Şantaj montaj vardır

Paralel Yapı’nın MOSSAD’la işbirliği içinde olduğunu öne süren Erdoğan, Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) 6. Genel Kurulu’nda özetle şunları söyledi:

TÜRKİYE’YE TAARRUZ

“Hainler hain olmanın gereğini yapıyor. Bunlar ihanet ve fitneyle, birtakım çevrelerin maşası olarak yollarına devam ediyorlar. Biz bunlara Haşhaşiler dedik. Bu yapı sadece benim şahsıma, benim aileme, benim arkadaşlarıma taarruz eden bir yapı değildir. Aslında neye, kime taarruz ettiğini tam olarak idrak edemeyenler var. Bu yapı benim şahsımdan ziyade öncelikle Türkiye’nin ulusal güvenliğine, bütünlüğüne taarruz etmiştir. Bunlar milli değiller, yerli değiller. Buna rağmen hâlâ bunlarla işbirliğine girenler büyük bir mahcubiyet yaşayacak. Kim ki bunlara karşı tavır almazsa, Türkiye’ye haksızlık etmiştir.

CEVABINI ALIRSIN

Paralel Yapı ile iş tutan sadece muhalefetteki siyasi partiler değil, bildiğiniz gibi başka çevrelerden bu yapıyla iş tutan, bu yapıya kol kanat gerenler var. İşte Türkiye’nin en büyük işveren derneği, STK’sı durumunda olan, kısa süre önce görevi bırakan başkanı çıktı ‘Ben bir paralel devlet görmüyorum’ dedi. Aslında bal gibi görüyor da bunu itiraf etmek işine gelmiyor. Onunla ilgili de bir şantaj montaj vardır. Sizinle karşı karşıya geldiği zaman ellerini ovuştururlar, eve mantıya bekliyoruz derler, ama sen Cumhurbaşkanı’na, Başbakanı’na, hükümetine saygısızlık yaparsan cevabını öyle ya da böyle alırsın.

DÜZELİRLER Mİ DEDİK

Biz her defasında acaba düzelirler mi diye gayret içerisinde olduk. Olmadı. Çünkü bunlar şuna alışmışlar. Bunlar 24 saat içerisinde hükümet devirir, hükümet kurarlardı. Bunu biliyorduk. Ama o devirler eski Türkiye’de vardı. Yeni Türkiye’de bunlar yok. Bunlar işine geleni görürler, işine gelmeyeni görmezler. Başörtüsünü, imam hatip liselerini görüyorlardı. Bunlarla ilgili özel raporlar hazırlamışlardı. Ama yüksek faizi hiçbir zaman görmüyorlardı. Niye, çünkü buradan besleniyorlar. Reel yatırım dediğin zaman sallana sallana, finans sektörü dediğin zaman koşarak geliyor. Çünkü büyük para orada.

SEN KİMSİN YA

Bizden önceki dönemlerde bütün antidemokratik uygulamaları, baskıları, zulmü, adaletsizliği görmezden geldiler. Darbeleri dahi görmezden geldiler. Kendi çarkları dönüyorsa Türkiye batmış bunların umurunda olmaz. İşte Paralel Yapı konusunda da bizi hiç şaşırtmadılar. Neymiş. Muhatapları cumhurbaşkanı değilmiş. Sen kimsin ya. Bu fakiri milleti muhatap görmüş. Bunun için TÜSİAD MÜSİAD, ASKON gibi bir çok dernek ve vakfı son derece önemlidir. Biz bu ülkede milli iradenin üzerindeki veseyati kaldırdık, siz de bu sermayenin üzerindeki vesayeti kaldırıyorsunuz. Biz siyasette tekelleri altüst ettik, siz ekonomide tekelleri sarstınız.

MOSSAD’LA İŞBİRLİĞİ

Bu yapının tabanı ile üst kademesini hep ayrı değerlendirdim. Üst kademe başka odakların maşası ve kuklası olmuş durumda. Hatta bir üst akıl olarak ifade ettiğim uluslararası emperyal güçler bunları gayet iyi kullandılar ve hâlâ kullanıyorlar. Ama tabandakilerin artık bazı soruları kendileri sormaları kaçınılmaz bir hal almıştır. Paralel Yapı’nın tabanındaki samimi insanlar, bu yapının kimlerle işbirliği yaptığını lütfen görsünler ve bu gidişi sorgulasınlar. Hâlâ bu yapının MOSSAD’la işbirliği tuttuğunu görmüyorlarsa yazıklar olsun.

MONTAJDA DA USTA

Rafa kaldırılmış bazı dosyalar raftan indiriliyor, ortaya sadece cinayetler kumpaslar çıkmıyor. Ortaya aynı zamanda hukuk cinayetleri çıkıyor. Birileri hâlâ çıkıp bu Paralel Yapı’yla bu örgütle el ele kol kola iş tutuyorsa onlara yazıklar olsun. Bu Paralel Yapı montaj konusunda ustadır.

SAVCI KOLTUKTA KALAMAZ

Bir gazete, peygamberimize yani tüm Müslümanlara hakaret eden karikatürleri yayınlayan gazete, bundan 4-5 yıl önce bir savcıyla ilgili çok ağır manşetler atıyordu. Şimdi aynı gazete aynı savcıya sahip çıkıyor. O savcı da çıkmış 17 Aralık darbe girişimini nasıl yaptıklarını utanmadan sıkılmadan itiraf ediyor. Bir hukuk devletinde bence diyerek şahsi çıkarlarını mensubu olduğu örgütü öne çıkartan savcı o koltukta kalamaz. Bu darbenin ve ihanetin apaçık itirafıdır. Yargı en başta içindeki Haşhaşileri temizlemeli, bünyesindeki zehri atmalıdır. Çünkü zarar gören sadece yargımız değil, zarar gören Türkiye.

ANARŞİST MİSİN?

Twitter’dan, gazete sayfalarından, adliye önlerinden hakimler, savcılar keyfice açıklamalar yapıyor. Dünyanın neresinde bunun örneği var? Sen anarşist misin? Nasıl olur da gelip adalet sarayı önünde broşür dağıtırsın? Sen savcısın nasıl bu şekilde davranırsın? Burada da zihinsel bir rahatsızlığın içine girdiği belli. Adam mı kalmamış, sen niye yapıyorsun. Ver de birileri yapsın bu işi.

YAKUP KARDEŞİMİZ NE YAPTI, İÇERİ ALDINIZ

Bazı uluslararası gazete dernekleri ‘Cezaevinde şu kadar mahkûm gazeteci var’ diyor. O zaman söyleyeyim: Bizim şu anda ülkemizin cezaevlerinde mahkûm 7 kişi var. Ve bunlar gazeteci değil. Ellerine bir kart tutuşturuyorlar, bunları gazeteci yapıyorlar. Çoğu zaten bunların DHKP-C terör örgütü mensubu. İftira at, tutmazsa iz bırakır. Mantık bu, aynen Paralel Yapı’nın da yaptığı buydu Türkiye’de. İnsanlara nasıl zulmettiler, 16-17 ay içeride yatırdılar. Bakın kendileri bazıları için neler yazıyorlar çıkarsınlar diye. Peki 14 yaşında Yakup (Köse) kardeşimizi içeri aldınız. Adam mı öldürmüştü? Ne yaptı da içeride bu kadar tuttuktan sonra 11 sene çocuk yaşta içeri aldınız, şimdi de çocuklarından ayrı olarak tekrar içeri alıyorsunuz.”