Sansürün kalktığı iddiası, aldatmaca

Sansürün kaldırılmasının 92'nci yıldönümünde konuşan Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi, Türkiye’de ifade özgürlüğünün kısıtlı olduğunu söyledi. Ekşi, ‘‘Sansürün 1908'de kaldırıldığı iddiası aldatmaca’’ dedi.

BASIN Konseyi Başkanı Oktay Ekşi, 24 Temmuz'un, Türk basınından sansürün kaldırılmış olmasının yıldönümü sayıldığını belirterek, ‘‘Türkiye'de sansürün 1908 yılında kaldırıldığı iddiası bir aldatmaca. Türk basınının, Abdülhamit tarzı sansürden kurtulduğunu söylemek mümkün ama sansürden kurtulduğunu söylemek mümkün değil’’ dedi.

Ekşi, 24 Temmuz basından sansürün kaldırılışının 92'nci yıldönümü dolayısıyla Basın Konseyi'nde düzenlediği basın toplantısında, İçişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın, soru önergesini yanıtlarken, Türkiye'de 3 Mayıs 2000 tarihi itibariyle 43 gazetecinin hapiste bulunduğunu, bunlardan 17'sinin tutuklu, diğerlerinin hükümlü olarak ceza ve tutukevinde olduklarını söylediğini anımsattı. Ekşi, şunları söyledi:

‘‘Bu listeyi kendi çalışmalarımızla karşılaştırdık. Neticede Sayın Tantan'ın bu listedeki isimlerin suçlarına değil, sıfatlarına baktığını gördük. Sayın Tantan'ın 43 değil 42 kişilik listesinde bulunanlardan bize göre gazetecilik işlevi nedeniyle hapsedilmiş veya tutuklanmış olduğu ileri sürülebileceklerin sayısı 42 değil 4'tür. Bunlar Ramazan Yılmaz, Muharrem Karademir, Mustafa Benli ve Tülin Soyhan'dır.’’

Bazı mahkûmların durumlarıyla ilgili bilgilerin de yetersiz olduğuna dikkat çeken Ekşi sözlerini şöyle sürdürdü:

BASIN KONSEYİNE BAŞVURU ÇAĞRISI

‘‘Gerçekte gazetecilik işleviyle ilgili bir nedenle hapsedildiği halde bunu yargıya kabul ettiremeyip başka bir suç işlemiş gibi hapis cezası alanların bulunduğundan kuşkuluyuz. Örneğin aralarında Abdurrahman Kırmızıtoprak, Ali Rıza Demir, Asiye Güzel Zeybek, Aynur Cihan Alak, Burhan Gardaş, Çetin Aydemir, Devrim Demir, Fatma Harman, Fatma Hülya Tamgan, Hasan Hüseyin Ebem (veya Erdem), Hamit Baldemir, İbrahim Çiçek, Kazım Albayrak, Kemal Evcimen, Mehmet Bahri Kurt, Mehmet Tari, Mehmet Yaman, Meral Kıdır, Nurettin Şirin, Ömer Yıldırım, Sadık Çelik, Serdar Gelir, Sezgin Çelik, Süleyman Altun, Şengül Akkurt, Uğur Türkmen, Veysel Eroğlu, Yalçın Küçük'ün de bulunduğu mahkûm veya tutukluların yakınlarını veya avukatlarını, ellerindeki dosya ve bilgilerle Basın Konseyi'ne başvurmaya davet ediyoruz.’’

HAPİS GAZETECİ SAYISI ÇOK GÖSTERİLİYOR

Ekşi, uluslararası bazı örgütlerin de Türkiye'de hapisteki gazeteci sayısını gerçekten çok gösterdiğine dikkat çekerek, bu konuda bir ‘açık artırma’nın söz konusu olduğunu vurguladı. Ekşi, sansür konusunda yaşananların iç açıcı olmadığını belirterek, ‘‘Demokratik ülkeler arasında Türkiye, ifade özgürlüğünün en fazla kısıtlı olduğu ülke sıfatını taşımakta’’ dedi.

Geçtiğimiz yıl çıkarılan 4454 sayılı yasaya göre, haklarındaki yargısal işlem dondurulan 734 gazeteci bulunduğunu da hatırlatan Ekşi, bunlardan 22'sinin hapisten salıverildiğini, 73 gazetecinin de cezalarının 3 yıl süreyle dondurulduğunu söyledi. Ekşi, konuşmasını, ‘‘24 Temmuz sansür bayramınızı kutluyorum’’ diye bitirdi.