OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 19, 2002 00:00
Avrupa Birliği ülkelerinde yaşayan Türklerin göç tarihi, Türkiye’nin Avrupa Birliği’yle olan ilişkileri kadar uzun bir geçmişe sahip. Türkiye, 1961’den başlayarak Avrupa’nın çeşitli ülkeleriyle işçi alımı anlaşmaları imzaladı. 1961’de Almanya, 1964’te Hollanda, Belçika ve Avusturya, 1965’te Fransa ve 1967’de İsveç ile anlaşma imzalanmasıyla ve Avrupa’ya yönelik Türk göçü başladı. Prof. Dr. Faruk Şen / Türkiye Araştırmalar Merkezi Bugün Avrupa Birliği’nde yaşayan 3,6 milyon Türk göçmen sayısı, Lüksemburg’un toplam nüfusunun yedi buçuk katından fazla. Bu rakam, İrlanda nüfusunun yüzde 90’ına yakın olup, Danimarka ve Finlandiya nüfusunun da üçte ikisi civarındadır. AB’deki toplam Türk sayısı ayrıca Belçika, Avusturya, Yunanistan, Portekiz ve İsveç gibi ülkelerin nüfuslarının yaklaşık üçte birinden daha fazladır. Cumhuriyet dönemi Türk göçünde Almanya’nın özel bir yeri vardır. Günümüzde Türkiye’den sonra en fazla Türkün yaşadığı ülke Almanya’dır. Yurtdışındaki 5 milyona yakın Türk’ün 2,6 milyonu[1] bu ülkede yaşamaktadır. Bu sayı AB ülkelerindeki Türk nüfusunun yüzde 70’ini oluşturmaktadır. Almanya’daki Türkleri, yaklaşık yüzde 9,1’lik pay ile Hollanda’da yaşayan Türkler, yüzde 8,8 ile Fransa’daki Türkler ve yüzde 4 ile Avusturya’daki Türkler takip etmektedir. Almanya’da Türkler, Almanlardan sonra en kalabalık nüfus grubunu oluşturmaktadırlar. Aynı durum Hollanda için de geçerlidir. 2000 yılında Hollanda’daki Türkler yabancı nüfus içinde birinci sırayı elinde tutan Surinamlıları geçmiş ve sayısal çokluk bakımından ilk sıraya yerleşmişlerdir. Almanya, Hollanda, Fransa ve Avusturya, AB sınırları içinde yaşayan Türk nüfusun yaklaşık yüzde 96’sını barındırmaktadırlar. Tablo 1:    AB Ülkelerindeki Türk SayısıÜlkeTürklerin SayısıAB-15 Ülke a)3.600.000Almanyab) 1.998.536Hollanda c)309.000Fransa d) 301.209Avusturya e) 134.200İngiltere f)72.500Belçika g)70.700Danimarka f)48.773İsveç g)35.866Finlandiya f)1.737 a)      Türkiye Araştırmalar Merkezi 2001 yılı sonu tahmini, T.C vatandaşları, ve AB ülkesi vatandaşlığına geçenler dahil b) Sadece T.C. vatandaşı olanlar, Federal Alman İstatistik Dairesi, Wiesbaden (31.12.2000) c) T.C ve çifte uyruklular dahil, (2000 yılı değeri) d) 1990 yılı nüfus sayımı, Fransa ana toprakları e) vatandaşlığa geçenler dahil (1.1.2000) f) 1999 g) 1.1.1999 h) vatandaşlığa geçenler dahil, (2000 yılı değerleri) Kaynak: Adı geçen ülkelerin İstatistik Daireleri; T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Dış İlişkiler ve Yurtdışı İşçi Hizmetleri Genel Müdürlüğü: 1999 Yılı Raporu, Ankara 2000, Türkiye Araştırmalar Merkezi 2001 tahminleriFederal Almanya Genel Seçimlerinde Türk Kökenli Seçmenler Avrupa Birliği’nin en önemli ülkesi Almanya genel seçimler için gün sayıyor. İlk başlarda Hırıstiyan Demokrat Parti CDU kamuoyu yoklamalarına göre açık farkla önde giderken, son haftalarda Sosyal Demokrat Parti SPD aradaki arayı kapayıp birkaç puan öne dahi geçmiş bulunuyor. Bu