OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 30, 2003 00:00
Yargıtay'ın, DEHAP'la ilgili kararı onamasının ardından Kalender Kılınç adlı bir vatandaş ile İP ve GP seçimlerin iptali, DYP ise milletvekili dağılımın yeniden yapılması için YSK'ya başvurdu.DEHAP'IN YEDEĞİ ÖZGÜR PARTİYargıtay'ın DEHAP yöneticilerinin "evrakta sahtecilik" suçunu onaması, partinin Anayasa Mahkemesi'nde süren kapatma davasının da temelini oluşturdu. DEHAP'ın Anayasa Mahkemesi'nde süren kapatma davasının yerel seçimlerde gündeme getirilmesiyle seçmenin ikileme düşürüleceği kaygısını taşıyan parti yöneticileri, seçimlere Özgür Parti adıyla girmeye karar verdi. Yargıtay'ın DEHAP yöneticilerinin 1 yıl 11 ay 10'ar günlük hapis cezasını onaması, DEHAP'ın Anayasa Mahkemesi'nde süren kapatma davasını da etkileyecek. Karar, eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun, DEHAP hakkında açtığı kapatma davasının temel delillerinden birini oluşturacak. DEHAP yöneticileri, Anayasa Mahkemesi'nin bu süreçte haklarındaki kapatma davasını gündemine almasını ise yaklaşan yerel seçimleri olumsuz etkileyeceği kaygısını taşıyor.DEHAP'lılar, Yargıtay'ın kararıyla hız kazanan davanın, yakın bir zamanda kapatma kararıyla sonuçlanmasından endişe ediyor.Seçimlerin iptali için ilk başvuru Kalender Kılınç adlı astsubay emeklisi vatandaştan geldi. Kılınç, 3 Kasım Milletvekili Genel Seçimleri'nin iptali istemiyle YSK'ya başvuruda bulundu.    Sabah saatlerinde Sıhhıye'deki YSK binasına gelen Kılınç, dilekçesini verdikten sonra gazetecilere açıklama yaptı. Kılınç, ''insan olma onurunu korumak için seçimin iptalini istediğini'' söyledi.    İŞÇİ PARTİSİ'NİN BAŞVURUSU Kılınç'ın ardından İşçi Partisi (İP) de seçimlerin iptali için YSK'ya başvuru yaptı.İP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Karanlık, YSK'ya başvuru dilekçesini verdikten sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, Yargıtay'ın, DEHAP eski yöneticilerinin, 3 Kasım seçimlerine katılmak için sahtekarlık yaptıkları gerekçesiyle aldıkları mahkumiyet kararını onamasının, 3 Kasım seçimlerinde vatandaşın önüne konulan birleşik oy pusulasının yasalara aykırı hazırlandığını hukuken kanıtladığını söyledi.    Karanlık, DEHAP'ın seçimlere yasal hakkı olmadığı halde sokulması ve adının birleşik oy pusulasında bulunması nedeniyle, pusulanın geçersiz olduğunu savundu. ERDOĞAN VE GENÇ PARTİ Anayasa Mahkemesi kararına rağmen, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, o dönemde genel başkan olmadığı halde birleşik oy pusulasına adının yazılmasının da pusulanın geçersizliğine neden olacağını ifade eden Karanlık, ayrıca Genç Parti'nin yasaya uygun olmadan seçimlere katılmasının da hukuksuzluk olduğunu ileri sürdü.    Bugün gelinen noktada, yasalara uymadan düzenlenen seçimin meşru olmadığının kesinleştiğini öne süren Karanlık, ''Dolayısıyla, bu seçimden çıkan hükümetin de meclisin de meşruiyeti tartışma konusu olmuştur'' dedi.    Karanlık, bu gerekçelerle 3 Kasım Milletvekili Genel Seçimleri'nin zorunlu olarak iptal edilmesi ve yenilenmesi gerektiğini söyledi.DYP'NİN BAŞVURUSU: MİLLETVEKİLİ DAĞILIMI YENİDEN YAPILSIN İki başvurunun ardından DYP de, 3 Kasım Milletvekili Genel Seçimleri'nde, DEHAP'ın oylarının iptal edilerek, barajın ve ardından milletvekili dağılımının yeniden hesaplanması istemiyle YSK'ya başvuruda bulundu.    