Güncelleme Tarihi:
UMUT Akyürek, sosyal medya hesabında 19 yaşındaki kızı Melek Bal Ertuğrul’un madde bağımlısı olduğunu açıkladı. Kızının psikolojik sorunları olduğunu belirten ünlü sanatçı yetkililerden yardım istedi. Yıllardır ailece yaşadıkları ıstırabı, sosyal medya hesabında yayınladığı videoda şu sözlerle anlattı:
KENDİMİ ODAYA KİLİTLEDİM
“Kızım madde kullanıyor. Hem de çok bilinçsizce. Tabii ki bilinçlisi olmaz ama adeta ölümüne... Çok kontrolsüzce, psikolojik rahatsızlığından da dolayı kendini frenleyemediği için korkunç boyutlara vardı iş. Ben şu anda kendimi odaya kilitledim. İki gündür yoktu, yine çok büyük bir kriz yaşıyor. Polis çağırmak zorunda kaldık. Daha önce defalarca çağırdık. Ne oluyor sonucunda? Hiçbir şey olmuyor. Polisler geliyorlar dil döküyorlar, en fazla götürüp nezarette ifade alınıyor falan filan. Bir çözüm olamıyor.
SERSERİ MAYIN GİBİLER
Biliyorsunuz kamuoyunu günlerdir meşgul eden üst üste yaşadığımız olaylar var. Madde kullanan gençlerin maalesef karıştığı suçlar var. Gencecik bir polisimiz şehit oldu. İki genç kızımız katledildi. Hepsinin kökeninde de bu illet var. Çünkü bu çocuklar bakın aileleri tarafından şikayet edilmişlerdi defalarca. Yirmi küsur suçları var ama hiçbir şey yapılmıyor. Bu insanlar serseri mayın gibi artık kime denk gelirse ortalıkta özgürce geziyorlar. Benim çocuğum da bu durumda. Ben bir sanatçı olduğum halde gücüm yetmiyor. Reşit olduğu için kendi rızası olmadan hastaneye yatıramıyorum. Bir mahkeme sürecimiz var aylardır bekliyoruz babasıyla. Çünkü korkuyoruz başına bir şey gelecek diye. Ya ölecek ya öldürecek ya bize zarar verecek. Babasına daha önce iki kez bıçakla saldırıda bulundu. Beni defalarca darp etti. Çünkü bilincini kaybediyor.”
BABA OKTAY ERTUĞRUL: TORNADAN ÇIKMIŞ GİBİLER
Melek Bal’ın babası Oktay Ertuğrul da şunları söyledi: “Kızım dünyanın en tatlı çocuklarından biri ama maalesef madde kullanınca başka biri oluyor. Melek Bal gibi gençlerimizin defalarca suç işleyerek birilerini katletmesine iş varınca ‘Bir şey yapmamız gerekiyor’ dedik. Eleştiri alacağımızı biliyoruz ama biz bu yaşananlara artık duyurmak ve çözüm istiyoruz. Tedavi edilebilecek bir rehabilite merkezleri yok. Bu çocuklar yakalanıp serbest kalıyorlar sonra. Amacım o müziği eleştirmek değil ama hepsi rap dinliyor. Melek Bal gibi birçok çocukla tanıştık, hepsi bir tornadan çıkmış gibi birbirine benziyor. O maddeyi içince her şeyi yapıyorlar. Canice katliam diyoruz ya o maddeyi içince her şeyi yapabilirler.”
12 YAŞINDA BAŞLAMIŞ
Umut Akyürek, ‘kızını ifşaladığı’ yönündeki eleştirilere katıldığı televizyon programlarında yanıt verdi: “Bir anne olarak pek çok ailenin yaşadığı soruna dikkat çekmek istedim. Artık dayanacak gücüm kalmadı. Önce psikolojik sorunlar baş gösterdi. Sonra madde kullanımı eklenince çektiğimiz cehennem azabını sadece yaşayanlar bilir. Türkiye’nin bence en önemli problemi madde kullanımı yaşının çok aşağılara inmiş olması. Melek Bal küçüklüğünden beri hiperaktifti. İlkokulda bile problemler yaşıyorduk, uyum sorunu ve şiddet eğilimi vardı. 12 yaşında madde kullanmaya başlamış. Biz fark eder etmez tedaviye başladık. Küçükken bu süreç kolaydı, reşit olunca tedavi şansımız kalmıyor.
