Satış abdesti

Abdest, bir çoğumuzun da bildiği gibi ibadet öncesinde yapılan bir arınma. Türk Dil Kurumu’nun sözlüğünde bu kelimenin iki anlamı mevcut. Bunlardan birincisinin tam karşılığı; “Müslümanların, bazı ibadetleri yapabilmek için el, ağız, burun, yüz, kol ve ayağı yıkama ve başa, enseye ıslak el gezdirme, kulağı temizleme biçiminde yaptıkları arınma.” İkinci anlamı ise; “İdrar ve dışkı yapma” …

İlk bakışta satışla ilgili bir benzerliği görünmüyor. Bu yazıda abdestle ilgili olarak ibadet için yapılan bir arınma üzerine yani ilk anlamı üzerine yoğunlaşmayı düşünüyorum.

Abdest konusunda bir takım deyimlerin de varlığını biliyoruz. Biraz da onlardan bahsedersek herhalde satışa yaklaşabileceğimiz yeni fikirler doğabilir. Yine Türk Dil Kurumu’nun abdest ile ilgili sayfasında yer alan deyimlerden bazılarını şöyle sıralayabiliriz:

 “…abdest almak, abdesti gelmek, abdestinden şüphesi olmamak, abdest tazelemek, abdest bozmak, abdesti kaçmak, abdestsiz yere basmamak..”

Bu konuda bir şeyler yazmaya başlamadan önce yaklaşık 30 haftadır, yaptığım şeyi bir hatırlatmak ve bunun ne olduğunu söylemek istiyorum. Aslında ben bundan önce birlikte düşünülmemiş iki farklı sözcüğü bir araya getirerek bir ilişki kurmaya çalışıyorum. Bunun tanımı da “yaratıcılık” diye ifade ediliyor.

Eski bölümleri okuyanlar bilecektir. “Satış abandonesi”, “satış açısı”, “satış acili”, “satış antrenmanı”,vb… gibi daha önce ilişki kurulmamış sözcüklerden hareket ederek hem satış jargonunda yani argosunda kullanılabilecek hem de yeni anlamlar ifade edecek yeni sözcükler üretmeye çalışıyorum. Tabii bunları aldığım bilimin birikimi, yaşadığım deneyimler ve gördüklerimle harmanlayarak yapıyorum.

Bugünkü sözcüğümüz olan satış abdesti de yine böyle bir yaratıcı çalışma örneği olacak. Hiç bir gruba yönelik olumlu ya da olumsuz bir benzetme yapılmamasını yazının başında önemle belirtiyorum.

Gelelim konumuza, abdest bir ibadet öncesi arınma ise, satış abdesti de satış öncesi bir arınma diye ifade edebiliriz. Satış işiyle yakından ilgili olanlar bilecektir. Özellikle satış yöneticileri de bu konuda bana hak da verecektir.Satış öncesinde ciddi bir konsantrasyona ihtiyaç vardır. Özellikle görüşme esnasında aklımız eğer müşteride değilse satışı olumlu sonuçlandırmamız oldukça zordur.

Satış abdesti ile sizlere satışçının satış ile ilgili arınması gereken konulardan bahsedeceğim. İlk arınma konusu aklını arındırması, ikincisi hareketlerini, üçüncü ve son olarak da olumsuz düşünceden arınmasıdır.

Satışçı aklını; hayatında yaşadığı birçok olaydan arındırarak satışa gitmelidir. Maddi ve manevi tüm sorunlarını satıştan önce çantasına, arabasının torpidosuna ya da müşterinin askısına bırakmalıdır. Zor fakat yapılması gereken bir harekettir. �

Satışçı hareketlerini arındırma adına müşteri karşısında yapmaması gereken davranışlara dikkat etmelidir. Bunlar genelde saate bakmak, parmak çıtlatmak, esnemek, kalem ile oynamak, dinlerken gözlerini kaçırmak, ayakkabılarına bakmak, sokağı seyretmek gibi birçok dinlememe davranışıdır.

