Oluşturulma Tarihi: Şubat 04, 2012 00:00
Hamsici dün yaptığı yazılı açıklamada, “Savcılara jet hızı dava” yorumlarıyla ilgili de Hâkimler ve Savcılar Kanunu’nun hâkimler ve savcılara ait davaları “acele işlerden” sayılmasını öngördüğünü ve ivedilikle yargılama şartı olduğunu bildirdi. Hamsici’nin açıklaması özetle şöyle: “2802 sayılı Kanun’a göre kovuşturma izni verildikten sonra son soruşturmanın açılıp açılmamasına ilgili ağır ceza mahkemesi karar verecektir. İlgili üç savcı hakkında verilen soruşturma ve kovuşturma izni Deniz Feneri soruşturmasını yürüttükleri veya bazı olayların üzerine gittikleri için değil, bunu yaparken resmi belgede tahrifat ve görevi kötüye kullandıklarının iddia edilmesinden kaynaklanmaktadır. Bahse konu haberlerde özellikle ilgili cumhuriyet savcıları haklarında verilen kovuşturma izni kararına karşı yapılan itiraz süreci sona ermeden dosyanın Sincan Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiği belirtilmektedir. Hâlbuki Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu İkinci Dairesi tarafından verilen ‘kovuşturma izni verilmesi’ kararı bir ara karardır, sonuç doğurucu nihai bir karar değildir. Bu sebeple de yeniden inceleme ve itiraza konu edilememektedir. İlgililer hakkında kovuşturma işlemlerine başlanmasını sağlayacak karar ancak Sincan Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilebilecektir.”