Güncelleme Tarihi:
Aralarında spor dünyasının ünlü isimleri Arda Turan, Emre Belözoğlu, Fernando Muslera ve Selçuk İnan’ın da bulunduğu ve şikayetçi sayısının artmasıyla toplam 21 kişinin dolandırıldığı iddiasıyla 252 yıla kadar hapsi istenen banka müdürü Seçil Erzan ve 6 sanığın yargılandığı ikinci duruşma dün görüldü. Yargılamanın yapılacağı duruşma salonunun kapıları saat 11.00’de açıldı. Salon tıklım tıklım doldu. Duruşmaya katılan sanık, müşteki ve avukatların yoklamasını yapan mahkeme başkanı, saat 11.30’da Seçil Erzan’ı kürsüye çağırarak, “İlk duruşmada anlatacağın şeyler olduğunu söylemiştin. Şimdi en başından her şeyi anlat” dedi.
HER ŞEY 2010’DA BAŞLADI
2010’da Borsa’da 1 milyon TL kaybettiğini, bu parayı yerine koymak için başka yerlerden para bulmaya çalıştığını iddia eden Seçil Erzan, zaman zaman ağlamaktan kesilen ifadesinde özetle şunları anlattı: “1 milyon TL zararımı kapatmak için Atilla Baltaş’tan yardım istedim. Ama kesinlikle bu yardım para talebi değildi. Ben ondan fon için para istemedim. Sadece benim bu kaybıma neden olan kişileri bulmasını ve paraları onlardan geri alması şeklinde bir yardım istedim. Çünkü o kişiler para kazanmıştı, ben kaybetmiştim. Hatta o dönem ‘keriz silkeleme’ diye tabir edilen bu olay haber de olmuştu. Babaannemin Florya’daki evini sattım. Borçlarımı kapattım. 2013’e kadar hiçbir şey yoktu. 2013’te kuzenim Tanın ile eşi Merve’den gelen paraları hesabımda toplayarak normal faizden daha fazlasını elde ettik.
EKMEK PARASINI BİLE BEN VERDİM
Merve’nin babası 200 bin TL kredi çekti. 100 bin TL’sini kendisine aldı. 100 bin TL’sini bana verdi. Kendisine aldığı 100 bin TL kredinin faizini de ben ödemek zorunda kaldım. Böylece zararım başladı. Stresim arttı. Tanın bir süre sonra benim ona verdiğim faizle hayatını geçindirmeye başladı. Ekmek parasını bile benden alıyordu. 2015’te annem beyin kanaması geçirmişti. Annem hastalandıktan sonra hassasiyetim artmaya başladı.
BENİ DOLAR İŞARETİ GİBİ GÖRDÜLER
Sadece ailem ve yakın çevremin parasını hesabımda bulunduruyordum. Herkesin hayat standardı artmaya başladı . İnsanlar ‘Ne kadar para getirirsek Seçil getirdiğimiz parayı bir şekilde arttırmayı başarır’ diye düşünüyordu. ‘Seçil’i gördüğümüz zaman, gözümüzün önüne dolarlar geliyor, para para para” demeye başladılar. Paradan nefret ettim, lafını bile duymak istemediğim zamanlar oldu.
AKIL TUTULMASI YAŞIYORDUM
Atilla Baltaş’tan borsada batan kâğıtlar için yardım istemeye devam ediyordum. Baltaş da bana 250 bin doları kendi param diye getirdi. Bu parayı değerlendirmemi istedi. 40 günde bir 100 bin dolar olarak geri veriyordum. Ankara’dan Emin isminde bir işadamının parası olduğunu söyledi. Bu para karşılığında Atilla Baltaş’a bir senede toplam 650 bin dolar ödedim. Atilla Baltaş’tan korktuğum için akıl tutulması yaşıyordum. Siirtli kalabalık bir aileydi. Parayı arttırmak için elimden gelen her şeyi yapıyordum. Bu paranın, Atilla’nın Ankara’da dövizci olan bir arkadaşının parası olduğunu sonradan öğrendim. Atilla Baltaş’a verdiğim 650 bin dolar bir kişinin parası değil bir sürü kişinin parasıydı. Birinden alıp diğerine veriyordum. 1 Mart 2022’ye kadar sadece ailemden para aldım. Süleyman Aslan’dan Mart 2021’de, Evrim Pınar Güzel ve babasından ise Ağustos 2021’de almaya başladım.
HİÇ ‘FATİH TERİM FONU’ DEMEDİM
2021’den önce kimseye ‘fon’ demedim. Ali’ye de (tutuklu sanık Ali Yörük) ‘Senin parana kazandıracağım’ dedim. Ali 2 kere 5’er milyon getirdi. 5 milyonlardan birini tefeciden almış. Tefeciler, Ali’ye ‘Ertesi gün 100 bin lira artmazsa evden dışarı çıkamazsın’ demiş. Tefecilerin eline düştüğümüzü ödeme aşamasında öğrendim. Bu olaylar ortaya çıkınca insanlar ‘fon’ demeye başladı. İnsanlardan alıp birilerine para yetiştirmeye çalışıyordum. Kimseye, ‘fon’ demedim, ‘Para değerlendiriliyor’ dedim. Arda Turan’a da ‘para değerlendiriliyor’ dedim. Sadece Semih Kaya’ya ‘İleride bir fon kurar paraları değerlendiririz’ dedim. ‘Fatih Terim fonu varmış, Hakan Ateş fonu varmış’ demedim.
