Sas bunalıma girdi

Direksiyon başında fenalaşan sahibini havlayarak kurtarmıştı

Kurt köpeği Sas'ın kurtardığı Mahmut Doğangüneş, İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nden taburcu edildikten sonra tekrar fenalaştı ve kaldırıldığı Haseki Hastanesi'nde, beyin kanamasından öldü. Yakınları, yüksek tansiyonu olan Doğangüneş'e benzer belirtileri olan alkol zehirlenmesi tedavisi yapıldığını, hastanın beyin kanaması geçirdiğinde geç kalındığını iddia etti. Doktorlar ise hastanın alkollü olarak hastaneye getirildiğini ve yüksek tansiyon belirtisi bulunmadığını söylediler.

Fedakár köpeğinin sahibi öldü

Hurda gemi alım satımı yapan 50 yaşındaki Mahmut Doğangüneş, geçen pazartesiyi salıya bağlayan geceyarısı, köpeği Sas'ı gezdirmek için otomobiliyle, Fatih'teki evinden ayrıldı. Merter'e geldiğinde aniden fenalaşan Doğangüneş'in kontrolünden çıkan otomobili, yol kenarındaki bariyerlere çarparak durdu. Gece karanlığında meydana gelen bu hasarsız kazayı, hiç kimse fark edemedi.

HAVLAYAN KÖPEK

Otomobilin arka koltuğunda oturan Alman kurdu Sas, sahibi Mahmut Doğangüneş'in başına kötü bir olay geldiğini hissetti ve sürekli havlamaya başladı. Gece yarısı yoldan geçen bir sürücü, arabanın içindeki köpeğin bir şeyler anlatmaya çalışır gibi çırpındığını ve havladığını görünce yardıma koştu. Doğangüneş'i yan koltuğa oturtan bir yardımsever, aynı otomobille İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'ne gitti. Bilinci kapalı olarak hastaneye getirilen Mahmut Doğangüneş'in ağzında alkol kokusunu fark eden doktorlar, hastaya vitamin ve serum verdiler.

BEYİN KANAMASI

Kısa bir süre sonra bilinci yerine gelen Doğangüneş, alkollü olduğunu ve kendisini iyi hissettiğini söyledi. Yakınları da hastaneye çağrılan Doğangüneş, kalp grafiğinin ve tansiyonunun normale dönmesi üzerine, sabah saat 05.00'te taburcu edildi. Eve gittikten sonra bir süre uyuyan Mahmut Doğangüneş, saat 15.00 sıralarında yeniden fenalaştı ve bilincini kaybetti. Ailesi tarafından Haseki Hastanesi'ne kaldırılan Doğangüneş'in beyin zarında yırtılma olduğu ve iki ayrı ödem nedeniyle beyin kanaması geçirdiği belirlendi. Tıbbi müdahalelere hiç cevap vermeyen Doğangüneş, gece saat 01.00'de yaşamını yitirdi.

TEŞHİS SUÇLAMASI

Çarşamba günü Fatih Camii'nde kılınan cenaze namazından sonra Topkapı Kozlu Mezarlığı'nda toprağa verilen Mahmut Doğangüneş'in yakınları, ilk tedaviyi yapan İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'ni, yanlış teşhis yapmakla suçladılar. Mahmut Doğangüneş'in eşi Nefise Doğangüneş, eşinin yüksek tansiyon rahatsızlığı nedeniyle, düzenli olarak ilaç kullandığını ve son 6 aydır hiç alkol almadığını iddia etti. Doktorların ‘‘Hipertansiyonu var’’ uyarılarına rağmen, eşine ‘‘alkol zehirlenmesi’’ tedavisi uyguladığını ileri süren Nefise Doğangüneş, ‘‘Sürekli kusuyor, küçük ve büyük abdestini kaçırıyordu. Bir beyin tomografisi çekseler, beyindeki kanama erken fark edilecek ve belki de eşim yaşıyor olacaktı’’ dedi.

Doktorlar ne diyor

Yüksek tansiyon belirtisi yoktu

Tedaviyi yapan Dr. Hamdi Püşüroğlu, Mahmut Doğangüneş'in kendilerine getirildiğinde hipertansiyon belirtileri bulunmadığını ve ağzının alkol koktuğunu belirtti. Dr. Püşüroğlu, şunları söyledi:

‘‘Kendisini getiren kişi de alkollü olduğunu söyledi. Ayrıca, ağzı alkol kokuyordu. Vitamin ve serum verdikten 10 dakika sonra hasta kendine geldi ve alkollü olduğunu beyan etti. Kalp grafiği ve tansiyonu kısa süre sonra düzeldi. Beyin kanamasına ilişkin en ufak ibare olmadığından, tomografi çektirmeye gerek duymadık. Acile gelen her hastanın tansiyonu yüksek olur. Tomografi çok pahalı bir işlem olduğu için, acile gelen her hastaya tomografi çektiremeyiz. En ufak bir belirti olsaydı, nörolojik tedavisini yapardık. Kendisinin ve ailesinin de isteği üzerine taburcu ettik...’’