Gazeteci Nedim Şener'in yazdığı ‘Uzanlar, Bir Korku İmparatorluğu’nun Çöküşü' isimli kitap, Uzan Ailesi'nin kurduğu inanılmaz örgütü ve yasadışı işlerini gözler önüne serdi. Şener'in kitabında Star Gazetesi
magazin muhabiri Gülsen Ahıska ve Uzanlar'ın güvenliğinden sorumlu emekli Albay Mehmet Şibik'in, Hakan Uzan ile karşılıklı e-maillerine yer verildi. Mesajlar, Uzanlar ve ‘yakın çalışma arkadaşlarının’ bir ‘şantaj koleksiyonu’ yaptığı şüphesini doğurdu. Kitapta, kamuoyunda günlerce tartışılan Gülben Ergen'in kasetinin 100 bin dolar karşılığında Uzanlar'ın eline geçmesinde de önemli rol oynadığı iddia edilen Gülsen Ahıska'nın, benzer başka konularda da Hakan Uzan ile işbirliği yaptığı belgelendi. Daha önce bu tür e-mailleri yayınlamayan Hürriyet, mesajlar polis dosyasına ve Nedim Şener’in kitabına girdiği için okuyucuya sunuyor.
ÖNEMLİ ADRES ‘USTYONETIM’Mesajlar, gazeteci Gülsen Ahıska ile Hakan Uzan'a ait, ‘HAKANUZAN/USTYONETIM/TELSIM@TELSIM’ adresine mail yoluyla gönderdiği ve aldığı cevapların özetlerinden oluşuyor.
İKİ KASET BEKLİYORUM
18 Kasım 2002, saat 11.36
Gülsen Ahıska'nın mesajı
Hakan Bey,
Hülya'nın kasetini alacağım adam ramazan diye içki içmediği için mevzusunu açamıyorum. Adamın zayıf anı alkollü olduğu zaman. Ama işin üstündeyim, bilginiz olsun.... Adana'ya bayramdan sonra gidip halledeyim.
22 Kasım 2002, saat 17.52
Hakan Uzan'ın cevabı
İlişkileri sıcak tutalım.
Senden iki kaset bekliyorum, ramazan geçince!
DÜN BİR KASET İZLEDİM
Hakan Uzan ile kaset mesaisine hiç ara vermediği anlaşılan Gülsen Ahıska, bir yandan kimliği meçhul ‘Hülya’nın kasetini kovalarken diğer taarftan başka kasetleri de bulmaya çalışıyordu.
28 Kasım 2002, saat 16.17
Ahıska'dan Hakan Uzan'a
Dün akşam bir kaset izledim. .. ..'nin sahibi AG, MA ve bir adam grup seksi yaparken, AG yalnız anladığım kadarıyla gizli homoseksüel.
.... Başkanı, aynı zamanda ...müş. Beni götüren adam gazeteci olduğumu biliyor ama kasetin sahibi bilmiyor. Basına satalım diye çok ısrar ettim, kabul etmedi. Fakat rezalet bir kaset. Gizli kameram olsa çekerdim.
GAYRETLİ GAZETECİ
23 Aralık 2002, 12.10
Ahıska'dan garip bir mesaj
..., N. ile birlikte iki gün önce New York'a gitti. ...., akciğer kanseri olmuş, bütün akciğerlerini sarmış. Hastanede yatıyormuş. Kardeşi ... da kanser bir senedir. Onları ziyaret ettikten sonra Los Angeles'e geçeceklermiş N.'in babasından kalma evi varmış. ... de bugün tam öğreneceğim ama yılbaşı için büyük bir ihtimalle Londra'ya gidecekmiş. Eşcinsel, İnşallah bir erkekle yakalarız. Saygılarımla.
TAŞERON GİZLİ KAMERAMAN
Ahıska'dan bir başka mesaj
Vikanos Adası varmış. (Mikanos Adası kastediliyor.) Eşcinsellerin bulunduğu bir adaymış. Yılbaşında oraya gitmeyi düşünüyormuş. Bazen haftasonları da gidiyormuş. Bir TV programından ayrılan bir arkadaş buldum. Çok güzel gizli kamera kullanıyor. Onu taşeron olarak kullanmayı düşünüyorum.
KUSURA BAKMAYIN GEÇ KALDIM
26 Aralık 2002, 10.53
Ahıska'nın yeni mesajı
Kusura bakmayın size yazmakta geç kaldım. Garanti olsun diye çok araştırdım... Aspen'e gideceklermiş, nasıl yol çizmemi istiyorsanız emrinizdeyim, ayrıca N.'nin Tarkan'la dudak dudağa çekilmiş resmi de var. Saygılarımla.
Ahıska'nın aynı gün
17.46'daki mesajı
Resimleri yolladım. New York'ta İtalyan restoranı olan arkadaşımla görüştüm. ...'ın şoförünü çok iyi tanıyor. Bana her türlü yardımı yapacak. Gidecekleri yerler konusunda bilgi öğrenecek. Ben gideyim, başkası giderse aklım kalır. Tek başına olduğum için fazla masraf olmaz. Ama Aspen'deki otel fiyatlarını bilmiyorum. Bende sizin verdiğiniz bir miktar para var. Uçak biletini şirketten mi aldırayım, kendi bütçemden mi karşılayayım.
Saat 18.52, Hakan Uzan cevap veriyor
Ben sana yarın gerekli fon desteğini yaparım. Bilet ve masrafları şirketten yapma. Vizen var mı? Onun kaldığı yerde kal ki kolay takip ve bilgi sahibi ol. İki kişiler, ikincisinin takibini de birine taşeronlaştır veya yanına güvendiğin birini al. Eşcinsel olanı zımbalamak çok iyi olur.''
