Şanlıurfa'da, tarikat şeyhinin talimatıyla cinayet davası
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 26, 2006 21:54
Şanlıurfa'da “eşine aşık olan tarikat şeyhinin talimatıyla” öldürüldüğü iddia edilen İsmail Hikmet Ö. ile ilgili duruşmaya devam edildi.
Mahkeme heyeti, öldürülen İsmail Hikmet Ö.'nün eşi Leyla Ö.'nün “dosyaya yayın yasağı” getirilmesi isteğini reddetti.
Şanlıurfa 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada sanık İbrahim B., “tarikat şeyhi” olduğu iddia edilen Ömer Faruk T.'nin kardeşi Mustafa T. ile tarafların avukatları hazır bulundu. “Tarikat şeyhi” olduğu ileri sürülen ve halen firari Ömer Faruk T. ise duruşmaya katılmadı.
Mahkeme heyeti kimlik belirlenmesinin ardından tanıklardan Mesut S.'yi dinledi. Öldürülen İsmail Hakkı Ö. ile olayın meydana geldiği gün kendisine ait kahvehanede birlikte oturduklarını ifade eden Mesut S., “Bu sırada kahvehaneye biri geldi. Bu kişiyi tanımıyorum ama tutuklu sanık Mustafa T.'ye benziyordu” dedi.
Diğer tanık Mehmet B. ise sünnetçilik yaptığını ve cinayetin meydana geldiği gün olaya adı karışanlanlarla görüşmediğini bildirdi.
İddia edildiği gibi tarikat şeyhi olmadığını ve tarikatle ilişkisi bulunmadığını savunan Mehmet B., “Mahkeme heyetine sunulan CD'deki görüntüler bana aittir. Mevlide gitmiştik orada bıçağı verip bu şekilde görüntü alacaklarını söylediler. O şekilde görüntümüz alındı. Gaziantep'te olduğu bildirilen ve tarikat şeyhi olduğu söylenen Salih G. isimli şahsı tanımam. Ömer Faruk T.'yi 7-8 aydır tanırım. Daha evveliyatı yoktur. Olay günü Mustafa T. ile görüşmedim” diye konuştu.
Tutuklu sanıklardan İbrahim B.'nin annesi Yıldız B., olay günü hasta olduğunu ve oğlunun kendisini doktora götürdüğünü anlattı.
YAYIN YASAĞI İSTEĞİ
“Tarikat şeyhi” Ömer Faruk T. ile ilişkisi olduğu iddia edilen Leyla Ö. ise avukatı Ahmet Tüysüz aracılığıyla celseye verilen arada mahkeme heyetine, dosyaya yayın yasağı getirilmesi ve yayın yapanlar hakkında TCK'nın 277. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere suç duyurusunda bulunması isteğinde bulundu.
Müşteki avukatı Salih Yıldız, olayın kamuoyuna yansıdığını, bu nedenle Leyla Ö.'nün talebinin reddedilmesini istedi.
Davanın kamuoyuna yansıdığını ve basının halen bu olayı izlediğini aktaran Yıldız, “Olay, sanıkların dini kullanarak kurdukları saadet zincirinin bozulması üzerine Ömer Faruk T.'nin azmettirmesi sonucu tetikçilerin gerçekleştirdiği bir eylemdir. Bu nedenle sanıkların tutukluluk halinin devamını, Ömer Faruk T.'nin yakalanması için gereğinin yapılmasını talep ediyoruz” dedi.
Öldürülen İsmail Hikmet Ö.'nün kardeşi Adnan Ö., mahkeme heyetine tanık Mehmet B. ve Ömer Faruk T.'nin birlikte çekilmiş fotoğraf ve görüntülerinin yer aldığı CD'yi kanıt olarak sundu. Ömer Faruk T. ve Mustafa T.'nin avukatı Mehmet Dilan ise iddiaları kabul etmediklerini söyledi.
Tutuklu sanık İbrahim B.'nin, öldürülenin akrabası olduğunu ve bu nedenle suçun müvekkilleri Mustafa ve Ömer Faruk T.'nin üzerine yıkılmak istendiğini savunan Dilan, “Müvekkilim Ömer Faruk T., tarikat mensubu olabilir. Kendisi duruşmaya gelmek istemektedir. Ancak can güvenliği nedeniyle gelememektedir” diye konuştu.
İbrahim B.'nin avukatı Sıtkı Barut da olayın Ömer Faruk T.'nin kurduğu saadet zincirinin bozulacağı yönündeki kaygısı nedeniyle çıktığını ve cinayeti bu kişinin kardeşi Mustafa T.'nin işlediğini savunarak, müvekkilinin tahliyesini istedi.
Mahkeme heyeti, ifadelerin ardından sanıklar İbrahim B. ile Mustafa T.'nin tutukluluklarının sürmesine, sanık Ömer Faruk T. için hakkındaki yakalama emrinin akıbeti için müzekkere yazılmasına, Leyla Ö.'nün “yayın yasağı getirilmesi” yönündeki isteğinin ise reddine karar verdi.
Heyet, dosyadaki eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Tarım Reformu Şanlıurfa Bölge Müdürlüğü'nde çalışan İsmail Hikmet Ö., 26 Şubat 2006 tarihinde bir bağevinin bahçesinde ölü olarak bulunmuştu.
Yapılan ilk incelemede, İsmail Hikmet Ö.'nün, tartıştığı bacanağı İbrahim B. ve 2 arkadaşı tarafından öldürüldükten sonra düğün töreni için davet edildiği bağevinin bahçesine gömüldüğü belirtilmişti.
