Oluşturulma Tarihi: Kasım 24, 2004 00:00
Bir grup CHP milletvekilinin Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün Mersin mitingine katılması CHP'li muhalifler arasında bölünme yarattı. “İktidara Yürüyüş Hareketi” olarak bilinen muhalif gruptan 3 milletvekili, arkadaşlarından bazılarının “ilkelerini bir kenara bırakarak, başka bir gruba dahil olduklarını” ifade etti. CHP İzmir Milletvekili Hakkı Akalın, CHP Sivas Milletvekili Nurettin Sözen ile CHP Amasya Milletvekili Mustafa Sayar ortak açıklama yaptı. CHP'lilerin, “dini istismar ederek siyaset yapmayacakları” vurgulanan açıklamada, “Birtakım güçlerin ülkemizde yaratmak istediği ılımlı İslami sol anlayış, CHP örgütünde asla yer bulamayacaktır. Dinimizi istismar eden, böyle bir yolu izleyen ve partimizi iktidara taşıyacaklarını söyleyenlerin yeri ve adresi hiçbir zaman CHP olmamıştır ve olmayacaktır” denildi.
ATATÜRK'ÜN MAKAMI CHP Genel Başkanlığının sıradan bir parti başkanlığı olmadığı, o koltuğun Atatürk'ün makamını temsil ettiği kaydedilerek, bu makamın ahlaklı olmayı, temiz bir geçmişi ve kişiliği, yeterli bir alt ve üstyapıyı gerektirdiği ifade edildi. Açıklamada, CHP Genel Bakanlığı'nın “Ekonomik güç, politik kurnazlık ve belirli çevrelerin desteği ile haraç mezat, gürültü patırtıyla ve giderlerinin hangi kaynaktan karşılandığı bilinmeyen mitinglerle ele geçirilemeyeceği” belirtilerek, şu görüşlere yer verildi: “Parti içinde bir yılı aşkın bir süredir vermekte olduğumuz mücadele hiçbir zaman siyasal geleceğimizle ilgili bireysel çıkarlarımız için yapılmamıştır. Ülke çıkarları ve ilkelerimiz, her zaman siyasal mücadelemizin temelini oluşturmuştur. İktidara Yürüyüş Hareketi'nin sözcüsü olarak seçildiğimiz günden bugüne kadar geçen sürede, iş ve görüş birliği yaptığımız arkadaşlarımızdan bazıları ilkelerimizi bir kenara bırakarak, başka bir gruba dahil olmuşlardır. "HAREKETTEN AYRILAMALARI GEREKİRDİ" Bu arkadaşlarımızın etik olarak hareketten ayrılmaları gerekirken İktidara Yürüyüş Hareketi'nin kazanımlarını ele geçirebilmek için içeride kalmışlar, hareketi bloke etmeye çalışmışlar ancak başarılı olamamışlardır. Siyasetin sert, acımasız ve yaralayıcı rüzgarlarında siyasal geleceklerini kurtarabilmek için oradan buraya, buradan oraya savrulanlar örgüt vicdanında yargılanacaklar, ilkesizliklerinin bedelini er veya geç ödeyeceklerdir. Bu kişilerle ilke ve amaçlarımız doğrultusunda hizmet etmek artık olanaksız bir hale gelmiştir. Hareketimiz içinde yer alan bu kişilerin İktidara Yürüyüş Hareketi ile bundan böyle hiçbir bağları kalmamıştır.”
button