Oluşturulma Tarihi: Aralık 01, 2010 00:00
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, WikiLeaks belgelerinin bazıların doğru, bazılarının ise yanlış olabileceğini söyledi.
Gül, “Bir amaç varmış gibi geliyor bana ama tabii ki şimdiden kesin bir şey söylemek doğru değil” dedi. Gül, Kazakistan’a hareketinden önce Esenboğa Havalimanı’nda düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi:
Bunlara alışkınız
Bazıları doğru, bazıları yanlış olabilir. Görmek lazım, bunları önce anlamak gerekir. Doğrusu biz bunlara alışkınız. Sayın Başbakan ile benimle ilgili söylediğiniz bazı şeyler var. Bunların hiçbiri, bizlerin Türkiye için omuz omuza çalışmamızı engellemez. Bu, sadece Sayın Başbakan ile ilgili değil, diğer bütün yetkililerle de. Türkiye ile ilgili söylenenleri Türkiye’de bulunan kişilerin kendi değerlendirmeleri olarak görüyorum. Bunun altını özellikle çizmek isterim.
m Sizinle ilgili söylenen bir şeyin doğrusunu bildiğiniz için hemen bunun doğru olmadığını söylersiniz, inanmazsınız ama başkasıyla ilgili söylenenlere insanlar çabuk inanırlar. Burada biraz, şimdiye kadar çıkan şeylere etkisini nedir diye baktığımızda biraz bir sistematiği olduğu kanaatindeyim. Bir amaç varmış gibi geliyor bana ama tabii ki şimdiden kesin bir şey söylemek doğru değil. Neler yayımlayacaklar bunlara bakmak gerekir.
Kimse etkileyemez
Türkiye ile Azerbaycan arasındaki dostluğu da aynı şekilde hiç kimse etkileyemez. Bizler, bir milletin farklı farklı devletleriyiz. Dışardan farklı görünebilir, farklı değerlendirmeler yapılabilir ama işin aslı budur. Ben yabancı ajanslara, televizyon ve gazetelere bakıyorum. Onlar da çok daha farklı, yansıtılması daha çok bölgeyle ilgili, biraz daha farklı bir yansıtma şekli var. Onun için söyledim zaten. Biraz sanki bazı şeyler süzgeçten geçirilerek yapılıyor. Sanki bir amaç var gibi geliyor bana.
Bunlarla ilgili kesin bir şey söylemek doğru değil. Bunların bir kısmına biz diplomatik dedikodular deriz. Bazılarını tahmin edebilirsiniz. İnsanlar hakkımızda ne düşünüyorlar diye tahmin edebiliriz ama görmemiz lazım, ne tür belgeler var.
Güvensizlik olur
(Bir gazetecinin, “Belgelerle ilgili herhangi bir devlet veya hükümet başkanıyla görüşme yaptınız mı” sorusuna üzerine) Hayır. Bilgi alınacak bir şey yok. Ne yapacağım? Buradaki bir Amerikalı diplomat veya başka bir yerdeki, oturmuş bir kağıt yazmış. Onunla ilgili bilgi mi alacağım. (“Bu tip belgelerin ortaya çıkması, uzun vadede uluslararası ilişkileri etkileyebilir mi” sorusu üzerine) Olabilir tabii. Çünkü bunlardan bir kısmı biraz da psikolojiyle ilgili şeyler. Güvensizlikler oluşturabilir. Normaldir. İlişkilere, konuştuğu şeylere herkes ona göre daha çok dikkat eder.
ABD düşünsün
(Belgelerin sızmasının “diplomasinin 11 Eylül’ü” olarak değerlendirildiğinin hatırlatılması üzerine) Doğrusu ben öyle görmem. Bundan sonra ne yayımlayacaklar, onlara bakmak gerekir. Bir ülkenin arşivleri eğer dışarı sızıyorsa o ülkenin oturup düşünmesi gerekir. m ANKARA
At Ankara’da süvari Astana’da
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, özel uçak “ANA” ile saat 11.25’te, Avrupa Güvenlik ve işbirliği Teşkilatı (AGİT) Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’ne katılmak üzere Kazakistan’ın başkenti Astana’ya hareket etti. Gül, Astana’ya giderken, kendisine 30 Mart-2 Nisan tarihleri arasında Pakistan’a yaptığı ziyaret sırasında, Lahor Kenti’nde Pencap Eyalet Hükümeti tarafından hediye edilen Pak Arap cinsi at, Türkiye’ye getirildi. Henüz bir ad verilmeyen at, Ankara Kara Kuvvetleri Atlı Spor Eğitim Merkez Komutanlığı’na götürüldü. Gül de, atın Türkiye’ye gönderilmesi dolayısıyla Pencap Eyalet Başbakanı Şahbaz Şerif’e bir teşekkür mektubu gönderdi, Pakistan halkının refah, esenlik ve huzuru için samimi dileklerini yineledi.