Ancak ölenin yakınları ise cinayetin “tarikat şeyhi” olduğu ileri sürülen Ömer Faruk T.'nin talimatıyla” gerçekleştirildiğini savunmuştu.
Şanlıurfa 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada sanık İbrahim B., “tarikat şeyhi” olduğu iddia edilen Ömer Faruk T.'nin kardeşi Mustafa T. ile tarafların avukatları hazır bulundu. “Tarikat şeyhi” olduğu ileri sürülen ve halen firari Ömer Faruk T. ise duruşmaya katılmadı.
Mahkeme heyeti kimlik belirlenmesinin ardından tanıklardan Mesut S.'yi dinledi. Öldürülen İsmail Hakkı Ö. ile olayın meydana geldiği gün kendisine ait kahvehanede birlikte oturduklarını ifade eden Mesut S., “Bu sırada kahvehaneye biri geldi. Bu kişiyi tanımıyorum ama tutuklu sanık Mustafa T.'ye benziyordu” dedi.
Diğer tanık Mehmet B. ise sünnetçilik yaptığını ve cinayetin meydana geldiği gün olaya adı karışanlanlarla görüşmediğini bildirdi.
İddia edildiği gibi tarikat şeyhi olmadığını ve tarikatle ilişkisi bulunmadığını savunan Mehmet B., “Mahkeme heyetine sunulan CD'deki görüntüler bana aittir. Mevlide gitmiştik orada bıçağı verip bu şekilde görüntü alacaklarını söylediler. O şekilde görüntümüz alındı. Gaziantep'te olduğu bildirilen ve tarikat şeyhi olduğu söylenen Salih G. isimli şahsı tanımam. Ömer Faruk T.'yi 7-8 aydır tanırım. Daha evveliyatı yoktur. Olay günü Mustafa T. ile görüşmedim” diye konuştu.
Tutuklu sanıklardan İbrahim B.'nin annesi Yıldız B., olay günü hasta olduğunu ve oğlunun kendisini doktora götürdüğünü anlattı.
YAYIN YASAĞI İSTEĞİ
“Tarikat şeyhi” Ömer Faruk T. ile ilişkisi olduğu iddia edilen Leyla Ö. ise avukatı Ahmet Tüysüz aracılığıyla celseye verilen arada mahkeme heyetine, dosyaya yayın yasağı getirilmesi ve yayın yapanlar hakkında TCK'nın 277. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere suç duyurusunda bulunması isteğinde bulundu.
Müşteki avukatı Salih Yıldız, olayın kamuoyuna yansıdığını, bu nedenle Leyla Ö.'nün talebinin reddedilmesini istedi.
Davanın kamuoyuna yansıdığını ve basının halen bu olayı izlediğini aktaran Yıldız, “Olay, sanıkların dini kullanarak kurdukları saadet zincirinin bozulması üzerine Ömer Faruk T.'nin azmettirmesi sonucu tetikçilerin gerçekleştirdiği bir eylemdir. Bu nedenle sanıkların tutukluluk halinin devamını, Ömer Faruk T.'nin yakalanması için gereğinin yapılmasını talep ediyoruz” dedi.
Öldürülen İsmail Hikmet Ö.'nün kardeşi Adnan Ö., mahkeme heyetine tanık Mehmet B. ve Ömer Faruk T.'nin birlikte çekilmiş fotoğraf ve görüntülerinin yer aldığı CD'yi kanıt olarak sundu. Ömer Faruk T. ve Mustafa T.'nin avukatı Mehmet Dilan ise iddiaları kabul etmediklerini söyledi.
Tutuklu sanık İbrahim B.'nin, öldürülenin akrabası olduğunu ve bu nedenle suçun müvekkilleri Mustafa ve Ömer Faruk T.'nin üzerine yıkılmak istendiğini savunan Dilan, “Müvekkilim Ömer Faruk T., tarikat mensubu olabilir. Kendisi duruşmaya gelmek istemektedir. Ancak can güvenliği nedeniyle gelememektedir” diye konuştu.
İbrahim B.'nin avukatı Sıtkı Barut da olayın Ömer Faruk T.'nin kurduğu saadet zincirinin bozulacağı yönündeki kaygısı nedeniyle çıktığını ve cinayeti bu kişinin kardeşi Mustafa T.'nin işlediğini savunarak, müvekkilinin tahliyesini istedi.
Mahkeme heyeti, ifadelerin ardından sanıklar İbrahim B. ile Mustafa T.'nin tutukluluklarının sürmesine, sanık Ömer Faruk T. için hakkındaki yakalama emrinin akıbeti için müzekkere yazılmasına, Leyla Ö.'nün “yayın yasağı getirilmesi” yönündeki isteğinin ise reddine karar verdi.
Heyet, dosyadaki eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Tarım Reformu Şanlıurfa Bölge Müdürlüğü'nde çalışan İsmail Hikmet Ö., 26 Şubat 2006 tarihinde bir bağevinin bahçesinde ölü olarak bulunmuştu.
Yapılan ilk incelemede, İsmail Hikmet Ö.'nün, tartıştığı bacanağı İbrahim B. ve 2 arkadaşı tarafından öldürüldükten sonra düğün töreni için davet edildiği bağevinin bahçesine gömüldüğü belirtilmişti.
Ancak ölenin yakınları ise cinayetin “tarikat şeyhi” olduğu ileri sürülen Ömer Faruk T.'nin talimatıyla” gerçekleştirildiğini savunmuştu.