Seçmen kütükleri tartışması TBMM'de

Güncelleme Tarihi:

Seçmen kütükleri tartışması TBMMde
Oluşturulma Tarihi: Ocak 20, 2009 17:19

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi ile ilgili çalışmalar sırasında bazı aksama ve eksikliklerin olabileceğini belirterek, “Ancak, bu aksaklıkların düzeltilmesi için gerekli mekanizmalar, sistemin içinde vardır ve işletilmektedir” dedi.

TBMM Genel Kurulunda, gündemdışı söz alan İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi ve seçmen kütükleri ile ilgili çalışmalar konusunda bilgi verdi.

Bakan Atalay, seçmen kütükleri ile ilgili konunun Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) yetki ve sorumluluğunda olduğunu, dolayısıyla bu konuda düzenleme yapan ve gerekirse açıklama yapması gereken yerin de Yüksek Seçim Kurulu olduğunu anımsattı.

Son aylarda, mahalli seçim atmosferine girildiğini ve yeni bir tartışma konusunun gündeme geldiğini ifade eden Atalay, seçmen sayısı artışının ardında “derin manalar” aranmaya başlandığını kaydetti.

Bazı siyasi parti temsilcileri ve medya temsilcilerinin konuyla ilgili analizler yaptığını hatırlatan Atalay, “Biz, bu eleştirilerin iyi niyetle yapılan eleştiriler olduğuna inanmak istiyoruz” diye konuştu.

MERNİS ve bunun tamamlayıcısı projelerle yeni sisteme geçildiğini, bütün nüfus hizmetlerinin bilgisayar ortamında gerçekleşmesinin altyapısının Hükümetleri döneminde oluşturulduğunu belirten Atalay, tüm vatandaşlara “T.C Kimlik Numarası” verildiğini ve bunların elektronik ortamda kurum ve kuruluşların kullanımına sunulduğunu söyledi.

Atalay, bu bilgilerin, adres bilgileriyle de eşleştirildiğini hatırlattı.

“BAZI EKSİKLER OLABİLİR”

Bu çalışmalar sırasında bazı aksama ve eksikliklerin olabileceğini belirten Atalay, “Ancak, bu aksaklıkların düzeltilmesi için gerekli mekanizmalar sistemin içinde vardır ve işletilmektedir” diye konuştu.

Bazı küçük örneklerin gündeme getirilerek sistemi topyekün sakat ilan etmenin sağduyulu bir yaklaşım olmadığını ifade eden Atalay, şöyle devam etti:
“Ben, bunların medyada örnekler olarak yer almasında memnun oluyorum. Çünkü, bu şekilde aksamalar varsa görülüyor, düzeltiliyor. Böyle büyük çalışmada bazı küçük hataların, aksaklıkların olmaması da mümkün değil. Buradaki amaç, eski ilkel nüfus sayım sistemini kaldırmak, sürekli kendini güncelleyen çağdaş sistemi kurmaktı. Bu sistemle Türkiye'de yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ve dışarıda yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ile Türkiye'de yaşayan yabancı ülke vatandaşlarının listesi çıkarıldı. Bu üçlü sistem kuruldu ve işliyor.”

Yeni sistemle bütün yerleşim yerleri ile ilgili bilgilerin çağdaş standartlara uygun bir şekilde oluşturulduğunu kaydeden Atalay, nüfusta net bir belirleme olduğunu bildirdi.
Atalay, yeni sistemle birlikte kurumların eskisi gibi kendi kaydını oluşturmak için bütçe ayırmaktan kurtulduğunu söyledi.
Sayımlarda eve kapanma zorunluluğunun kalktığını belirten Atalay, seçmen kütüklerinin güncelleştirilmesinde ek maliyetin de sona erdiğini bildirdi.

“YETERİNCE TAKDİR EDİLMEDİ”

Türkiye'ye getirdikleri bu değişik sistemin yeterince takdir edilmediğini ifade eden Atalay, “Hatta muhalefet bir defa teşekkür edeceğine, sürekli eleştiriler getirdi” dedi.

Atalay, şunları söyledi:
“Bu düzenlemeden önce bir kişiyi Türk vatandaşı olsa da YSK seçmen yapamıyordu. Mutlaka ilgilinin kendi başvurusu gerekiyordu. Bu düzenlemeyle artık nüfus kütüklerinde yer alan herkesin YSK tarafından seçmen yapılabilmesi mümkün olmuştur. Bu uygulamayla Türk vatandaşı olup Türkiye'de ikamet eden ve seçmen niteliğine haiz olup seçmen kütüğünde bulunmayan vatandaş kalmadı.

Tartışma konusu olan, bir önceki seçimde listelerde yer alan seçmen sayısı ile son olarak askıya çıkarılan seçmen sayısı arasındaki fark, aslında geçmiş dönemlerde de hep olmuştur. TUİK verilerine göre, 1983 genel seçimlerinde, seçmen niteliğine sahip kişi sayısı 23 milyon 270 bin iken, seçmen listelerine kayıtlı kişi sayısı 19 milyon 767 olarak yer alıyordu. Yaklaşık 4 milyon kişi seçmen listelerine kayıtlı değildi. 1991 genel seçimlerinde seçmen niteliğine sahip kişi sayısı 32 milyon iken, seçmen listelerinde 29 milyon kişi kayıtlıydı. 1995 genel seçimlerinde seçmen niteliğine sahip kişi sayısı 37 milyon iken, listelerde 34 milyon kişi vardı. 2002'de seçmen niteliğine sahip kişi sayısı 43 milyondu, listelerde 41 milyon vatandaşın kaydı bulunuyordu.

Son seçimlerde MERNİS veri tabanında 18 yaşını doldurmuş ve Türkiye'de ikamet eden oy kullanma hakkına sahip 46 milyon 557 bin 166 Türk vatandaşı bulunuyordu. Ancak, milletvekili seçiminde YSK ilan ettiği seçmen sayısı 42 milyondu.”

Bakan Atalay, 29 Mart itibariyle MERNİS veri tabanına göre 18 yaşını doldurmuş Türkiye'de ikamet eden 48 milyon 265 bin 64 Türk vatandaşı bulunduğunu belirterek, “Bizim nüfus kayıtlarımızda 29 Mart 2009'da 18 yaşında olacak bütün vatandaşların ismi seçmen kütüklerine kayıtlıdır” diye konuştu.

6 MİLYON SEÇMEN FARKI

Bütün bunlara rağmen “6 milyon seçmen farkı” diye iddia edenleri anlamakta zorluk çektiğini belirten Atalay, “Bu sistem açıktır, incelenebilir.

Bu verilerin hepsi bellidir. 6 milyonun nereden geldiği belli. Biz Türkiye'de yanlış bir sistemi düzelttik. Yanlış yürütülen bir sayımı, bir seçmen kütüğü belirleme sistemini yeniledik” dedi.

Bakan Atalay, seçmen hakkını kazanmış bütün vatandaşları, kendisi istesin istemisin, başvursun başvurmasın, seçmen kütüğüne kaydettiklerini de sözlerine ekledi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!