Saat 19.02
Ahıska'nın cevabı
Vizelerimiz var. Güvendiğim bir erkek arkadaşı yanıma alıyorum. Gizli kamera güzel kullanıyor. Yalnız erkek olduğu için yanımdaki arkadaş çok masraf olur diye düşünüyorum. Saygılarımla.
Eski bürokratlar ve işadamlarını takip emriNEDİM Şener'in kitabında,
Hakan Uzan'ın emri altındaki insanları sadece tanınmış kişilerin cinsel hayatını öğrenmek amacıyla kullanmadığı ortaya çıkıyor. Bundan sonraki bölümde,
Hakan Uzan, emrindeki güvenlik ekibinin şefi olan
Mehmet Şibik'le mesajlaşıyor.
Hakan Uzan burada iş dünyasının tanınmış isimlerinin ve eski bürokratların peşinde, amacı belli değil. Uzan, takip ettirdiği insanların evlerinde çalışanlarından, yiyip içtiklerine kadar her konuyu bilmek istiyor.
CEM DUNA İZLENİYOR 29 Temmuz 2002, saat 10.32
Bürokrasi ve iş dünyasının yakından tanıdığı bir isim
Cem Duna, Hakan Uzan ve ekibinin takibine girmiş.
Hakan Uzan, ekip lideri
Şibik'e emir veriyor,
‘‘Cem Duna Motorola danışmanı, ..... ofis ve mümkünse büro denetim altına alınacak. Giren çıkan kişiler görüntülenecek ve kayıt tutulacak. Saat, giriş, çıkış ve kaldıkları otel mümkünse isimleri.’’
Bu noktadan sonra
Mehmet Şibik ve ekibi
Cem Duna'yı yakın takibe alıyor. Takibin kolaylaşması için
Cem Duna'nın ofisinin bulunduğu binada bir ofise aylık 2.450 dolardan bir yıllık kira ödemesi için
Hakan Uzan'dan izin de alınıyor.
BUNLAR AMERİKAN AJANLARI
Motorola'nın alacağını tahsil etme çabasıyla Türkiye'ye özel dedektiflik şirketi Kroll'un çalışanları gönderdiği sırada,
Cem Duna, Hakan Uzan tarafından yakından takip ediliyor. Bu aşamada, olaya
Sait Selahattin Sakarya isimli bir kişi daha karışıyor. Bu kişinin
Hakan Uzan'a gönderdiği bir mesajda,
Uzan Ailesi'nin peşindeki Kroll'culara
‘‘CIA'nın kaldırım tipleri’’ benzetmesi yapılıyor.
Bunun üzerine
Hakan Uzan, 19 Aralık 2002, saat 12.51'de emrindeki tim lideri
Mehmet Şibik'e şu mesajı gönderiyor,
‘‘Bunlar Amerikan ajanları! Eski büyükelçi de onlar adına çalışan Türkler. Ön araştırma yapar mısın. Gizlilik maksimum’’
EVİ İZLEYİN Hakan Uzan sadece Motorola olayı nedeniyle değil, bilinmeyen başka nedenlerle de değişik kişilerin izlenmesini istiyordu. Aşağıdaki mesaj bunun en belirgin örneğini oluşturdu.
23 Mart 2003, saat 11.26
Hakan Uzan'dan Şibik'e
‘‘......, nerede oturuyor adresini öğrenip çaktırmadan evini dışarıdan çektirir misin? Bir sonraki safhada evinde kimler çalışıyor? Bu kişilere ulaşmak mümkün mü? (Çalışanlarla tanışılmasını, konuşulmasını istiyor. Amaç belirsiz)’’
CEM UZAN'I KORUYUN
Saat 12.26, Şibik'ten
Uzan'a detaylı mesaj
Mehmet Şibik, sadece takipleri yapan ekibin lideri değildi.
Şibik, aynı zamanda
Uzan Ailesi'nin güvenliğinden de sorumluydu. Siyasete atılan
Cem Uzan'ın korunmasını
Mehmet Şibik'ten isteyen
Hakan Uzan'ın bu konudaki mesajı şöyle:
‘‘Ankara bina GP'de Cem Bey'in ofisindeki tüm kapıları değiştirmenizi rica ediyorum. Çift kapılı ses izolasyonlu. Ayrıca bir ekip kurmak zorundayız. Bizim odaları ofisleri otellerdeki odaları telefonları ve televizyonları rutin bir şekilde kontrol edecek. Bizim kaldığımız odalar kotrol eedilmeli. Dinleme cihazı filan.’’
Bu mesajdan sonra
Mehmet Şibik, Hakan Uzan'a, toplam 14.100 dolarlık güvenlik malzemesinin alımını onaylatıyor. Bu malzemeler aralarında elektrik şoku verenler olmak üzere çeşitli yakın savunma metal copları ve elektrokşok cihazlarından oluşuyor.
MİTİNGDE ‘KORUMA ORDUSU’
Cem Uzan'ın 21 Mart 2003 tarihindeki Çorum mitinginde
Mehmet Şibik, bir bakıma
‘hafif silahlı bir ordu’ kurmuştu. Grup içi internet yazışmaları bu mitingde 13 tanesi ateşli silah, 20'si kelepçe ve 25'i sis bombası taşımak üzere, her birinde birer cop ve göz yaşartıcı ya da bayıltıcı sprey olmak üzere 119 koruma bulundurulduğunu gösterdi.