Şanlıurfa’da ‘Kürtçe sokak ismi’ polemiği bitmiyor

Güncelleme Tarihi:

Şanlıurfa’da ‘Kürtçe sokak ismi’ polemiği bitmiyor
Oluşturulma Tarihi: Aralık 26, 2008 12:51

ŞANLIURFA’nın Suruç İlçesi’nde DTP’li Belediye ile Kaymakamlık arasında ‘onay’ tartışmalarına neden olup, ‘bölücülüğe yol açabilecek nitelikte’ değerlendirilerek kabul edilmeyen Kürtçe sokak isimleri İdare Mahkemesi’nce de kabul edilmedi.

DTP’li Ethem Şahin’in başkanlığını yaptığı Suruç Belediyesi ile Kaymakamlık arasındaki ‘Kürtçe’ isim tartışması 2 yıldır yaşanıyor. 2006 yılının son aylarından itibaren ilçede yeni oluşturulan veya yapılan düzenlemelerin ardından bölünen mahallelerdeki 50’ye yakın sokak isimlendirildi. Yeni sokak isimleri değişik tarihlerde yapılan meclis toplantılarında oylamaya sunulup, 3’ü AKP, 3’ü CHP ve 9’u DTP’li 15 üyenin tamamının oybirliği ile kabul edildi. Başkan Ethem Şahin imzasıyla onay için Kaymakamlığa gönderilen isimlerden bazıları, ‘Adres ve Numaralamaya İlişkin Yönetmeliğin 24’üncü maddesine uygun olmadığından onanmayarak iade edilmiştir’ denilerek, yeniden belediyeye gönderilip, adların değiştirilmesi istenmişti.

MAHKEME DE ONAY VERMEDİ

Belediye meclisi kabul edilmeyen Araban, Zana (Bilen), Zozan (Yayla), Rojin (Güneş), Şilan (Şölen), Şervan (Yiğit), Şirvan (Aslan), Mizgin (Müjde), Sara (Soğuk), Dilan (Halay), Baran (Yağmur) ve Berivan (Süt sağan kadın) adlarında ısrar etti. Bu isimleri değiştirmeyen DTP’li Suruç Belediyesi, Şanlıurfa İdare Mahkemesi’ne Kaymakamlık kararının iptali için dava açtı. Mahkeme de belediye aleyhinde karar verdi. Mahkeme kararında, şöyle denildi:

“Davacı belediye meclis kararı incelendiğinde, bazı sokakların isimlerinin değiştirildiği, bazı yeni oluşturulan sokaklara da isim verildiği görülmekte olup, anılan meclis kararında sokak ismi olarak uygun görülen kelimeler arasında Zana, Zozan, Rojin, Şilan, Şevan, Şirvan, Mizgin, Sara, Dilan, Baran, Berivan, Araban gibi Türkçe olmayan kelimeler bulunduğu, davacı belediye vekilince dosyaya sunulan itiraz dilekçesinde, bu isimlerin Kürtçe olduğunun kabul edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacı Suruç Belediye meclisinin kararı ile sokak ismi olarak belirlenen bazı isimlerin Türkçe olmayan yabancı dil kurallarına göre teşkil edilmiş kelime ve ifadeler olduğu görülmekte olup, anılan meclis kararının Adres ve Numaralamaya İlişkin Yönetmeliğin 24. maddesine uygun olmadığı anlaşıldığından söz konusu kararın onanmayarak iade edilmesine ilişkin dava konusu Kaymakamlık işleminde hukuka aykırılık görülmemiştir.”

DAVA DANIŞTAY’DA

Şanlıurfa İdare Mahkemesi’nin kararı üzerine, Suruç Belediyesi bu kez Danıştay’a itirazda bulundu. İdare Mahkemesi’nin kararının hukuki içerikli olmadığını ve tamamen siyasi olduğunu ileri süren DTP’li Suruç Belediye Başkanı Ethem Şahin, 5393 Sayılı Belediyeler Kanunu çerçevesinde ilçedeki sokaklara yeni isimler verdiklerini söyledi. Verilen isimlerin bölgede yoğunlukla kullanıldığını, mecliste oy birliği ile kabul edildiğini anlatan Şahin, şöyle dedi:

ŞAHİN: KARAR HUKUKİ DEĞİL SİYASİ

“Sokaklarımıza verdiğimiz yeni isimler oy birliği ile kabul edildi ve onanması için Suruç Kaymakamlığı’na gönderildi. Türkiye’de son 5 yıl içerisinde Kürtçe isimler konusunda ciddi rahatlamalar yaşanıyor. Şu anda isteyen kişiler çocuklarına Kürtçe isim verebiliyor. Ben de oğluma ‘Ateş’ anlamına gelen ‘Agır’ ismini verdim. Verilen isimler incelendiğinde herhangi bir suç unsuru taşımadığı veya Anayasa’ya aykırı olmadığı açıkça görülecektir. Bugüne kadar aynı yönde yaşanan davalar incelendiğinde, içeriğinde w, q ve x harflerini içeren Kürtçe isimlere onay verilmiyordu. Ancak, bizim sokaklarımıza verdiğimiz isimlerin hepsi de alfabeye uygun. Mahkeme bu defa işi abartarak anlamdan dolayı talebimizi red ediyor. Mesela sokaklarımıza verdiğimiz isimlerden Araban şu anda Türkiye Cumhuriyeti’nin yerel yönetimler yasasına uygun bir ilçenin ismi. Bu ilçe isimi olduğu halde biz bunu sokağımıza vermek isteyince Türkçe olmadığı için reddediyor. Sokaklarımıza verdiğimiz isimlerin bir çoğu ticari marka haline dönüşmüştür ya da sokakta dolaşan birçok çocuğun ismidir. Bu kararı hukuki bulmuyor ve siyasi olarak düşünüyoruz. Bu siyasi karara hukuki düzeltme için Danıştay’a başvurduk.”
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!