Güncelleme Tarihi:
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, aynı adliyede görev yapan karı-koca hakim ve savcıların yargılama faaliyetine ilişkin önemli bir karara imza attı.
Habertürk'ten Fevzi Çakır'ın haberine göre olay, Mart 2010’da İzmir Urla’da yaşandı. Hayvancılıkla uğraşan Y., evlenmek için babası ve amcasından para istedi. Çıkan tartışma üzerine yeğen amcasına tüfek doğrulttu. Amca da korkutmak için havaya ateş açtı. Jandarma, amca-yeğeni gözaltına aldı. Urla Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açtığı dava, iddianameyi düzenleyen savcının kocasının görev yaptığı Urla 1. Asliye Ceza Mahkemesi’ne düştü.
Savcı, yeğen Y.E.P. hakkında 'silahla tehdit' suçundan 2 yıldan 5 yıla kadar, amca N.P. hakkında ise 'genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak' suçundan 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası istedi. Yargılama sonunda mahkeme, yeğen Y.E.P.’yi 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırdı. Hakim cezanın ertelenmesine karar verdi. Amca N.P. ise 5 ay hapis ile 'ruhsatsız silah taşımak' suçundan 500 TL para cezasına çarptırıldı.
Kararın temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay 8. Ceza Dairesi’ne geldi. Daire, “Hakimler ve Savcılar Kanunu’nun 46. maddesi hükmünde; karı-koca, ikinci derece dahil kan ve sıhri hısımlar bir mahkemenin aynı dairesinde görev yapamayacakları öngörülüyor. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca hakimin davadan çekilmesi gerekirdi” diyerek kararı bozdu.
Dosya yeniden Urla 1. Asliye Ceza Mahkemesi’ne geldi. Mahkeme, dairenin kararına karşı, “Hakimler ve Savcılar Kanunu’nun 46. maddesinde sadece ‘Karı-koca, ikinci derece dahil kan ve sıhri hısımlar bir mahkemenin aynı dairesinde görev yapamazlar’ düzenlemesine yer verilmiştir. Bu hali ile hakimin davaya bakmasına yasal engel bulunmadığı, bozma ilamına direnilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır” yanıtını verdi.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, mahkemenin direnme kararını yerinde buldu. Böylece savcı ile hakimin karı-koca olması cezayı bozma nedeni yapılmayacak.