Güncelleme Tarihi:
Seçil Erzan 11 Nisan’da tutuklandıktan sonra Bakırköy Kadın Cezaevi’ne konuldu. Burada iki kişilik bir koğuşa yerleştirildi. İlk günün ardından koğuş arkadaşıyla kendi durumu hakkında konuştular. Avukata ihtiyacı olduğunu söyledi. Koğuş arkadaşı da kendi avukatını önerdi. Kısa bir süre sonra da bu avukat Erzan’ı ziyarete geldi. Cezaevi kayıtlarına göre Erzan ile avukat 1 saatten fazla görüştü.
‘YORGUN, ŞAŞKIN VE ŞOKTAYDI’
Hürriyet, Seçil Erzan’la görüşen ve ismi cezaevi ziyaretçi kayıtlarında olan o avukata ulaştı. Avukat Erzan’ın o görüşmede kendisine söylediklerini ve kendi izlenimlerini şöyle anlattı: “Üzerinde hâlâ tutuklandığı zamandan kalan kıyafetler vardı. Ayakkabıları şıktı. Yorgun ve şaşkın görünüyordu. Şok halindeydi diyebilirim. Çok dolandırıcılık davasına baktım, tecrübeliyim. Bu kadının profesyonel bir dolandırıcı mantığıyla hareket ettiğini sanmıyorum. Anlattıklarına bakılırsa da bir sarmala girmiş, etrafındakilere para kazandırmış.
‘ANI KURTARMAYA ÇALIŞIYORDUM’
Tıkanacağı belli olan bu süreci neden devam ettirdiğini sordum. Bana ‘Artık sürecin nerede sona ereceğinin derdinde değildim, anı kurtarmaya çalışıyordum. O kadar kendimi kaybetmiştim ki açığı kapatmak için elimden geleni yaptım. Çarkı döndürmeye o yüzden devam ettim. İlk para aldıklarım da sürekli sıkıştırıyor, para alıyordu. Akrabalarım da dahil. Para yetiştirmeye çalıştım. Plan yapacak çok vaktim ve enerjim yoktu. Eğer bir planım olsaydı Arda Turan’dan aldığım son parayla kaçardım, kimse de beni bulamazdı. Hep sarmalın içindeydim. Sadece bu süreçte üstüm başım, kıyafetim ve diğer gündelik lüksüm vardı. Kendime harcadığım tek para Bozcaada’daki eve harcadığım 500 bin dolar. Gerisi hep sarmalın içinde.”
‘ZORLA PARA VERMEYE ÇALIŞANLAR BİLE VARDI’
Avukatın beyanına göre Erzan tefecilerin eline düşmesini ise şöyle anlatıyor: “Zorla bana para vermeye çalışanlar bile vardı. Almak zorunda kaldım. Çünkü fazlasıyla faiz alacaklarını biliyorlardı. Almak istemediğim halde Kapalıçarşı’da biri bana zorla para verdi. En yakınımdakiler bile benim üzerimden geçinmeye başlamıştı.”
‘ZİMMET OLURSA ÇIKAMAM’
Avukat Erzan’ın sürekli ağladığını, henüz alışamadığını söyledi: “‘Bir ay içinde çıkar mıyım?’ diye soruyordu. Mesele zimmet suçuna dönüşürse çıkamayacağını düşünüyor. Çünkü parayı bankaya geri ödemez, zararı karşılamazsa cezanın tamamını yatar. Parayı öderse az kısmını yatarak cezaevinden çıkabilir. Bu parayı yatıramayacağını da biliyor. Dolandırıcılık olarak kalması onun lehine.”
ÜCRETTE ANLAŞAMADIK
İsminin yayınlanmasını istemeyen avukat, “Ücrette anlaşamadık, anlaşsak avukatlığını yapacaktım. Anlaşamayınca bir daha görüşmedik” dedi.
CEZAEVİ ZİYARETÇİLERİ
12 AVUKAT, BİR NOTER, 2 ARKADAŞ
Seçil Erzan’ı tutuklandığı 12 Nisan ile 18 Mayıs arasında kimlerin ziyaret ettiğine dair dökümler soruşturma dosyasına girdi. Erzan’ı cezaevindeki ilk 37 gününde 12 avukat, 1 noter ve 2 arkadaşı toplam 38 kez ziyaret etmiş. Erzan’ın ziyaretçileri arasında en dikkat çeken isim ise davanın müştekileri arasında yer alan pırlantacı Ömer Kahraman’ın avukatı oldu. Kahraman, Erzan’a paraları götürecek Nazlı Can’ın fotoğrafını çekmiş daha sonra soruşturma aşamasında bu fotoğrafı delil olarak sunmuştu. Ayşegül USTA / İSTANBUL