DYP genel başkan yardımcıları Ali Rıza Gönül, Nevzat Ercan ile partinin hukukçuları Ahmet İyimaya ve Bekir Sami Daçe, YSK'ya başvuru dilekçelerini verdikten sonra YSK Başkanı Tufan Algan'ın makamına geçerek, yaklaşık yarım saat görüştüler.    Ali Rıza Gönül, YSK'dan ayrılırken gazetecilere açıklamalarda bulundu.    Başvurularının, hukuk ve demokrasi tarihine düşülen bir not olduğunu belirten Gönül, ''Yüksek mahkeme tarafından bu başvurunun aynı şekilde taçlandırılacağına inandıklarını'' dile getirdi.GP'NİN BAŞVURUSUDaha sonra Genç Parti (GP) de 3 Kasım milletvekili genel seçimlerinin iptali ve yenilenmesi istemiyle YSK'ya başvurdu.    GP Genel Başkan Yardımcıları Şükrü Karadağ ve Mithat Yümlü ile Genel Sekreter Mehmet Ali Akgül, başvuru dilekçelerini YSK'ya verdiler.    Akgül, YSK'dan ayrılırken gazetecilere yaptığı açıklamada, Yargıtay 6. Ceza Dairesi'nin kararıyla 3 Kasım seçimlerine hile karıştırıldığının resmen belgelendiğini söyledi.    Böylece, TBMM'nin meşruiyetinin tartışılır hale geldiğini savunan Akgül, ''Demokrasilerde, hiçbir meclis, meşruiyet tartışmasının gölgesinde kalamaz. Bunun çözümü, seçimlerin tekrarlanmasıdır'' dedi. Doğruyu bulmak için milletin önüne sandığı koyma mecburiyeti olduğunu kaydeden Akgül, şöyle konuştu:    ''Yargıtay 6. Ceza Dairesi'nin kararıyla, DEHAP'ın aldığı 1 milyon 960 bin geçerli oyun, kimlere ve hangi partilere verileceği belli olmadığı, verilmediği ya da verildiği takdirde ülke barajının TBMM'deki temsilci sayılarının değişeceği açıkça ortaya çıkmıştır. Bu nedenle 3 Kasım seçimleri hukuken butlan yaptırımıyla sakattır ve bütünüyle iptal etme zorunluluğunu doğurmuştur. Ortaya çıkan maddi hatayı giderme işi, YSK'nın görevidir. YSK, mutlaka seçimlerin tekrarlanmasına karar vermek zorundadır.''    Akgül, DEHAP'a oy veren kişilerin de seçimlerin iptali istemiyle YSK'ya başvurmaları gerektiğini ifade etti.İKİNCİ VATANDAŞ SAHNEDE     Bu arada, Kılınç adlı vatandaşın ardında, kendisinin ANAP'ın eski Ankara il yönetiminde olduğunu ifade eden Metin Mehmet Yıldız isimli bir vatandaş, gazetecilere, seçimlerin iptali istemiyle dilekçe verip veremeyeceğini sordu. Dilekçe verebileceğini öğrenmesinin ardından Yıldız, YSK önünde dilekçesini ayaküstü yazdı ve YSK'ya verdi.    Yıldız, YSK'dan ayrılırken, gazetecilerin neden dilekçe verme ihtiyacı duyduğunu sorması üzerine, ''Benim içimden öyle geldi, uyuyamadım. Bir vatandaş olarak, gelip dilekçe verdim'' dedi. Yıldız, seçimlerin iptal edilmesini ve yeniden yapılmasını istediğini kaydetti.MHP DE YARIN YSK'YA BAŞVURACAK     MHP de 3 Kasım milletvekili genel seçimlerinin iptali istemiyle YSK'ya başvuracak. Alınan bilgiye göre, başvuru dilekçesi yarın YSK'ya verilecek.    MHP'nin hazırladığı dilekçede, Yargıtay'ın DEHAP yöneticileri hakkındaki kararı onaması sonucu 3 Kasım seçimlerinin ''sahtecilik'' işlemiyle malum hale geldiği öne sürülüyor.    TBMM'nin meşruiyetinin yargı kararıyla tartışılır hale geldiği ve manevi şahsiyetinin gölgelendiği savunulan dilekçede, milli irade üzerindeki bu gölgenin kaldırılmasının 3 Kasım seçimlerinin tekrarı ile mümkün olduğu dile getiriliyor.ÜÇLÜ İTTİFAKTAN YSK'YA "ARADA KAYNADIK" İTİRAZIBu arada ANKA'nın haberine göre, ittifak yaparak 3 Kasım seçimlerine DEHAP çatısı altında giren, EMEP ve SDP ile kapatılan HADEP'in adayları da oylarının "arada kaynadığı" gerekçesiyle YSK'ya itiraz edecek. 