Güncelleme Tarihi:
Yıllardır konuşulan ve son dönemlerde sıklıkla gündeme gelen Bergen'in hayat hikayesini konu alan programlardan rahatsız olan Bergen'in eşi Halis Serbest, Bergen'le yaşadığı evliliği ve bu ilişkinin içeriğini, yıllarca sır gibi sakladığı gerçekleri tek tek anlattı.
Bergen’le yaşadıkları dönemle ilgili çıkan kitabı ve yapılan açıklamaların gerçekleri yansıtmadığını kaydeden Halis Serbest, Yavuz Hakan Tok'un 'Acıların Kadını Bergen' adlı kitabın da gerçekleri yansıtmadığını kaydederek, adalete başvuracağını söyledi.
"KEZZAP ATACAK, CİNAYET İŞLEYECEK İNSAN DEĞİLDİM"
Serbest, “Yıllardır hakkımda yapılan yorumlara suskun kaldım. Cezamı yatıp çıktım. Beni bu duruma iten nedenleri asla kimseye açıklamadım. Yavuz Hakan Tok'un kitabını sonuna kadar okudum. Başlı başına yalan yanlış bilgileri bardağı taşıran son damla oldu. Rahmetli Bergen'in yeğeni o zamanlar küçük bir kız çocuğuydu. Nerden biliyormuş bizim birebir nasıl yaşadığımızı? Kitapta Bergen'in dilinden bana mektup yazıp romana, "Bergen'in Halis'e yazdığı mektuplar" diye okuru kandıran Yavuz Hakan Tok'a sormak lazım yaşanılan bu acı olayı yalan bilgilerle hortlatması mesleğine yakışır mı? Cinayetin nedenini Bergen'in ailesine olan saygımdan dolayı açıklamamıştım ama beni boş verin artık evlatlarımın ötekileştirilmesini istemiyor ve tüm nedenlerini tek tek anlatmak istiyorum. Ayrıca okurlarını yalan yanlış sağdan soldan topladığı bilgi ile kandıran Sayın Tok, sırtımdan para kazanmayı hedefleyip adımı kullanmıştır. Bu konuda adalete başvuracağım. Tabi ki cinayet tasvip edilir bir durum değil. Ben de cinayet işleyecek ve kezzap atacak insan değildim. Bu olay nasıl oldu, niye oldu bunu açıklama sırası bana geldi. Ben bu konuyu yeni nesil adına da konuşmak istiyorum. Çünkü hiç bir konuda şiddete başvurulmaması gerektiğini ve iğrenç kışkırtmalara kulak asmanın anlık cinnete sürükleyeceğini bilmeleri ve bu duruma alet olmamaları için konuşmalıyım." diye konuştu.
"CİNAYETİ BERGEN VE ANNESİ İLE BİRLİKTE İŞLEDİM"
Serbest, “Kimse bu dünyaya hayatını karartmak için gelmez, kötü bir geleceğe de imza atmak istemez. Ben bu cinayeti ataerkil toplum, Bergen ve annesi ile birlikte işledim. Bu cinayetten sonra üçümüz birlikte öldük. Cezamı adalet nezdinde çektim ama şu unutulmamalı cezaların hükmü de, beraatı da vicdanda başlar, vicdanda biter. Bu nedenle artık susmayıp tüm netliği ile ben yaşıyorken anlatmayı istiyorum.” diye konuştu.
Konuyla ilgili bir açıklamada bulunan Yazar Ayça Öztorun, "Halis Bey, beni arayıp yıllarca Bergen'le yaşadığı olayları ve olayın arkasındaki nedenleri 'Hiçbir yerde konuşmadım. Bunu fırsat bilen insanlar bu konu hakkında farklı farklı yorumlar yapıp para kazanmayı hedeflediler. Ben tüm gerçekliği ile Bergen ve benim için yara olan bu talihsiz durumu açıklamak istiyorum' deyip, görüşme talebinde bulundu. Halis Serbest'le aynı memleketin insanları olmamdan dolayı onun hikâyesini çocuk yaştan bu yana biliyordum. Hatta babamın milletvekilliği döneminde Halis Serbest eşi Bergen ile bizim evimize konuk olarak geldiğini hayal meyal hatırlıyorum." şeklinde konuştu.
Öztorun, "Cinayet nedeninin hiçbir türlüsü tasvip edilemez. Bu işlenen cinayetlerin ardında yatan nedenler araştırılmalı toplum her konuda aydınlanmalı ki bir daha cinayetler işlenmesin. Bu yaşanmış olayı da hem Halis Bey’in anlatımının yanısıra bu yaşama tanık olmuş birçok kişinin anlatımlarını da dinleyerek toplumumuzun bilgilerine sunmak üzere senaryolaştırdım." diye konuştu.
BEYAZ PERDEYE YAPIMCI HEKİMOĞLU AKTARACAK
Halis Serbest ve Bergen’in yaşamını anlatan senaryoyu sinema sanatçısı ve yapımcı Mahmut Hekimoğlu'nun da beyaz perdeye aktarmak üzere çalışmalarına başladığı öğrenildi.