileri büyük ödülü TC vatandaşına
Güncelleme Tarihi:
Sefa KAPLAN
Oluşturulma Tarihi: Ocak 26, 2009 00:00
Türkiye’de İsrail’in Gazze saldırılarına yönelik eleştiriler anti-siyonizmden anti-semitizme doğru kayarken yakın tarihimiz üzerine yaptığı nitelikli araştırmalarıyla tanıdığımız Rıfat Bali, ’2009 Yılı Alberto Benveniste Araştırma Ödülü’ne değer görüldü.
Merkezi Fransa’nın başkenti Paris’te bulunan Alberto Benveniste Sefarad Kültürü Araştırma Merkezi, bu ödülü Bali’ye, Türk Yahudilerinin tarihi üzerinde yaptığı çalışmalar nedeniyle verdi. Bali, ilk kez bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Yahudi’ye verilen ödülü bugün Paris’te düzenlenen bir törenle alıyor. Aynı törende, 2009 Edebiyat Ödülü de Türk okuyucusu tarafından yakından tanınan ve "Amerikan edebiyatının Umberto Eco’su" olarak bilinen Richard Zimler’e veriliyor. Zimler’in, "Lizbon’un Son Kabalacısı, Gece Yarısı’nın Peşinde" gibi kitapları Türkçe’ye çevrildi.
Rıfat Bali, esasen Fransızca’ya çevrilen eserlere değer görülen ödülün, kendisine, yaptığı bütün çalışmaların değerlendirilmesiyle verildiğini söyledi. Ödülün, özellikle Sefarad Yahudileri açısından büyük önem taşıdığını belirten Bali, Türkiye Yahudileri üzerinde yaptığı çalışmalardaki nesnelliğin ödülün gerekçesini oluşturduğunu söyledi.
Gül rahatlattı
Türkiye’de yükselen anti-semitizmle ilgili sorularımızı da cevaplandıran Rıfat Bali, bunun yeni bir şey olmadığını ama Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere hükümetin üslûbunun Yahudi cemaatinde ciddi rahatsızlık yarattığını ifade etti. Bali, "Milli Eğitim Bakanlığı tarafından okullarda yaptırılan saygı duruşu da, sokakları kaplayan ilanlarda Tevrat’a atıf yapılması da tuhaftı. Bildiğim kadarıyla, Milli Eğitim’in emrettiği tören, İstanbul’daki Yahudi okulunda da tuhaflıklar yaşanmasına yol açtı" dedi. Türk basınının bu kez anti-semitizme karşı sesini yükselttiğini de belirten Bali, "Yahudi cemaatinde, Başbakan’ın üslûbunun anti-semitizmi beslediği hissiyatı oluştu ve bunun için itiraz edildi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Leyla Navaro’yu arayarak Yahudi cemaatine sahip çıkması ise manevi açıdan son derece önemliydi" diye konuştu.
Rıfat Bali, esasen Fransızca’ya çevrilen eserlere değer görülen ödülün, kendisine, yaptığı bütün çalışmaların değerlendirilmesiyle verildiğini söyledi. Ödülün, özellikle Sefarad Yahudileri açısından büyük önem taşıdığını belirten Bali, Türkiye Yahudileri üzerinde yaptığı çalışmalardaki nesnelliğin ödülün gerekçesini oluşturduğunu söyledi.
Gül rahatlattı
Türkiye’de yükselen anti-semitizmle ilgili sorularımızı da cevaplandıran Rıfat Bali, bunun yeni bir şey olmadığını ama Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere hükümetin üslûbunun Yahudi cemaatinde ciddi rahatsızlık yarattığını ifade etti. Bali, "Milli Eğitim Bakanlığı tarafından okullarda yaptırılan saygı duruşu da, sokakları kaplayan ilanlarda Tevrat’a atıf yapılması da tuhaftı. Bildiğim kadarıyla, Milli Eğitim’in emrettiği tören, İstanbul’daki Yahudi okulunda da tuhaflıklar yaşanmasına yol açtı" dedi. Türk basınının bu kez anti-semitizme karşı sesini yükselttiğini de belirten Bali, "Yahudi cemaatinde, Başbakan’ın üslûbunun anti-semitizmi beslediği hissiyatı oluştu ve bunun için itiraz edildi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Leyla Navaro’yu arayarak Yahudi cemaatine sahip çıkması ise manevi açıdan son derece önemliydi" diye konuştu.