şartlar altında Sosyal Demokrat Parti’nin seçimin galibi olması kesinleşmeye başlıyor. Aday bazında ise şu andaki Federal Şansölye (Başbakan) Gerhard Schröder Hırıstiyan Demokratların adayı Edmund Stoiber’in açık farkla önünde gidiyor. Almanya’daki seçimlerde her seçmen iki oy kullanma hakkına sahip olacak. Yani birinci oyu her hangi bir adaya ikinci oyu ise başka bir partiye vermek mümkün olacak.Bugün itibariyle Almanya’da yaşayan 2,6 milyon Türk göçmenden 700 bini vatandaşlığına geçmiş bulunuyor. Bunlar içinde şeçme hakkına sahip kitle ise 470 bine ulaşmış durumda. Dar bölgeli
seçim siteminin yürürlükte olduÄŸu ve iki partinin de baÅŸbaÅŸa bir seçim yarışı götürdüğü ÅŸu ortamda göçmenlerin oyları oldukça önem kazanıyor.Bunu dikkate alan alan partiler de aday listelerinde Türk kökenli adaylara listelerinde yer verip, Türk kökenli seçmenlere yönelik kapsamlı kampanyalara giriÅŸtiler.Olası hükümet senaryoları ise ÅŸimdiden baÅŸladı. Fakat Türkiye-AB iliÅŸkileri ve Almanya’da yaÅŸayan Türkler açısından deÄŸerlendirirsek, ÅŸu andaki Sosyal Demokratların başını çekeceÄŸi bir hükümetin AB-Türkiye iliÅŸkilerindeki olumlu havayı devam ettireceÄŸini söylemek mümkün olacak. Türkiye, Helsinki zirvesinde Sosyal Demokrat ve YeÅŸiller Hükümeti’nin giriÅŸimleriyle adaylık statüsünü almıştı. DiÄŸer yandan Almanya’da 2000 yılında yürürlüğe giren ‘VatandaÅŸlık Yasası’ ile 2003 yılında yılından itibaren yürürlükte olacak olan ‘Göç Yasası’ yine Sosyal Demokratların önclüğünde gerçekleÅŸti. Almanya Göç Yasası ile resmi anlamda da göç ülkesi olduÄŸunu kabul etmiÅŸ oldu. Sosyal Demokratların hükümet alternatifleri YeÅŸillerle koalisyonu sürdürmek veya Hür Demokat Parti FDP ile koalisyona gitmek olacak. Türkiye AraÅŸtırmalar Merkezi olarak yaptığımız 1000 ölçekli ankette, seçme hakkına sahip Türk kökenlilerin bu yıl içerisindeki siyasi tercihlerine iliÅŸkin ÅŸu sonuçlar ortaya çıktı:SDP: Yüzde 60Birlik 90/YeÅŸiller: Yüzde 17CDU: Yüzde 12FDP: Yüzde 5PDS: Yüzde 5DiÄŸer: Yüzde 1Kaynak: Türkiye AraÅŸtırmalar Merkezi, 2002Sosyal Demokrat Parti SPD, yıllardır Türk kökenli seçmenlerden aldığı desteÄŸi sürdürüyor. SPD’nin % 60’lık oyuna karşılık, Birlik 90/YeÅŸiller % 17’lik oy oranlarıyla ikinci sıraya yerleÅŸmiÅŸ durumdalar. Hırıstiyan Demokrat CDU’nun oyu % 12’de kalırken, Hür Demokrat Parti PDS ve Demokratik Sosyalizm Partisi PDS de Türk göçmenler arasında yüzde 5’erlik oy potansiyeline sahipler.Partilerin Türk kökenli seçmenlere parti kampanyaları tüm hızıyla devam ederken, bir gerçek de ortaya çıkmış bulunuyor: Türk göçmenler 40 yılı aÅŸan aÅŸan göç tarihi içerisinde, işçi olarak geldikleri toplumlarda bir yandan iÅŸveren olarak bugün istihdam ve katma deÄŸer üretiyor, diÄŸer yandan seçmen olarak Almanya’nın geleceÄŸi için sandık başında karar veriyor. Türkler bu yönleriyle Alman toplumunu zengileÅŸtirici unsurlar olarak öne çıkıyor. Türkiye, AB’ye mücadelesi verirken, AB’li Türkler AB geleceÄŸinde ÅŸimdiden söz sahibi.[1] Alman vatandaÅŸlığına geçenler dahildirÂ
button