MAHKEME KARARI GEREK
Kızım da kendi içinde çok mücadele verdi. Birkaç gün dayanıyor, ‘Bir daha asla içmeyeceğim’ diyor ama başaramıyor. Sigara içmeyen anne babayız, başımıza gelenlere inanamıyoruz. İçmediğinde o kadar sakin ve naif ki. 18 yaşını geçtiğinden hastaneye yatırmak için mahkeme süreci gerekiyor. Evimize defalarca polis, ambulans geldi, hiçbir şey yapamıyorsunuz. Kriz anında cam çerçeve iniyor, kendi canını yakıyor. Maalesef madde içince çocuğumdan korkar hale geldim. Bakışları, çenesi kitleniyor. Tutamıyorsunuz gidiyor, döndüğü zaman bir canavar olmuş. 2-3 gün nerede olduğunu bilmiyorsunuz. Telefonlara çıkmıyor, bilgi vermiyor. Daha yanlış şeyler yapmasın diye korkup parasız bırakamıyorsunuz. İçmezse sosyal dışlanmaya maruz kalıyorlar.”
MADDE İNSANI ZOMBİ YAPIYOR
İyi ki bu videoyu çekmişim ki bu konu konuşuluyor. Ben 8 senedir bunu yaşıyorum. Son olaylarla birlikte kendi yaşadıklarımı milyonların sesi olabilmek için paylaştım. Devletimizin bu konuda yaptırımlar ve ciddi önlemler alması için çektim videoyu. Madde insanı zombi yapıyor. Ben çocuğumu kaybetmekten korkuyorum. Rahmetli Cenk Koray evladını öyle kaybetmişti. Kızım dışarı gitmesin diye eve onlarca çocuğu misafir ediyorum. Evim rehabilitasyon merkezi gibi oldu ama yine de gidiyor.”
SEVİL ATASOY UYARDI: ‘BİR KEREDEN BİR ŞEY OLMAZ’ DEMEYİN
İZMİR Ekonomi Üniversitesi’nin güz dönemi açılış dersine konuk olan Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sevil Atasoy, bağımlılıkla mücadele konusundaki bilgi ve tecrübelerini paylaştı, gençlere önemli uyarılarda bulundu: “Bir gün size uzatılan bir maddeye ‘Hayır’ demekten çekinebilir ya da bir kere denemekten bir şey olmaz diye düşünebilirsiniz. Ancak bunu asla yapmayın. Çünkü bir kere denemek bile çok kötü sonuçlar doğurabilir. Tek seferde bile bağımlı olabilirsiniz.
‘HAYIR’ DEMEYİ BİLİN
Bu nedenle hiç denememeniz ve ‘Hayır’ demeyi bilmeniz lazım. Böyle bir durumla karşılaştığınızda yapabileceğiniz en iyi şey, derdinizi en yakınınıza anlatmaktır.”
AİLELERE TAVSİYELER
Madde bağımlılığının önlenmesinde aile faktörünün de büyük önem taşıdığını dile getiren Prof. Dr. Atasoy, yapılması gerekenleri anlatarak, “Aile bireyleri, her akşam yemek masasına birlikte oturacak. Herkes, o gün yaşadıklarını paylaşacak. Hiç kimse, ‘Sen yapamadın, senden olmaz’ diye eleştirmeyecek. Dolayısıyla eleştirmeden, aynı masanın etrafında iyi ve kötüyü paylaşabildiğimiz sürece bu sorunları yaşamayız” dedi.
DEVLET TEDAVİYE ZORLAMALI
ÇOCUK Ergen Psikiyatrı Mihriban Keleş, bağımlılıktan kurtulamayan kişinin ister ergen, ister yaşı büyük olsun ailesine zarar verme noktasına geldiğinde sosyal hizmetlerin devreye girmesi gerektiğini belirterek Hürriyet’e şunları söyledi: “Bağımlılık maddeyle karşılaşılmasıyla başlayan bir süreç değil. Bunun öncesi var. Bu oyun bağımlılığı, internet bağımlılığı ya da alışveriş bağımlılığı ile de başlayabilir.
RUHSAL TERAPİ ŞART
Aile ortamı iyi olan bir çocuğun tedavi ile kurtulma şansı çok yüksek. Çünkü temeli sağlamdır ve kendisi de kurtulmak isteyecektir. Değilse durum zorlaşır. Kişinin ruhsal terapisi şarttır. Bağımlı kişi ister ergen ister büyük olsun ailesine ve topluma zarar verme noktasına geldiyse devletin devreye girmesi lazım. Çünkü hem ailenin hem de gencin korunması gerekiyor. Devletin gerekirse tedaviye zorlaması şart. Şu anda savcılığın karar vermesi halinde zorla tedavi kararı da alınabilir. Çünkü aile tehdit altında. Vatandaş için riskli bir durum var. Tedavi olmak istemiyorum diye bir seçenek olmamalı.”