PARA VERMEYİN DİYE YALVARDIM
Abuk sabuk şeyler söyledim. İnsanlar bana şube müdürü sıfatım nedeniyle para verdiler. Selçuk İnan’a ‘gizli bir işlem yapılıyor’ dedim. Bir anda bir sürü yalan söyledim. En son Emre Belözoğlu’na ‘fon’ dedim. Öyle bir an geldi ki, ‘Bana para vermeyin artık’ diye yalvarıyordum resmen.” Hâkimin “Almasaydın o zaman sen de” sözlerine Erzan, “Açığım çoktu” yanıtını verdi.
13 saat süren duruşmanın sonunda tahliye kararı çıkmadı. Dava 15 Ocak’a ertelendi.
HERKES YER İÇER HESABI SEÇİL ÖDER
- Seçil Erzan savunmasında, yakında Kanal D’de başlayacak olan İnci Taneleri dizisinin repliğini de kullandı: “2022 Nisan ayında Semih Kaya’dan 300 bin dolar aldım aldım, 15 gün sonra 1 milyon 300 bin dolar olarak geri ödedim. Sonra o parayı geri aldım ve Süleyman Aslan’a 1 milyon 400 bin dolar olarak ödedim. MASAK herkesi araştırsın. Kim ne kadar almış ortaya çıksın. Derdimi kimseye anlatamıyorum (ağladı). O paraları alıp kaçmak aklımın ucundan geçmiyordu. İnsanlar dolandırıcılık yaparken bu paraları şahsına yatırıyormuş, böyle bir şey yapmadım (salonda gülüşmeler). Herkes artıdaydı. Herkes yer içer hesabı Seçil öder. Herkesin para verdiği bir tefeci vardı. Parayı az verdiğimde o tefeciler de herkes de şubeye gelmeye kalkıyorlardı. Bankadaki işimi kaybedeceğim diye çok korkuyordum.
NE ALDIM, NE VERDİM HEPSİNİ BİLİYORUM
Emre Belözoğlu’ndan para aldığımda 800 bin dolarını Semih’e verdim. 300 bin dolarını Fırat’a verdim. Emre Belözoğlu’ndan aldığım para aslında herkese dağıldı. Arda Turan’dan Kasım 2022’de aldım. İnsanlar birbirlerinden öğrendiler, etkilendiler. İnsanlar birbirlerini arayıp teyit ediyorlardı. Bana kimse durup dururken gelmedi. Aradım, böyle bir şey olduğunu söyledim. Selçuk bana geldiğinde Semih’i arayıp teyit etti. Bu borç harç bitsin istiyordum. Kimler ne aldıysa, ben sizden yardım istiyorum. Hepsi çıksın, bulunsun. Oradan alıp oraya verdim. İlk günden beri söylüyorum, kimden ne aldım ne verdim biliyorum.
ARDA, EMRE, MUSLERA DURUŞMAYA GELMEDİ
Buse Terim Bahçekapılı ve Volkan Bahçekapılı, Semih Kaya, Burhan Taşpolat, Evrim Pınar Güzel, Terim Arıcan, İsmail İbrahim Çağlar, Bülent Çeviker ve Mert Zeydanlı ile Seçil Erzan’ın kuzeni Tanın Yılmaz ve eşi Merve Yılmaz duruşmadan 1 saat önce adliyedeydi. Buse Terim Bahçekapılı neşeli, Volkan Bahçekapılı ise gergindi. Arda Turan ve Emre Belözoğlu mazeret bildirerek, Selçuk İnan ve Nur Erkasap ise sağlık raporu sunarak duruşmaya katılmadı. Muslera da deplasmandan gece geldiğini belirterek duruşmaya gelmedi.
SEMİH’E BU KADAR ÇOK PARA VERMESEM SİSTEM ÇÖKMEZDİ
Erzan ifadesinde, “Semih Kaya bana geldiğinde bir tek Selçuk İnan’a borç vardı. Sonra Arda (Turan) geldi. Arda’nın hesabını tam çıkaramadım. Faiz almadı, ana parası eksideydi ama tam olarak ne kadar hesaplayamadım. Kredi aldı, krediyi de kapattı. Semih Kaya’ya bu kadar fazla para vermeseydim sistem bozulmayacaktı” dedi.
BABAMLA BU KONUDA KONUŞMADIM
Duruşmada ifade veren Buse Terim Bahçekapılı, “Seçil Erzan’a vadede olan paramı 190 bin doları verdim. Daha önce bu konuyu ailemle konuşmadım. Babam Fatih Terim’le bu konuda konuşmadım, soru sormadım, 190 bin dolar zararım var. Şikayetçiyim. Seçil Erzan, banka müdürü olmasaydı parayı kesinlikle vermezdim” dedi.
MAĞDURLARDAN ÖZÜR DİLEDİ
Erzan, mağdur ettiği isimlerden özür diledi: “Bana ‘Hocaya mı yaranıyorsun’ dediler. Böyle bir hayatı seçmiş olsaydım çok güçlü bir kadın olurdum. Ya cebimde silahım olurdu, arkamda 10 tane korumam olurdu ya gerçekten bu paraları alırdım ya da yasa dışı bir şeyler alırdım. İşimi kaybettim, geleceğimi kaybettim, insanları mağdur ettim. Çok özür dilerim. Herkes cebindeki taşları çıkarsın. Banka müdürü değil de sadece Seçil Erzan olsaydım, bu insanlar bana para vermezdi (bu sırada salondakiler ‘doğru vermezdik’ diye bağırdı).
FÖNLÜ VE MAKYAJLIYDI
Seçil Erzan duruşmaya siyah takım elbisesinin içinde beyaz bir bluzla geldi. Toplamadığı saçlarına fön çekmiş, hafif makyaj yapmıştı.