Güncelleme Tarihi:
Daha önceden de belirttiğim gibi sitenin okurlarının büyük bir kısmının ilgi ile okuyacağını düşündüğüm “satışta kariyer” başlıklı yazılarıma bu haftadan itibaren başlıyorum.
Bu kısa hatırlatmadan sonra, sizlerle paylaşmak istediğim bu haftaki konu satış kariyeri konusunda ne kadar kararlı olduğumuz. Bu mesleği seçmedeki amacımız...
Neden Satışçı olmak istiyorsunuz?
Tüm mesleklerin gerçekten ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Hatta çeşitli sektörlerde aynı mesleği yapanların da ne kadar zorlandıklarını...
Satış da birçok meslek gibi başlı başına zor olan bir iş, satış eğitimleri sırasında mesleğe yeni başlayanlara mutlaka soruyorum, “İyi düşündünüz mü ?” Tabii bu soru nikâh masasına oturmuş az sonra evlenecek ve birlikte muhtemelen “evet” diyecek çifte sorulan soru gibi oluyor “İyi düşündünüz mü?”...
Mutlaka “evet” diyecek çiftin hassaslığı kadar bu mesleği seçme konusunda düşünmek zorluklarına göğüs germek önemlidir. Eğitim esnasına gelene kadar ya da nikâh masasına oturmadan önce hâlâ bir şeyler gerçek anlamda düşünülmediyse, ne satışçılık mesleği, ne de evlilik bu kadar kolay ve uzun olmayacaktır.
Eğitimlerime katılanlara eğitimin başında bir egzersiz yaptırıyorum. “neden satışçı oldunuz?” bunu onlara saatlerce anlattıracağımı hatta aralarında uzun uzun konuşacaklarını söylediğimde seviniyorlar. Ama onlara bu güne kadar yapmadıkları ve alışık olmadıkları bir sistem ile çizmelerini yani çizerek anlatmalarını istediğimde çok zorlanıyorlar. Burada söylemek istediğim bir şeyleri çizmenin zorluğu değil, onlar neden satış mesleğini seçtiklerini gerçekten kendilerine bile ifade etmekte zorlanıyor.
Şimdi bu yazıya beş dakika ara verin ve neden satışçı olmaya karar verdiğinizi bir kâğıda çizin, öyle karakalem çalışması gibi değil hani cin ali tabir edilen çöp adamlarla anlatın. Hatta bu çizimleri bir arkadaşınıza gösterin ve hiç konuşmadan onların çizimden ne anladığına bakın, doğru anlatabilmiş misiniz? İfade etmek istedikleriniz ile çizdikleriniz aynı mı? Bir test edin. Eğer bu çizdiklerinizden bana gönderme imkânınız olursa haftaya sizinle ilgili güzel şeyler söyleyebilirim. Yani bir nevi kahve falı gibi bir şey...
Çizerek ya da konuşarak gerçek nedenleriyle ve dürüstçe, makul ve mantıklı bir cevap vermeden satışçı olmaya karar vermeyin. Hatta bir ipucu satışçılığı insan ilişkileriyle ilgili yaptığınızı düşünüyorsanız, bunu yapabileceğiniz diğer meslekleri de sıralayıp, kıyas yapmanızı öneririm.
Satışçı olmayı ne kadar istiyorsunuz?
Satışçı olmak ve bu konuda kariyer yapmak isteyen arkadaşlarıma bir başka sorum ise “bunu ne kadar istiyorsunuz?” sorusudur. Bir şeyleri kuru kuru istemek elde etmek için yetmiyor. Satışçılığa adım atan herkes kendisine mutlaka bunu ne kadar istediğini sormalı, bunun cevabı ise “Çok istiyorum!”, “Dünyalar kadar !”, “Her şeyden çok!” gibi afakî şeyler olmamalı...
İstemek ile kastettiğim şey “vazgeçebilecekleriniz”.
- “Onu elde etmek için hayatınızdaki nelerden fedakârlık edebilirsiniz ?”
