'Savcılık gizlilik kararını bozdu'
Güncelleme Tarihi:
DHA
Oluşturulma Tarihi: Ocak 30, 2013 11:02
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi avukatlarından Cemal Okan Yüksel, dosyada gizlilik kararı olduğu halde cumhuriyet başsavcılığının internet sitesinde basın açıklaması yayınladığını hatırlatırken, 'Gizlilik kararının bozulduğunu' savundu.
Avukat Yüksel şöyle dedi:
"Dosyada gizlilik kararı var. Ama nasıl gizlilik kararı olduğunu anlayamadık. Savcılık dosyada gizlilik kararını verdi. Akabinde basın açıklaması yaptı internet sitesinde. Dosyanın ayrıntılarıyla ilgili kamuoyunu bilgilendirdi. Kendileri gizlilik kararı koydular. Daha sonra da dosyanın gidişatıyla ne konularda konularla ilgili suçlandığımızla ilgili kendileri açıklama yaptılar, gizlilik kararını kendileri ihlal ettiler. Hukuka saygımızdan dolayı bu gizlilik kararını bozmadan kamuyu bilgilendirme açısından bir açıklama yapacağız. Şu ana kadar ifadeleri alınan arkadaşlarımız hepsi serbest bırakıldı. Son olarak adliyeye sevk edilen arkadaşlarımızın ifadeleri alınacak savcılık takdirine göre ya tutuklanmaları için sevk edilecekler ya serbest bırakılacaklar. Durum bundan ibaret."
Emniyet Müdürlüğü’nde hukuk dışı bir durumla karşılaştıklarını öne süren avukat Cemal Okan Yüksel, polisteki sorgunun ilk aşamasında savcılık kararıyla kendisi ve avukat Mehmet Yüksel’in sanıkların sorgulamasına katılmasının engellendiğini anlattı. Yüksel, "Bu hukuk dışı; Baskılamaya, yıldırmaya yönelik bir durum. Başvururu haklarımızı kullandık. Sorguların hepsine girdik. Fakat bu süreçte 3-4 arkadaşımızı CMUK’tan görevlendirilen arkadaşlarımız savundu. Savcılık bu konuda geri adım attı" dedi.
SUÇLAMA KONULARI
Avukat Cemal Okan Yüksel, müvekkillerinin suçlandığı konularla ilgili dosyanın 2010 yılından önce açıldığını, son 6 ayda gizlilik kararı bulunduğunu, kendilerinden istenen tüm belgelerin ’yüz binlerce’ sayfa ihale dökümanını teslim ettiklerini anlattı. Avukat Yüksel, "Şu anda hepsi AKP hükümetinin bakanlıklarında bürokrat olarak çalışan bilirkişilerden alınan raporlarla suçlanıyoruz. Biz bu bilirkişilerin bağlı bulundukları bakanlıkların talimatı haricinde her hangi bir rapor düzenlemeyeceklerini düşünüyoruz. Bu raporlara ilişkin sorular soruldu tarafımıza. Suçlamaların son derece yersiz teknik takip ve delillendirmelerin yetersiz ve kötü niyetli bir takım çıkarımlara dayalı olduğunu düşünüyoruz. Nitekim dosyanın soruşturması AKP’nin belediye meclis üyelerinin ve milletvekillerinin şikayetiyle başladı. Bu soruşturmanın siyasi olmadığını düşünmek, hayatin olağan akışına da uygun değildir. Tabii general, gazetecil ve profesörlerin tutuklu olduğu bir ortamda Yılmaz Büyükerşen’e dokunmamaları düşünülemezdi. Bizim alnımız ak. Biz suç işlemedik. Adaletin yerinme geleceğine inancımız sonsuz."
SORGULAMA İÇİN BAŞKA İLLERDEN POLİSLER GELDİ
Büyükşehir Belediyesi avukatı Cemal Okan Yüksel, soruşturma için Kocaeli, Çorum’dan uzman polislerin görevlendirildiğini iddia ederken, "İfadelerin ilk aşamalarında bu hususun farkına varmamıştık. Daha sonra polisin kötü niyetli tuzak sorularını gördükten sonra kalan şüpheli arkadaşlarımızın hepsi emniyette 'susma hakkını' kullandı. Savcılıkta ifademizi vereceğiz. Tabii bu uygulama Ankara merkezli talimatla şehir dışından özel görevli ekibin buraya gelmesi bu soruşturmanın ne amaçla yapıldığını bizce malum etti" dedi.
Cemal Okan Yüksel, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin takdir belgesi aldığını ifade ederken, "Artık şaşırma refleksimizi kaybettik. Hiçbir şeye şaşırmıyoruz. Böyle bir şey tabii ki bekliyorduk, Sayıştay, maliye, içişleri bakanlığınca senede onlarca defa teftişten geçen sonuçta takdir belgeleri alan bir belediyeyiz. Bu soruşturma da Sayıştayca incelenen ve dönemin İçişleri Bakanı Beşir Atalay tarafından soruşturma iznine verilmemesine karar verilen dosyalarla ilgili. Ama ellerinde ne varsa topları, tüfekleri, tankları, polisleri, savcılarıyla üzerimize geliyorlar. Alnımızın akıyla bu işin içinden çıkacağız. Neyle suçlandığımızı savcılık açıkladı. İhaleye fesat karıştırma tabii ki gizlilik kararı olan bir dosya da hem de hangi ihalelerle suçlandığımızı savcılığın açıklaması kendi kararlarına ne kadar uyduğunu göstermektedir" diye konuştu.