Satışçının olumsuz düşüncelerden arınması da satış konuşması sırasında, aklından geçen ve ağzından çıkmasa da davranışları ile yansıttığı tavrıdır. Piyasanın şartları, satışların az olması, müşterinin içinde bulunduğu olumsuz durumu anlatan sözlerinden arınmalı ve kendisini yapacağı satışa adapte etmelidir.

Abdest konusunda aslında söylenecek daha birçok arınma olabilir. Bunlar benim aklıma gelenler ve düşündüklerim. Sevgili ağabeyim, danışman,�Memiş Yılmam’a bu konuda bir yazı yazacağımı söylediğimde ve düşüncelerini sorduğumda bana farklı bir bakıştan bahsetti. Onu da sizlerle paylaşmak isterim.

Yılmam’ın sözleri şöyleydi;

 “Abdest alma esnasında niyet çok önemlidir. Her zaman elimizi, kolumuzu, yüzümüzü yıkarız ama bunu namaz kılmak için yapmayız. Bir şey için niyet ederek yaparsak, onu sonuna kadar sürdürürüz. Bu da bizim o işten sonuç alana kadar sürdürmemizi sağlar. Hatta ramazan da orucumuzu tutarken de niyet ederek başlarız. Satış Abdesti satmak için niyet etmek ve satana kadar çabalamak için söylenebilecek bir söz olabilir…”

Deyimleri de göz önüne aldığımızda şu tip benzetmeler yapabiliriz:

Abdest almak: Satış öncesi bahsettiğimiz üç konuda arınmak…

Abdesti gelmek: Satışa konsantre olamayıp tekrar konsantre olma ihtiyacı duymak…

Abdestinden şüphesi olmamak: Ürüne ve yaptığı satışa tam güvenmesi…

Abdest tazelemek: Satış öncesi arınmak adına tekrar düşünmek…

Abdest bozmak: Yapılan satışa karşı inançsız olmak…

Abdesti kaçmak: Satışa olan inancı yavaş yavaş kaybetmek…

Abdestsiz yere basmamak: İnanmadığı hiç bir satışı yapmamak

Bugünkü yazımı burada bitirirken gelecek hafta sizlerle paylaşacağım konunun “satış aracı” olduğunu söylemek istiyorum. Satış aracı, bizi satışa götüren ya da satışı bizden götüren araçlar olabilir. Bu binebileceğimiz bir otomobil olabilirken, satış esnasında kullandığımız bir broşür ya da bir film bile olabilir. Bu konuda ve diğer konularda görüş ve önerilerinizi bekliyorum.

Gelecek haftaya kadar satışlarınız bol ve size yararlı olsun.

Hepinizin “dinamik satışçı” olmasını ve “baskıcı satış” tan uzaklaşmanızı diliyorum.

Hoşça kalın

Hakan Ömer GİDER

Yazar hakkında

Hakan Ömer Gider, Satış ve Pazarlama Uzmanı, TV Program Yapımcı ve Sunucusu, Satış Eğitimi ve Yönetim konusunda Danışman ve Eğitimci. 1990’da Marmara Üniversitesi İİBF İşletme Bölümü’nü, 1995’te aynı üniversiteye bağlı Sosyal Bilimler Enstitüsü Üretim Yönetimi ve Pazarlama Ana Bilim Dalı’nda Yüksek Lisansını “Kişisel Satışta Yaratıcı Satışçılık ve Satış İtirazları” konulu teziyle tamamladı. “Pazarlama Sohbetleri” başlığı altında beş yıl süreyle köşe yazıları yazdı. Çeşitli sektör ve ürün grupları için piyasa araştırma raporları hazırladı. Fuarcılık, yayıncılık ve reel sektörde yöneticilik görevlerinde bulundu. Kültür Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü’nde öğretim görevlisi olarak perakendecilik yönetimi konusunda ders vermektedir. Kısa bir süre sonra yeni kurulan bir TV’de haftalık�program yapmaya başlayacaktır.

Görüş ve önerileriniz için: hgider@isnet.net.tr