3 Kasım seçimlerine DEHAP çatısı altında giren EMEP, SDP ve kapatılan HADEP'e verilen oylar da, iptal edilme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Partiler, "usülsüzlük yapmadıkları" halde, DEHAP'ın oylarının iptali halinde, kendilerine verilen oyların da iptal edildiği gerekçesiyle önümüzdeki günlerde YSK'ya itiraz edecek. "DEMOKRASİYE ZARAR VERMEYİN" DEHAP çatısı altında seçimlere giren partiler yaptıkları itirazlarda YSK'ya, "DEHAP oylarını iptal ederek, demokrasiye zarar vermeyin" uyarısında da bulunacak. EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel, DEHAP oylarının iptalinin halkın iradesinin hiçe sayılması anlamına geleceğini belirtti. Bu yönde, itirazda bulunarak oylarına sahip çıkmakta kararlı olduklarını söyleyen Tüzel, "Fırsatçılar seçimlerin yenilenmesi için ne kadar çaba sarfediyorsa, biz de demokrasinin zedelenmemesi için YSK nezdinde çaba sarfedecek, ne gerekiyorsa yapacağız" dedi. SDP Genel Başkanı Akın Birdal da DEHAP üzerinde bir baskı bulunduğunu kaydederek, "bu şekilde muhalefet güçlerin siyaset yapma özgürlüğü engelleniyor" dedi. Birdal da oylarına sahip çıkmak istediklerini söyleyerek, YSK'ya itiraz edeceklerini bildirdi.ALGAN: KAMU VİCDANINI RAHATLATICI KARAR ALINACAK Öte yandan YSK Başkanı Tufan Algan, 3 Kasım seçimlerinin iptali konusunda yapılan başvuruları değerlendireceklerini söyledi.Algan, YSK'ya gelişinde gazetecilerin seçimlerin iptaline ilişkin sorularıyla karşılaştı.Algan, seçimlerin iptali iptali için yapılan başvuruların değendericeğini bildirdi. Bunun bir süreç içinde olacağını belirnten Algan bunun ne kadar zaman alacağını söylemeyeceğini ifade etti.YSK Başkanı Algan, bu süreç sonunuda hukuka uygun ve kamuoyunun vicdanını rahatlatacak bir karara varmayı umduklarını söyledi.KANADOĞLU: SONUÇ MİLLİ İRADENİN SAPTIRILMASIDIRDEHAP'ın beyanı aksine örgütlenmesini tamamlayamadığı gerekçesiyle 3 Kasım seçimlerine katılmaması için YSK'ya başvuran eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, DEHAP'ın örgütlenme araştırmasının 9 günde tamamlandığını, DEHAP'ın seçimlere katılmamasına yönelik başvurularının da YSK'de 9 gün kaldığını bildirdi. Kanadoğlu, "YSK'da bekleme süresi uzun olmuştur" dedi.Eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, ANKA'nın sorusu üzerine, "YSK'nın hangi tutum içine girmesi gerektiği konusunda polemiğe girmem, konuşmama kararı aldım" dedi. Kanadoğlu, bu konudaki gelişmeleri daha Cumhuriyet Gazetesi'nde yayınlanan "DEHAP Olayının Hukuki Süreci" başlıklı yazısında anlattığı, buradaki görüşlerinin geçerli olduğunu söyledi.MİLLİ İRADE SAPTIRILDI Kanadoğlu, DEHAP'ın 3 Kasım seçimlerinde yüzde 6.22 oy aldığını bu durumun milli iradenin oluşturulmasının ne ölçüde saptırıldığını gösterdiğini anlattı. Kanadoğlu, Yargıtay'ın kararının kendi başvuru üzerine açılan davanın sonucu olduğunu bildirdi.NEŞTERİ BASIN VURDU Kanadoğlu, DEHAP'ın hangi illerde örgütlendiğine ilişkin ihbar sonrası il emniyet müdürlükleri ve il
seçim kurulu başkanlıklarınca kendisine gönderilmesi gereken belgelerin geciktiği eleştirileriyle ilgili soruya, şöyle cevap verdi:"DEHAP'la ilgili araştırma 27 Eylül'de Milliyet Gazetesi'nde yayınlanan
haber üzerine baÅŸladı, 6 Ekim'de sonuçlandı, demek ki dokuz günde il emniyet müdürlükleri ve il seçim kurullarının olası sonuçlarına iliÅŸkin ve herkese yönelik görüş açıklanması çaÄŸrısı, yargının bağımsızlığına ve yansızlığına indirilmiÅŸ bir darbedir."Â
button