Bu soru satış için değil, karşı cinsteki arkadaşınız için, Ferhat’ın Şirin’i içindağları delmesi gibi, Romeo ile Juliet’in kendilerini kavuşamadıkları için öldürmesi gibi aşklar pek kalmadı amayine de o sevdiğinize kavuşmak için hayatınızdan vazgeçebileceğiniz mutlaka bir şeyler vardır?
Bakın ben “okulu bırakın !” ya da “kızı kaçırın !” gibi şeyler söylemiyorum. Sadece; “Ona kavuşmak için vazgeçebileceğiniz alışkanlıklar (iyi ya da kötü) var mı ?” diye soruyorum. Kız arkadaşınız sigaradan nefret ediyorsa onunla birlikte olabilmek için kaçımız sigaradan vazgeçebiliriz?
Satış işiyle ilgili de vazgeçmemiz ya da fedakârlıkta bulunmamız gereken şeyler mevcut. Bunları göze alabiliyor muyuz? Bildiğiniz gibi satış oturarak yapılmaz. Hatta bununla ilgili güzel bir söz var. “Oturarak iş yapanlar sadece tavuklardır.” ...
Eğer tavuklar gibi iş yapmak istemiyorsak ve satışçılık mesleğini kendimize seçtiysek, seyahatleri göze almalıyız. Şimdi genç arkadaşlar için ilk başlarda keyifli görünen “tebdil-i mekânda ferahlık vardır” sözü ile pekişen bu seyahatler ayda 15 gün yapıldığında, yol stresi ve daha sonraki aile kariyerimiz ile birlikte çoluk ve çocuğu da eklediğimizde ızdırap olmasının yanı sıra aile içi anlaşmazlıkları da gündeme getirir.
Bunun dışında satış işinde özellikle bayanları bekleyen en önemli sorun, göz önünde olmanın ve bir şeyler satmakla ilgili müşteriler ile diyalog esnasında yaşanabilecek sorunlardır.
Şimdi bu satırları okuyan bayan satışçı arkadaşlarım bana kızacaklar;
- “Hocam, zaten ailemi bu iş için zor ikna ettim, siz neler söylüyorsunuz?”
- “Geçen gün eşimle bu yüzden kavga ettim...”
- “Nişanlım, evlenince satışçılık yaptırmam diyor...” gibi sözleri duyar gibiyim.
Hemen panik olmayalım, ben ailelere ve eşlere buradan sesleniyorum.
Soru: “Bu ülkede bayan olmanın zorluğunu sadece satışçı bayanlar mı yaşıyor? Her gün milyonlarca çalışan bayan karşılarında bulunan kişilerin her türlü açık ya da kapalı alenen ya da gizli tacizi ile karşılaşmıyor mu?”
Cevap: Karşılaşıyor!
Satışçılık mesleği ile ilgili çalışanlar bunu belki bir parça fazla yaşıyorlar. Ama sonuç olarak kendini bilen ve kadınlığı bu meslek için alet etmeyen milyonlarca satışçı bayan da ekmeklerini bu işten kazanıyorlar. Bu mesleği isterken ya da vazgeçebileceklerimizi düşünürken bu unsurları da kaçırmamak gerekir.
Hayatınızın en büyük satışını bu mesleğin sizin için doğru olduğunu karşınızdakine ispatlayarak başlayacaksınız. Bu aileniz ya da eşiniz olabilir. Onları ikna ettiğiniz noktada başarı sizi bekleyecektir.
Bu haftalık giriş niteliğindeki yazıma burada son veriyorum. Ev ödevlerini unutmayalım. Düz bir kâğıda bu mesleği neden yapmak istediğinizi çizin ve bana gönderin.
Haftaya görüşmek üzere, satış kariyerinizin dikensiz ve engebeli olmasını diliyorum.
Not: Çizimlerinizi hgider@isnet.com.tr adresine e-posta ile ya da kağıt üstündeki çiziminizi “Osman KÖROĞLU dikkatine!“yazarak 0212 677 0693 numaralı faksa iletebilirsiniz.