"Dosyada gizlilik kararı var. Ama nasıl gizlilik kararı olduğunu anlayamadık. Savcılık dosyada gizlilik kararını verdi. Akabinde basın açıklaması yaptı internet sitesinde. Dosyanın ayrıntılarıyla ilgili kamuoyunu bilgilendirdi. Kendileri gizlilik kararı koydular. Daha sonra da dosyanın gidişatıyla ne konularda konularla ilgili suçlandığımızla ilgili kendileri açıklama yaptılar, gizlilik kararını kendileri ihlal ettiler. Hukuka saygımızdan dolayı bu gizlilik kararını bozmadan kamuyu bilgilendirme açısından bir açıklama yapacağız. Şu ana kadar ifadeleri alınan arkadaşlarımız hepsi serbest bırakıldı. Son olarak adliyeye sevk edilen arkadaşlarımızın ifadeleri alınacak savcılık takdirine göre ya tutuklanmaları için sevk edilecekler ya serbest bırakılacaklar. Durum bundan ibaret."
Emniyet Müdürlüğü’nde hukuk dışı bir durumla karşılaştıklarını öne süren avukat Cemal Okan Yüksel, polisteki sorgunun ilk aşamasında savcılık kararıyla kendisi ve avukat Mehmet Yüksel’in sanıkların sorgulamasına katılmasının engellendiğini anlattı. Yüksel, "Bu hukuk dışı; Baskılamaya, yıldırmaya yönelik bir durum. Başvururu haklarımızı kullandık. Sorguların hepsine girdik. Fakat bu süreçte 3-4 arkadaşımızı CMUK’tan görevlendirilen arkadaşlarımız savundu. Savcılık bu konuda geri adım attı" dedi.
SUÇLAMA KONULARI
Avukat Cemal Okan Yüksel, müvekkillerinin suçlandığı konularla ilgili dosyanın 2010 yılından önce açıldığını, son 6 ayda gizlilik kararı bulunduğunu, kendilerinden istenen tüm belgelerin ’yüz binlerce’ sayfa ihale dökümanını teslim ettiklerini anlattı. Avukat Yüksel, "Şu anda hepsi AKP hükümetinin bakanlıklarında bürokrat olarak çalışan bilirkişilerden alınan raporlarla suçlanıyoruz. Biz bu bilirkişilerin bağlı bulundukları bakanlıkların talimatı haricinde her hangi bir rapor düzenlemeyeceklerini düşünüyoruz. Bu raporlara ilişkin sorular soruldu tarafımıza. Suçlamaların son derece yersiz teknik takip ve delillendirmelerin yetersiz ve kötü niyetli bir takım çıkarımlara dayalı olduğunu düşünüyoruz. Nitekim dosyanın soruşturması AKP’nin belediye meclis üyelerinin ve milletvekillerinin şikayetiyle başladı. Bu soruşturmanın siyasi olmadığını düşünmek, hayatin olağan akışına da uygun değildir. Tabii general, gazetecil ve profesörlerin tutuklu olduğu bir ortamda Yılmaz Büyükerşen’e dokunmamaları düşünülemezdi. Bizim alnımız ak. Biz suç işlemedik. Adaletin yerinme geleceğine inancımız sonsuz."
SORGULAMA İÇİN BAŞKA İLLERDEN POLİSLER GELDİ
Büyükşehir Belediyesi avukatı Cemal Okan Yüksel, soruşturma için Kocaeli, Çorum’dan uzman polislerin görevlendirildiğini iddia ederken, "İfadelerin ilk aşamalarında bu hususun farkına varmamıştık. Daha sonra polisin kötü niyetli tuzak sorularını gördükten sonra kalan şüpheli arkadaşlarımızın hepsi emniyette 'susma hakkını' kullandı. Savcılıkta ifademizi vereceğiz. Tabii bu uygulama Ankara merkezli talimatla şehir dışından özel görevli ekibin buraya gelmesi bu soruşturmanın ne amaçla yapıldığını bizce malum etti" dedi.
Cemal Okan Yüksel, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin takdir belgesi aldığını ifade ederken, "Artık şaşırma refleksimizi kaybettik. Hiçbir şeye şaşırmıyoruz. Böyle bir şey tabii ki bekliyorduk, Sayıştay, maliye, içişleri bakanlığınca senede onlarca defa teftişten geçen sonuçta takdir belgeleri alan bir belediyeyiz. Bu soruşturma da Sayıştayca incelenen ve dönemin İçişleri Bakanı Beşir Atalay tarafından soruşturma iznine verilmemesine karar verilen dosyalarla ilgili. Ama ellerinde ne varsa topları, tüfekleri, tankları, polisleri, savcılarıyla üzerimize geliyorlar. Alnımızın akıyla bu işin içinden çıkacağız. Neyle suçlandığımızı savcılık açıkladı. İhaleye fesat karıştırma tabii ki gizlilik kararı olan bir dosya da hem de hangi ihalelerle suçlandığımızı savcılığın açıklaması kendi kararlarına ne kadar uyduğunu göstermektedir" diye konuştu.