Güncelleme Tarihi:
BEN KEP DİYORUM, O KEK DİYOR
“Allah’ın izni milletimizin isteği ile cumhurbaşkanı seçildiğimde emin olun Erdoğan da mutlu olacak. O da güzel bir ülkede yaşayacak. Döviz düşecek, faiz düşecek, enflasyon düşecek, onun da hoşuna gidecek. Bundan hiç kuşkunuz olmasın. Ben meydanları geziyorum, diyorum ki ‘Elimizdeki bu telefonlar 2020’den sonra kullanılmayacak. Teknoloji değişiyor. Yakında uzay turizmi gelişecek, sürücüsüz arabalar olacak, tıpta da devrim olacak. Hepimizin gen haritası çıkarılacak, tedavi yöntemleri değişecek.’ Geleceği anlatıyorum. ‘Sizi doktora programları ile yurtdışına göndereceğiz’ diyorum, ekonomi diyorum, hukuk devleti diyorum. Bizim rakip de meydanlara geldi kıraathane açacağım diyor. Bedava kek var diyor. Şimdi öğlen gittin keki yedin, akşam yemeği ne olacak? Gündüz bedava keki verdin, acaba diyorum o kıraathaneler, de bir yandaşa mı verecek? Keki yedirirken devleti de mi kekleyecek diye düşünüyorum. Ben ‘öğrencilere kep’ diyorum, ‘o kek’ diyor. Bu yorgun adam, Türkiye’nin sorumluluğunu kaldıramaz.
ALACAKLILAR KAPIDA BEKLİYOR
Türkiye’nin taze kana ihtiyacı var. Kendisi gittiğinde ülkenin batacağını söyledi. Sanki Cumhuriyet’i sen kurdun. Atatürk, İsmet Paşa, Özal, Demirel vefat etti, Türkiye batmadı. Kredi değerlendirme kuruluşlarının değerlendirmeleri var. İyi not verdiklerinde ‘Ben aldım’ diyor. Kötü not aldı mı ‘Bunlar dış mihrak’ diyor. 453 milyar dolar borcu var Türkiye’nin. 323 milyar dolarını Erdoğan yaptı. 60 milyar dolarlık da özelleştirme yaptı. 865 milyar dolar da 16 senede vergi topladılar. Alacaklılar kapıda bekliyor. Şimdi bu alacaklılar Türkiye’yi iflas ettirmek ister mi? Bence istemez. Niye istesin? Adamın alacağı var. Dükkan açık olsun ister. Dükkan kapanırsa alacağını alamaz.”
‘BEDELLİ BİR SEFERLİK OLABİLİR’
“BEDELLİ askerlik hiç içime sinmiyor “diyen İnce, sözlerine şöyle devam etti: “Ama toplumda bir beklenti var. Bir defaya mahsus olmak üzere izin verebilirim. Ancak son kez çıkabilir. Bir daha çıkmaz. Şartım da şudur: Toplanacak paraların üçte birini er olarak askere gidenlere vereceğiz. Üçte birini şehit ve gazi yakınlarına vereceğiz. Diğer üçte birini de savunma sanayine vereceğiz. Böyle olursa kabul ederim. Son kez.
BU İŞ BİTTİ, TAMAM
Türkiye’yi karış karış dolaşıyoruz. Sokaktaki değişim rüzgarı, heyecan, sokaktaki umut, bana şunu söylettiriyor: ‘Bu iş bitti, bu iş tamam’. 24 Haziran’a kadar her birinizin 3 kişiyi ikna etmesini istiyorum. Türkiye hukuk devleti olacak, demokratikleşecek, özgürleşecek. Cumhurbaşkanı aleyhinde bir genç tweet attı diye sabahın 5’inde evine polis gitmeyecek. 16 yıldır bir korku toplumu oluşturdular. Yalova’da bir pazarcı abla bana telefon açtı. ‘Çıktım ofisten, telefonda söyle’ dedim. Bana söylediği şey şu; ‘Telefonda konuşamam, telefonlar dinleniyor.’ Türkiye’nin geldiği durumu görüyor musunuz? Türkiye’yi telefonları dinlenmeyen bir ülke yapacağız.”
TAPU SORUNUNU ÇÖZECEĞİM
“Beykoz’un tapu sorununu var. Bu sorunu ben çözeceğim. Yurtlarda olan kimsesiz çocuklarımız var. Bu çocuklar 18 yaşına kadar devletin gözetiminde. 81 milyonluk bir devletiz biz. Bu çocuklar benim içimi acıtıyor. Allah’ın izniyle Cumhurbaşkanı olduğumda o çocukları 18 yaşını doldurduklarında hemen devlet kadrolarına alacağım. O çocukları sokağa bırakmayacağım. Eğer 81 milyonluk Türkiye’de 3-5 bin kimsesiz çocuğa bakamıyorsak, yazıklar olsun bize. Bunu hemen yapacağım.”
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR